DEM Parti Eş Genel Başkanları: "Kumpasçılar tasfiyeyi planlayarak bize el uzattı"
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Batman'da düzenlenen kayyım protestosunda konuştu. Bakırhan, "Bu kumpasçılar tasfiyeyi planlayarak bize el uzatmıştır" dedi.
Fotoğraf: DEM Parti
Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyım atanmasının ardından DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Batman'a geldi. İrade gasbına karşı Batman'da düzenlenen yürüyüşe katılan Eş Genel Başkanlar, belediye önündeki protestoda konuştu.
Eyleme DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır da katıldı. Hatimoğulları konuşmasında "Geldiler, el sıktılar ve dediler ki iç barış sağlayacağız. Bunların iç barış gibi bir derdi yok. DEM Parti olarak onurlu bir barışa hazır olduğumuzu söyledik ama onlar ne yaptı? Esenyurt'a kayyım atadılar. Şimdi de Mardin'e, Batman'a ve Halfeti'ye kayyım atadılar" dedi.
Bakırhan da "Bu kumpasçılar, bu hırsızlar kapalı kapılar ardında tasfiyeyi planlayarak bize el uzatmıştır" diye konuştu.
HATİMOĞULLARI: BU DÜPEDÜZ DARBEDİR
Sözlerine "Gasbedilen, çalınan belediyemizin önündeyiz" diyerek başlayan Tülay Hatimoğulları, şunları kaydetti:
"Kayyımın gelip işgal ettiği bu belediye bir bina değildir; belediye halktır, belediye sizsiniz, belediye Batman halkının ta kendisidir. O dört duvarı gasbederek halkın iradesini çaldığını zannedenler bilsin ki defalarca kayyım atanmasına rağmen halk yine partisini seçti, yine kendi belediye başkanlarını seçti. Siyaseten bileğimizi bükemedikleri için, siyaseten bizi yenemedikleri için buraya bir ordu polisi yığarak yargı eliyle, İçişleri Bakanlığının hukuksuzluğuyla bir darbe gerçekleştirdiler. Bu bir siyasi darbedir; aynı zamanda yargı darbesidir, aynı zamanda polis darbesidir. 12 Eylül'de askerin postallarıyla darbe gerçekleştirdiler; şimdi de polislerin copuyla, gazıyla ve TOMA'sıyla halkın iradesini çalıyorlar. Bu düpedüz bir darbedir."
"MESAJI ALDIK"
"Bugün 4 Kasım. 4 Kasım HDP'ye, demokratik siyasete vurulmuş darbelerden biriydi. Eş Genel Başkanlarımız Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş ve diğer arkadaşlarımızın gözaltına alındığı, seçilmişlerimizin gözaltına alındığı bir darbeydi. Bu darbenin yıl dönümünde yeniden bir darbenin gerçekleştirilmesi, şüphesiz ki bir siyasi mesajdır demokratik siyasete. Biz bu mesajı aldık."
"BUNLARIN İÇ BARIŞ GİBİ BİR DERDİ YOK"
"Geldiler, el sıktılar ve dediler ki iç barış sağlayacağız. Bunların iç barış gibi bir derdi yok. DEM Parti olarak onurlu bir barışa hazır olduğumuzu söyledik ama onlar ne yaptı? Esenyurt'a kayyım atadılar. Şimdi de Mardin'e, Batman'a ve Halfeti'ye kayyım atadılar."
"YÜZ BİN TANE KAYYIM ATASANIZ DA HALKIN İRADESİ TECELLİ EDECEKTİR"
"Bu kayyım darbesine karşı sanmasınlar ki halkımız boyun eğecek, DEM Parti boyun eğecek. Bizler demokratik zeminde halkımızla beraber belediyelerimize de irademize de mücadelemize de onurlu barışa da hep birlikte sahip çıkacağız. Bizlere bu darbelerle boyun eğdireceklerini zannedenler bilmelidir ki bizler yalnızca kayyım atanmış belediyeleri değil, aynı zamanda oy hırsızlığı yaptıkları, kaçak ve göçek seçmen getirdikleri yerleri de kazandık. Bunu halkımızın sahiplenmesiyle, halkımızın iradesiyle başardık. Yüz bin tane kayyım atasanız da 100 bin tane darbeci valiyi ve kaymakamı bu binalarda oturtsanız da halkın iradesi tecelli edecektir. Halkın iradesiyle seçme seçilme hakkımıza bir yurttaş olarak sahip çıkacağız."
"KAYYIMCI ZİHNİYETE ASLA RAHAT VERMEYECEĞİZ"
"Bu darbe, Kürt halkının iradesini çalmak isteyen bir darbedir. Bu darbeye karşı Türkiye'deki diğer halklar, demokrasi güçleri ve kadınlarla birlikte demokrasi ve özgürlük mücadelesini yükselteceğimizin sözünü bir kez daha buradan veriyoruz. Kayyımcı zihniyete asla rahat vermeyeceğiz. Halkın iradesi kadınların dayanışmasında olacak, halkın iradesi çocuklar için kurulan kurumlarda olacak. Halkın iradesi sahada, parklarda, kahvehanelerde ve evlerde olacak. Bu iradeye hep birlikte sahip çıkacağımızın sözünü buradan bir kez daha vererek hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Mücadeleye devam."
