“İş cinayetlerine karşı birlikte mücadele etmeliyiz”

Eren SARAN
İzmir

Geçtiğimiz yıl şubat ayında Manisa OSB’de Mitsubishi inşaatında yaşamını yitiren Alibaba Gökalp ve Zülfü Yıldız’ın ailelerinin çağrısı ile Dersimliler Derneğinde düzenlenen toplantıda, iş cinayetlerinde yaşamlarını yitiren işçilerin aileleri ve Menemenli işçiler, emekçiler bir araya geldi. 

Alibaba Gökalp ve Zülfü Yıldız’ın ailelerinin açtığı davanın sürecine ilişkin bilgilendirmelerde bulunan Avukat Özgür Metin, “İş cinayetlerinin ardından açılan davalarda, asıl sorumlulara kadar ulaşabilen bir yargılama sürecini genelde göremiyoruz. Bilirkişi raporlarında bu iş cinayetinde de olduğu gibi vardiya amirleri ile sınırlı tutulan bir raporla karşı karşıya kalıyoruz. Temel itirazımızı bu nokta oluşturuyor” dedi.

Zülfü Yıldız’ın eşi Güllü Yıldız, “Dokuz aydır bizim içimiz çürüdü, hayatımız cehenneme döndü. Biz adalet istiyoruz ve alana kadar da ne gerekiyorsa yapacağız” dedi. Alibaba Gökalp’in eşi Nuriye Gökalp, “Ben buna kaza diyemem bu bir cinayet. Dokuz aydır adalet bekliyoruz. Biz çevremizdeki herkesten mücadelemizde ortak olmasını istiyoruz. Başka ailelerin aynı acıyı yaşamaması için gelin birlikte adalet arayalım” diye konuştu. 

“BU GİDİŞATA DUR DEMELİYİZ”

Toplantıda söz alan Emek Partisi İl Yöneticisi Emre Gökmen, "Türkiye ucuz iş gücü deposu olarak sermayedarlara sunulmaya, sömürüyü arttırarak, çalışma koşullarının ağırlaşması, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmaması nedeniyle iş cinayetlerinin merkezi olmaya devam ediyor. Patronların kasaları dolsun diye durmaksızın çalıştırılan işçiler, eve ekmek götürmekle canını kaybetmek arasında tercihe mecbur bırakılıyor" diye konuştu.

Bütçe görüşmeleri ve iktidarın ekonomik programına değinen Gökmen, "İktidar işçilere yoksulluk ve düşük ücretler dayatarak patronların kârına dokunmadan ekonomideki sözde hedeflerini gerçekleştirmek istiyor. Bu politikalar ve bütçe dağılımları da gösteriyor ki sömürü katlanarak büyüyecek. Eğer bir araya gelip bu gidişata dur demezsek daha çok işçi kardeşimizi kaybetmeye, yoksulluğun pençesinde boğuşmaya devam edeceğiz. Bu nedenle Mitsubishi'de kaybettiğimiz arkadaşlarımızın davasına müdahil olmak için, iş cinayetlerine karşı mücadele için bu birlikteliği ileri taşımamız, genişletmemiz gerekmektedir" diye konuştu.

Söz alan katılımcılar da iş cinayetlerinin artışına ve sömürü düzeninin gidişatına dur demenin temel mücadele olduğunu ve davanın arkasında durarak esas sorumlular yargılanana kadar birlikte hareket edileceğini vurguladı. Bakırçay havzasında iş cinayetlerine karşı ailelerin, işçilerin ve kurumların içerisinde olduğu bir platform oluşturularak sürdürülmesi kararı alındı.

Mitsubishi inşaatında çalışırken ölen işçilerin aileleri: Cezasızlık düzeni değişsin istiyoruz

Mitsubishi inşaatında ölen işçiler için cenaze töreni gerçekleştirildi