‘İstilacı Türlere Özgürlük’ sergisi açıldı | İlaç tekellerinin bitki kıyımı
“Bu bir protesto ve isyan sergisidir" diyen Ozan Emre Han, gittikçe artan herbisit (bitki öldürücü) kullanımının toprağı zehirlemesi sonucu insan sağlığının da olumsuz etkilendiğinin altını çiziyor.
Ozan Emre Han | Fotoğraf: Evrensel
Emine UYAR
Bahar EMREOĞLU
İzmir
Tarımsal verimliliği arttırmak adına ilaç tekellerinin ürettiği pestisitlerle (tarımsal zehirler) yok edilmeye çalışılan bitkiler sergiye konu oldu. Ozan Emre Han'ın, "İstilacı Türlere Özgürlük" ismini verdiği ilk kişisel sergisi Kemeraltı Antikacılar Çarşısındaki Goyahub'ta açıldı.
"Resimlerim, modern tarım politikalarının totaliter hatta faşizan denebilecek boyutlara varan eğilimlerini, açık ve uyarıcı bir dille anlatmaktadır. Aslında bir protesto ve isyan sergisidir" diyen Han, istenmeyen, zararlı ilan edilen otların da yaşam hakkı olduğunu ifade ederek, gittikçe artan herbisit (bitki öldürücü) kullanımının toprağı zehirlemesi sonucu insan sağlığının da olumsuz etkilendiğinin altını çiziyor.
HAMLET, OTHELLO, ARTİST...
Yabani otların kara kalem çizimlerinin yanı sıra kolaj tekniği ile metal parçaları ve sloganları kullanan sanatçının sergisi; farklı tarım ilacı kutuları üzerine yaptığı ve yabani otlara adadığı mozole resimlerden oluşuyor.
Ozan Emre Han ile sergisinin açılışında eserleri üzerine sohbet ettik.
Pıtrak, kokar ağaç, dikenli horoz ibiği vb. gibi daha pek çok bitkiye tarlalarla bahçelerde yaşam şansı tanınmayarak bir nevi soykırım uygulandığını dile getiren Han, bitkileri öldüren bu tarımsal zehirlere de "Hamlet", "Othello", "Artist" gibi isimler verilmiş olduğuna da dikkat çekiyor. Ayrıca şehirlerde yaşayan pek çok kişinin bu ilaç isimlerine şaşırmasının da kırsal alanda olup bitenden pek haberdar olmadıklarının kanıtı olduğunu ifade ediyor.
‘BİTKİLERİ ÖLDÜRMEK İÇİN SÜREKLİ YENİ İLAÇLAR ÜRETİLİYOR’
Bitkiler ve insanlar arasında hukuksuz bir ilişki olduğunu öne süren Han, “Yararlı denilen bitkiler de çeşitli tarım yöntemleri ile sömürülüyor, genetikleri ile oynanması bunu kanıtlar niteliktedir” diyor.
İşin bir başka boyutunun da bitkileri öldürmek için sürekli yeni ilaçlar üretilmesi ve bitkilerin bu ilaçlara karşı direnç gösterip hayatta kalmak için yeni türlere evrilmesi olduğunu dile getiren Han, "Sürekli yeni türlere evrildikleri için bu bitkiler tanımlanamıyor. Dolayısıyla isimleri yok, kabaca isimlendiriyorlar. Zehirlerin isimleri sanatsal iken bitkilerin isimleri kokan ot, iskelet bitkisi gibi kötüleyici" diyor.
‘DOĞADA HER ŞEYİN BİR FONKSİYONU VAR’
Konunun daha fazla kâr güden kapitalist üretim biçimi ile ilişkisi hakkında ne düşündüğünü sorduğumuz Han, "Tabii ki bu sorun da içinde yaşadığımız sistemle bağlantılı her konu gibi. Bu bitkiler yok olduğunda nasıl olur gibi bir tahminde bulunamam ama onların varlığının önemli olduğunu düşünüyorum" diyor.
Sergiyi düzenleyen The Letter Art Gallery'den Nihan Karahan da doğada her şeyin bir fonksiyonu, bir yeri olduğuna vurgu yaparak, "Bazı bitkilerin artık zararlı olmadıkları bazı böcekleri uzaklaştırdıkları öğrenildi. Ama tarım ilaçları ve büyük şirketler meyve ve sebze üretiminde maalesef aşırı şekilde sofraları zehirliyorlar" diyor.
Gelenlere pıtrak tohumunun hediye edildiği sergi 7 Aralık'a kadar ziyaret edilebilir.
OZAN EMRE HAN KİMDİR?
1988 Amasya doğumlu olan Ozan Emre Han İzmir Işılay Saygın Güzel Sanatlar Lisesinden sonra Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümüne ve değişim programı ile gittiği İtalya'da Bologna Accademia di Belli Arti'de devam etti. Sanat pratiğini sürdürürken Tayvan'da dil okuyarak Çince öğrendi ve burada yedi yıl yaşadı. 2023'te Türkiye'ye döndü. Halen, çocukluğunu geçirdiği ve büyüdüğü İzmir Selçuk'ta yaşıyor.