BAKIRHAN: MÜCADELEMİZLE GÖNDERECEĞİZ
Tuncer Bakırhan ise sözlerine, "Kayyımcı zihniyete rağmen defalarca partisine ve iradesine sahip çıkan onurlu Batman halkı, merak etmeyin, kayyımcı zihniyet bu toprakların bağrında çıkmış bir zihniyet değil. Bu toprakların bağrından çıkmamış olan bu rantçı, bu hırsız, bu inkarcı zihniyeti bu coğrafyadan bir gün mutlaka ama mutlaka hep birlikte mücadelemizle göndereceğiz" diyerek başladı. Devamında şunları kaydetti:
"BİR TARAFTAN EL UZATAN DİĞER TARAFTAN ZULÜM UYGULAYAN BİR İKTİDARSINIZ"
"Bu kumpasçılar, bu hırsızlar kapalı kapılar arkasında tasfiyeyi planlayarak bize el uzatmıştır. Biz Mehmet Sincarların, Cengiz Altunların, Orhan Doğanların yüreğinin temizliğiyle elimizi uzattık. Dedik ki belki müzakere edecekler, belki aklın yoluna geldiler. Kimliği, dili ve kültürü için bedel ödeyen, şu anda aramızda olmayan yoldaşlarımızın hak ettiği bir duruşu ortaya koyduk. Bunu yapmaya da edeceğiz.
Sizi uyarıyoruz: Her seferinde sandıkta yenişemeyerek tezgahla, pusuyla Kürt halkının iradesine el koymaktan vazgeçin. Emin olun yenemeyeceksiniz. Bir gün mutlaka ama mutlaka yine bu belediyede, yine bu salonlarda bizler olacağız. Çünkü sizler inkarcısınız, rantçısınız, hırsızsınız. Sizler bir taraftan elini uzatan, diğer taraftan zulüm uygulayan meşruiyetini yitirmiş bir iktidarsınız."
"SİZİ BU TOPRAKLARDA TABELA PARTİSİ YAPACAĞIZ"
"Ama Batman halkına, Halfeti halkına, Mardin halkına, Esenyurt'taki halklara sözümüz olsun ki; sizi bu topraklarda tabela partisi yapacağız, sizi tabela asamayacak bir noktaya getireceğiz. Siz ne zannettiniz? Bin yıllardır çökmeyen, mücadele eden, görmediği zulüm kalmamasına rağmen onurluca kimliğine ve diline sahip çıkan onurlu bir halkla karşı karşıyasınız. Bütün sadeliğimizle ve inancımızla elimizi uzattık ama tutuklamalar geldi. Selçuk Mızraklı'nın cezası onandı. Onlarca arkadaşımız tutuklandı, il eş başkanlarımız tutuklandı. Şimdi de kayyım atıyorlar."
"BU HALK SİZE EYVALLAH DEMEYECEK"
"İnkarcı, kumpasçı, meşruiyetini yitirmiş ama zorla ve zulümle ayakta kalmaya çalışanlara bir kez daha sesleniyoruz: Bırakın belediyeyi Batman halkının seçtiği irade yönetsin. Emin olun ki bu halk sizi kabul etmeyecek, size eyvallah demeyecek. Çünkü halk bu belediye binalarında iki dönemdir ne yaptığınızı çok iyi biliyor. Yolsuzluk yapıyorsunuz, Kürt halkının diliyle ve kimliğiyle oynuyorsunuz. Batman halkına sözümüz olsun ki tekrar Batman halkının iradesinin tecelli edeceği, hırsızlığın ve yolsuzluğun olmayacağı, Kürtlerin bu topraklarda insanca eşit bir şekilde yaşayacağı günleri yaratıncaya kadar mücadeleye devam diyoruz."
MÜCADELE VE DAYANIŞMA ÇAĞRISI
"Türkiye'deki demokratik kitle örgütlerini, vicdanı olan siyasi partileri, kadın kurumlarını, gençlik kurumlarını, bu zulüm düzeni karşısında rahatsız olanları Batman'a, Mardin'e, Halfeti'ye sahip çıkmaya ve dayanışmaya çağırıyorum. Bu kayyım sadece Batman halkına atanmamıştır. Trakya'dan Karadeniz'e Türkiye'deki bütün renklere ve kimliklere atanmış bir kayyımdır. Bu soyguncu ve talancı, bu savaş seven düzen karşısında rahatsız olanları kayyımcı anlayışla mücadele etmeye ve dayanışmaya çağırıyoruz. Topa tüfeğe, kolluğa rağmen iradesine sahip çıkmak için buraya gelen sizlerin önünde saygıyla eğiliyorum. Söz veriyoruz: Sizlere layık olmak için, iradenizin demokratik bir zeminde yaşaması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bizler başka bir hırsızı kınamak için Mardin'e gideceğiz. Ama buradaki hırsızlara karşı, buradaki irade gaspçılarına karşı DBP Eş Genel Başkanlarımız ve milletvekillerimiz sizinle birlikte burada olacaklar."
Yapılan konuşmaların ardından sık sık “Bijî berxwedana gelê Kurd”, “Direne direne, direnişle zafere”, “Jin, jiyan, azadî”, “Kürdistan faşizme mezar olacak” ve “Hain kayyım, Kürdistan’dan defol" sloganları atıldı. (Batman/EVRENSEL)