05 Kasım 2024 05:06

Kartal Belediyesi işçileri sözlerini söyledi: Birleşen işçiler yenilmezler

"Ortada bir kazanım varsa, geçmiş sözleşmeleri aşan şekilde Anadolu yakasındaki belediye işçilerinin yan yana gelmesini savunan, buna çaba harcayan, şubelerini greve zorlayan belediye işçilerinindir."

Fotoğraf. Murat Uysal/Evrensel

Paylaş

Kayhan GEYİK

İstanbul’da CHP’li ve AKP’li belediyelerdeki TİS dönemi son ayına geldi, ardı ardına grev kararları da asıldı. SODEMSEN’in CHP’li belediyeleri ve MİKSEN’in AKP’li belediyeleri temsil ettiği yaklaşık 30 belediyenin dahil olduğu bu süreçte, belediye işçilerini de Genel-İş ve Hizmet-İş temsil ediyor. Biraz derinleştiğimizde temsil edemediğini söylemenin daha gerçekçi olacağını göreceğiz.

Hizmet-İş ilk sözleşmelerini imzaladı, işçilerin tatmin olmadığı sözleşmeler, hem Hizmet-İş’in AKP’deyken örgütlediği, şimdilerde CHP’ye geçen belediyeleri kaybetmemek için daha yüksek sözleşmeler talep etmemesi, hem de işçilerin henüz sendikalarını zorlayacak bir örgütlülük düzeyinde olmaması nedeniyle düşük ücretlerle bitti.

Genel-İş’in Kartal’daki sözleşmesi, Genel-İş ve SODEMSEN’in diğer sözleşmelerde nasıl tutum alınacağına dair bir fikir verebilirdi. Kartal Belediyesinde sözleşme önemli ölçüde Genel-İş Genel Merkeziyle, belediye yönetimi arasında geçti. En azından basına yansıyan şube yönetiminin açıklamasından, şubenin ve işçilerin taleplerinin çok altında ve şubeye/temsilcilere, işçilere sorulmadan imzalandığını anlıyoruz. Genel-İş Genel Merkezinin, CHP bürokratlarıyla imzaladığı sözleşme, iki eğilim doğurdu. Kartal dış temizlik işçileri bundan önceki sözleşmelerinde istedikleri ücretten düşük bitirilmesi, her grev döneminde genel merkezin gelip sürece müdahale ederek, işçilerinin iradesini yok sayması nedeniyle, “Artık yeter, biz fiilen greve devam ediyoruz” dedi. Bu kısım da benim yorumum değil. Önemli ölçüde işçilerin sosyal medya platformlarına yansımış açıklamaları. Bu eğilimin tüm belediye işçileri içinde önemli bir yer tuttuğu biliniyor. Yine “Yeter artık” diyenlerin bir kısmının “Artık bu sendikayla olmaz, istifa edelim” dediğini de not edelim. Ama bu işçilerin önemli bir bölümü, dış temizlik işçilerinin “Fiilen devam ediyoruz, istifa bize kazandırmıyor”, tutumunun arkasında durdular. En azından şimdilik durum bu. İkinci yaygın eğilim ise “TİS imzalandı bu iş bitti” eğilimi. Kartal işçilerinin önemli bir bölümünün de yer aldığı bu eğilim daha çok da dış temizlik işçileri dışında rağbet gördü ve bundan sonra kazanmanın mümkün olmadığını tartıştılar. Bu eğilim diğer belediyelerde de gözlemleniyor. “Kartal işçilerinin TİS’ini çaldılar. Biz çaldırmadan bir şey yapalım. Genel merkez ya gelir burayı da imzalarsa biz ne yapacağız, yapılmadan tutum alalım. Kartal işçilerinin şimdi yanında olmazsak, yarın bizim de başımıza gelir.”

“TİS’i bizim haberimiz olmadan imzalamasınlar” tartışması, belediye işçilerini kendi şubelerine baskı yapmaya, “Ortak hareket edelim, tutum alalım, bir şey yapalım” deme noktasına getirdi. Şube yönetimleri böylece, Kartal Belediyesi dış temizlik işçilerinin fiili iş durdurmasına, sadece grev alanına giderek destek veremeyecek bir noktaya, kendi işçilerine bulundukları her yerde iş bırakmaya çağırma noktasına geldiler. Pazartesi gerçekleşmesi beklenen farklı şubelerin işçilere farklı ifade ettiği süresiz grev/iş durdurma Kartal Belediyesinin ek protokol sözü vermesi, attığı işçileri geri alacağını söylemesi ve işçilerin alacağının bir bölümünü ödeyeceği sözüyle pazartesi sabahı erken saatlerde bitirildi. Elbette ek protokol sözü de dahil olmak üzere Kartal Belediyesi işçileri bir kazanım elde ettiler. Bu kazanımda dört şubeden belediye işçilerinin “Kendi TİS’imizi kaptırmayacağız, bizim TİS’imiz Kartal’da başlıyor” tutumu etkilidir. Ve ortada bir kazanım varsa, geçmiş sözleşmeleri aşan bir şekilde Anadolu yakasındaki tüm belediye işçilerinin yan yana gelmesini savunan, bunun için çaba harcayan, şubelerini grev kararı almaya zorlayan belediye işçilerinindir. Belediye işçilerinin, gidilecek yolu, bundan sonraki hedefleri belirginleştirmiştir. Belediye işçileri birleşirse kazanırlar!

Ancak ek protokolün şartlarının belirsizliği, Kartal Belediyesinin yeniden masaya oturtulmaması, Kartal Belediyesi işçilerinin istedikleri ücret zammıyla TİS sürecini tamamlayamamaları da bu kazanımın sınırlı olduğunu gösteriyor. Kartal Belediyesi işçileri böylece maçtan bütünüyle kazanımla çıkmasa da en azından attıkları bir golle maçı uzatmalara götürmeyi başarmıştır. Daha geniş bir perdeden bakıldığında ise SODEMSEN ile belediye işçileri arasındaki mücadele, esas olarak sermaye partileriyle, işçiler arasındaki mücadeledir. Ve işçilerin bu sefalet ücretine karşı mücadelesi birbirlerini etkilemektedir. Şimdi ikinci maç Ataşehir Belediyesi işçileriyle Ataşehir Belediyesi arasında 6 Kasım sabahında başlayacak. Toplu iş sözleşmesi, Ataşehir işçilerinin hakkıdır, onların talepleri için yapılmaktadır ve işçilerin onaylamadığı hiçbir sözleşme onlar adına imzalanmamalıdır. Şimdi tüm belediye işçilerinin, Kartal Belediyesi işçilerinin mücadelesinden de karşılarına gelebilecek belalardan da haberdar olarak, birliklerini koruyarak ve daha geniş birliklerin, dayanışmaların önünü açarak yürümesi önemli...

ÖNCEKİ HABER

İsrail'in Gazze Şeridi'nde gece düzenlediği saldırılarda 29 Filistinli öldü

SONRAKİ HABER

Esenyurt'ta ahırda çıkan yangında, çok sayıda kurbanlık hayvan öldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa