Metin İlgün anısına söyleşi: En acil talepler için ortak mücadele etmek zorundayız!
Dersim'de Metin İlgün anısına düzenlenen söyleşide konuşan EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, "En acil talepler için ortak birleşik bir mücadele yürütmek zorundayız" çağrısı yaptı.
Fotoğraf: Evrensel
Emek Partisi (EMEP) Dersim İl Örgütü ölümünün beşinci yılında Metin İlgün'ü anmak için "Son gelişmeler ne anlatıyor? Çözüm süreci mi muhalefeti çözme süreci mi?" başlığıyla bir söyleşi düzenledi. EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan'ın konuşmacı olduğu söyleşide en acil talepler için ortak ve birleşik bir mücadele vurgusu yapılırken, seçime sandığa havale edilen yaklaşımın sorunları çözmediğinin de altı çizildi.
"İKTİDAR KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEYECEK"
Seyit Aslan, Metin İlgün'ü anarak başladığı konuşmasına Türkiye'nin birçok sorunu olduğunu belirterek şöyle devam etti: "Birçok sorunun yanında en önemli sorunlardan biri Kürt sorunu kırk yıl süren savaş ve çatışma sürecinden 2010'lu yıllarda ilan edilen çözüm süreci ve sonrasında yeniden bir savaş ve çatışma sürecinden bugüne geldik. Bugünde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin sarf ettiği ve arkasında olduğunu belirttiği sözler var. Bugünkü cumhur ittifakı gerçekten Kürt sorununu çözer mi? Çözmek için adım atar mı sorusunun cevabı bize göre hayır. Bir taraftan umut hakkı diyeceksiniz bir taraftan kayyım atayıp, siyasileri tutuklayacaksınız. Anayasa Mahkemesine talimat verip Kürt halkının siyaset yapmak istediği kurumları kapatmasını, kapatmazsa Anayasa Mahkemesinin kapanmasını isteyeceksiniz. İşçiler açlık ücretinin altında bir maaş alıyor yoksulluk sınırı kimsenin ulaşmadığı bir noktada. Yeni doğan çetesiyle beraber sağlığın nasıl piyasalaştığını görmüş olduk. Çiftçiler ürünlerini yok parasına satmak zorunda kalıyor, iş cinayetlerinde yüzlerce işçi hayatını kaybediyor. Sağlığa, eğitime bütçe ayırmak yerine savaş ve savunma sanayine bütçe ayrılıyor. Ülkenin herhangi bir meselesine nereye bakarsak bakalım çürümenin olduğunu açlığın ve yoksulluğun giderek derinleştiğini görüyoruz."
"SORUNLAR YUMAĞINA DÖNMÜŞ BİR ÜLKE"
Bölgedeki gelişmelere de değinen Aslan," Ortadoğu'daki gelişmelerin Suriye'ye sıçraması, İran'a sıçrayıp rejimin değişmesi tartışmaları bizleri de etkileyen süreçler... Dış borç gittikçe artıyor ve yeni para bulma olanakları azalıyor. Bütünüyle tıkanmış çözülememiş sorunlar yumağına dönmüş bir ülkeden bahsediyoruz. Tüm bu gelişmeler ışığında baktığımızda bu iktidarın savaşçı, baskıcı politikalarını sürdürmek isteyen ama bir taraftan 'İsrail bize saldıracak iç cepheyi güçlendirelim' diyen ama diğer yandan işçi emekçilere ve Kürt halkına karşı baskıyı arttıran bir anlayışla hareket ediliyor. Erdoğan'ın yeniden seçilebileceği bir anayasayı yaratmak" dedi.
"GENİŞ HALK KESİMİNİN RIZALIĞINI ALAMIYOR"
Kürt sorunun çözümü için bir müzakereden ya da diyalogdan bahsedilmediğini vurgulayan Aslan, "Şimdi Kürt halkının, işçi sınıfının, üretici köylünün rızalığını alamıyorlar. Son dönemde Türkiye genelinde giderek yaygınlaşan işçilerin hak alma mücadelesi var ve bu mücadeleler sonucunda konfederasyonlar eylem kararı almak zorunda kaldı. İktidarın her alanda sıkıştığı koşullarda hayatını uzatabilecek politik argümanları hayata geçirmek istiyor. Son seçim süreçlerinde demokrasi güçlerinin yan yana geldiği, bir arada hareket ettiği süreçler yaşadık. Bunu dağıtmak ve tek adam iktidarının güçlenmesini sağlamak için bu güçleri dağıtmak istiyor. CHP, kim aday olacak iç tartışmalarından çıkamıyor. Kürt halkının manipüle edilip, umut var gibi bir ortam yaratılmaya çalışılıyor. Kürtlerin on yıllardır verdiği mücadeleyi parçalamak isteyen bir iktidar var. Bunun karşısında bu sistemden, yaşanan koşullardan rahatsız olan, insanca bir düzen isteyen herkesin birlikte mücadele etmesi gerekiyor bu saldırılara ancak böyle karşı koyarız. Her şeyi seçime, sandığa havale eden beş yıl sonra olacak seçimi bekleyerek sorunları çözemeyiz. En acil talepler için ortak birleşik bir mücadele yürütmek zorundayız. Yasalarla sınırlı bir mücadele değil fiili meşru bir mücadele yürütmek zorundayız. Kayyımlardan belediyeleri ancak topyekûn bir mücadeleyle geri alabiliriz" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Etkinlik soru cevap kısmının ardından sona erdi. (Dersim/EVRENSEL)