Kitap dergisinin ‘Ömür Boyu Emek Ödülü’ Adnan Özyalçıner’e
Kitap dergisinin "Yılın En İyileri" ödülleri sahiplerini buldu. "Yılın Çeviri Kitabı ödülü", "Haruki Murakami Sözlüğü"ne, "Ömür Boyu Emek Ödülü" ise Adnan Özyalçıner'e verildi.
Kitap dergisinin "Ömür Boyu Emek Ödülü" Adnan Özyalçıner'e verildi | Fotoğraf: Kadir İncesu
Ekonomi gazetesinin aylık kültür, sanat ve yaşam dergisi “Kitap” tarafından, her yıl edebiyatı ve yayıncılığı desteklemek için verilen “Yılın En İyileri” ödülleri, önceki akşam Taksim'de yapılan ödül töreniyle sahiplerini buldu.
Bu yıl 31'incisi verilen ödüllerde seçici kurullar, dört farklı dalda, 15 kategoride 18 ödül belirledi. Ödülün seçici kurulunda Kitap Dergisi Yayın Yönetmeni Faruk Şüyün'un yanı sıra Doğan Hızlan, Metin Celal, Sevengül Sönmez ve Sırma Köksal yer aldı.
“Yılın Çeviri Kitabı Ödülü” Ali Volkan Erdemir'in çevirisini yaptığı “Haruki Murakami Sözlüğü”ne, “Yılın Yayınevi Ödülü” Dergah Yayınlarına, “Ömür Boyu Emek Ödülü” ise Adnan Özyalçıner'e verildi.
“Yılın Kurumsal Yayınevi Ödülü” Pera Müzesine, “Polisiye Edebiyata Katkı Ödülü” Ercan Akbay'a, “Yılın Telif Polisiye Kitabı Ödülü” “Çocuk- Bir Başkomiser Aras Emre Polisiyesi” kitabı ile Cengiz Bahadır'a verildi.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları “Cumhuriyetin 100. Yılına Özel Seri” eseriyle, Necdet Buzbaş da “Cumhuriyetin 100. Yılında Gıda Sanayisinin 99 Yılı” eseriyle “Kitap Dergisi Özel Ödülü”ne değer görüldü.
“Yılın Telif Kitabı Ödülü”ne Murathan Mungan'ın “995 km” isimli romanı, Priscilla Mary Işın'ın “Osmanlı Mutfak Sözlüğü” kitabı ise “Yılın Gastronomi Kitabı Ödülü”ne layık bulundu.
ADNAN ÖZYALÇINER: TANIK OLUN!
İlk öykü kitabı 1953’te yayımlanan Adnan Özyalçıner bu yıl 90. yaşını kutluyor. “Hayatı boyunca Türk edebiyatına emek veren, eserleriyle Türk öykücülüğünün yenilikçi ve öncü ustalarından olan Türkiye’nin ve İstanbul’un büyük öykücüsü” Adnan Özyalçıner, törende yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi:
“Hep söylenir. Yazar yaşadıklarının tanığı olmalıdır. Doğrudur. Peki, yaşadıklarımızın tanığı olmak nedir? Bir mahkeme yazıcısının yazacağı sıradan bir tutanak değildir elbet. Yaşadıklarımızın tanığı olmak, yaşananların, tanık olunanların karşısında tavır almaktır. Yalnız tanıklık yetmez. Ben yaşadıklarımı yazdım. Yaşananlarla birlikte bize yaşatılanları yazdım. Bir bakıma dayatılanları da dense yeridir.
Bakın ilk öyküm 1953 tarihinde yayımlandı. Son öykü kitabım 2023 tarihini taşıyor. İniş çıkışlarıyla cumhuriyetin 70 yılının yaşananları. Dönem tanıklıklarıyla tarihi. Evet, yaşadıklarımı yazdım. Yazıyorum/yazacağım. Çünkü düşünce ve ifade özgürlüğü, söz söyleme, yazı yazma özgürlüğümüz engellenemez. Engellendikçe insan hak ve özgürlükleri de engellenmiş olur. Hepiniz/hepimiz tanıksınız/tanığız. Tanık olun!” (İstanbul/EVRENSEL)