Atilla Eren Apartmanı davası: Depremin şiddeti göz ardı ediliyormuş
6 Şubat depremlerinde Antakya’da 219 kişinin yaşamını yitirdiği Atilla Eren Apartmanı duruşmasında tutuklu sanık müteahhit depremin şiddetinin göz ardı edildiğini söyledi.
Fotoğraf: ANKA
Hatay’ın Antakya ilçesi Ekinci Mahallesi'nde 6 Şubat depremlerinde 219 kişinin hayatını kaybettiği Atilla Eren Apartmanı davasının duruşmasında sanıkların tutukluluğunun devamına karar verilirken, dosyada adı geçen Özen Şahutoğlu hakkında yakalama kararı çıktı. Tutuklu sanık müteahhit Hikmet Günsay ise duruşmada Jeoloji mühendisi ve yapı denetim firması kusurlu bulurken, depremin şiddetinin göz ardı edildiğini ifade etti. Dava, 21 Şubat’a ertelendi.
Atilla Eren Apartmanı davasının Hatay 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmasına sanık ve müşteki avukatlarının yanı sıra binada yaşamını yitirenlerin yakınları katıldı. Duruşma sanıkların söz almasıyla başladı. Duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan tutuklu sanık müteahhit Hikmet Günsay, bir önceki duruşmalardaki savunmasına ek olarak bina zeminine değindi. Bilirkişi raporunda binanın zemininin su olduğu, iyileştirme yapmadan yapılaşma yapılamayacağı belirlenmişti.
MÜTEAHHİT GÜNSAY: JEOLOJİ MÜHENDİSİ VE YAPI DENETİM KUSURLU
Günsay, zemine dair uzmanlardan görüş aldığını, belediyenin imar biriminin de incelediğini belirterek "Sütçü İmam Üniversitesi’nden alınan rapora göre zemine güçlendirilme yapılması lazım. Bize o dönem verilen rapora göre zemine onay verilmiş. Jeoloji mühendisinin eksiği ve bu eksiği görmeyen yapı denetim firması kusurludur. Benim burada bir kusurum yok. Ayrıca depremin şiddeti hep göz ardı ediliyor. Tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Duruşmaya Bakırköy Cezaevi’nden SEGBİS’le katılan Müteahhit Hikmet Günsay’ın kızı Buket Günsay, bir önceki duruşmalarda söylediğini tekrarladı; her ne kadar resmiyette şantiye şefi görünse de hiçbir zaman fiiliyatta yapmadığını savundu.
FİRARİ AHMET CAMBAZ HASTANEDE AMELİYAT OLDU
Dosyada asli kusurlu ve hakkında yakalama kararı olan Ahmet Canbaz, 2018 yılında müteahhit Hikmet Günsay’in maddi sıkıntı çekmesi üzerine binanın müteahhitliğini Günsay’dan devraldı. Binanın 7 kattan 14 kata çıkarılması ve 7-8 katta projenin altında beton kullanılması da bu süreçte yaşandı. Firari sanık Cambaz’ın duruşmaya katılan avukatı müvekkilinin binada herhangi bir sorumluluğu olmadığını belirtti. Avukat, sözleşmeler Ahmet Cambaz adına Ersan Dalyan’ın imzaladığını belirterek, "Müvekkilimin bağırsak ve dalağı alındı. Dikkat edilmeze kanser olacak" şeklinde konuştu.
"SAVCI, 'BU DELİLLE TUTUKLAMA OLMAZ' DEDİ, ÜÇ GÜN SONRA TUTUKLANDIM”
Yapı denetim firması sahibi tutuklu sanık Gökhan Tutar, "Ben yapı denetim şirketinin sahibiyim. Mustafa Kahraman’dan devraldım. O sağlık sebepleri nedeniyle tahliye edildi. Bu şirket 600’de fazla binanın denetiminde görev aldı ve hepsi de ayakta. Ben şirket sahibiyim, hiçbir belgede imzam yok. Madem her şey yolundaydı devletimiz neden depremden 20 gün sonra keşif yaptı. Tüm Antakya yok oldu, burada kamu vicdanına mı yoksa bilimselliğe mi bakacağız? Murat Kurum, 'tüm Antakya yıkıldı, zemin kötü 3-4 katlı yapacağız' dedi. Niye daha önce 3-4 katlı bina yapılmadı. 6 ay önce soruşturma savcısı beni çağırdı, çay ikram etti. 'Bu delille tutuklama çıkmaz' dedi. Peki ne değişti de üç gün sonra tutuklama çıktı" diye sordu.
MÜŞTEKİ AVUKATI ALKAN: "KOLLEKTİF SUÇ İŞLENDİ"
Duruşmada söz alan müşteki avukatı Ecevit Alkan, kolektif bir suça tanıklık edildiğine dikkat çekti.
Alkan, "Savunmalar, ben suçluyum ama tek değilim minvalinde. Jeoloji raporunda üç metre su olduğu yazıyor. Yapı denetimin de mühendisin de bunu sorunlu olduğunu bilmesi lazım. Günsay ailesiyle ilgili Youtube’da 2018 yılında Atilla Eren apartmanını nasıl yaptıklarını ballandıra ballandıra anlatıyorlar. Ahmet Cambaz, Ahmet Cambaz değilmiş. Elbirliğiyle herkes suçlu" şeklinde konuştu.
Duruşmada sanıkların tutukluluğunun devamına karır verilirken, dosyada adı geçen Özen Şahutoğlu hakkında da yakalama kararı çıktı. Bir sonraki duruşma 21 Şubat’ta görülecek. (ANKA)