Abhazya'da parlamento binasını ele geçiren halk Cumhurbaşkanı Bzhania’nın istifasını istiyor

Abhazya Cumhuriyeti Parlamentosu’nda Rusya’ya imtiyazlar tanıyan Rus yatırım anlaşmasının oylanması yapılacağı gün halk parlamento önünde toplanarak yasayı protesto etti. Parlamentoyu kuşatan Abhazyalılar güvenlik güçlerinin müdahalesine rağmen parlemonta binası önündeki demir parmaklıkları yıkarak parlamentoyu ele geçirdi. Cumhurbaşkanlığı yasa tasarısını geri çekeceğini açıklarken halk Cumhurbaşkanı Aslan Bzhania’nın istifasını istiyor.

Abhazya Cumhuriyeti Parlamentosu’nda bugün yapılacak olan toplantıda, Rus yatırım projelerinin Abhazya'da uygulanmasına ilişkin anlaşmanın onaylanması ele alınacaktı.

Ancak anlaşmaya karşı çıkan halkın parlamento önünde toplanıp parlamento önündeki çitleri yıkarak aşması ve anlaşmaya hayır oyu verilmesini talep etmesi üzerine parlamento başkanı tarafından oylama ertelendi.

Parlamento başkanı Lasha Ashuba, parlamentoda 35 milletvekilinden 21'i olmasına rağmen, oylamanın ertelenmesi için oylama yapılması önerisinde bulundu. Ashuba’ya göre bu önerinin, Abhaz-Rusya yatırım anlaşması konusunda parlamenterlerin toplumsal baskı altında bulunduklarından kaynaklandığını söyledi. Lasha Ashuba “Bazı milletvekilleri, bu koşullarda çalışmayı reddetti” açıklamasında bulundu. Muhalefet ise “Bu oylamayı şimdi yapacaksınız ve reddedeceksiniz” diye açıklama yaptı.

Parlamento önünde yoğun bir kalabalık toplandı ve miting sırasında, Abhazya Cumhuriyeti kurucu başkanı Vladislav Ardzınba’nın Abhaz yapmış olduğu konuşmalar yayınlandı ve tüm toplum bu konu hakkında duyarlı olmaya çağırıldı.  Parlamento binası önünde toplanan ve gittikçe sayıları artan kitle, yasa tasarısının parlamentoya bir daha getirilmemesinin garantisini almadan meydanı terk etmeyeceklerini söyledi. Yurttaşlar parlamento önündeki demir parmaklıkları yıktı. İçeriye girmeye kalkanlar askeri güçler tarafından saldırıya uğradı.

Abhazya tarihinde ilk kez halka biber gazı atıldı ve protestocular milletvekillerine buna tepki göstermeleri yönünde çağrıda bulundu.

Halk “Siz yasaya hayır oyu verene kadar gitmeyeceğiz” dedi. 

November 15, 2024

HALK PARLAMENTO BİNASINI ELE GEÇİRDİ

Abkhaz World’un haberine göre, Parlamento binası önünde toplanan ve gittikçe sayıları artan kitle, yasa tasarısının parlamentoya bir daha getirilmemesinin garantisini almadan meydanı terk etmeyeceklerini söyledi. Yurttaşlar parlamento önündeki demir parmaklıkları yıktı. İçeriye girmeye kalkanlar askeri güçler tarafından saldırıya uğradı.

Abhazya tarihinde ilk kez halka biber gazı atıldı ve protestocular milletvekillerine buna tepki göstermeleri yönünde çağrıda bulundu.

Abhazyalılar bütün güvenlik önlemlerini aşarak ilk önce parlemontoyu kuşattı dana sonra da parlamento binasını ele geçirdi. Güvenlik güçlerinin protestoculara katıldığı gözlendi.

Cumhurbaşkanı Aslan Bzhania'nın istifa ederek İçişleri Bakanlığı Güvenlik Binası'na sığındığı iddia ediliyor.

November 15, 2024

CUMHURBAŞKANLIĞI YASA TASARISINI GERİ ÇEKTİĞİNİ AÇIKLADI

Yaşanan bu gelişmeler üzerine Abhazya Cumhurbaşkanlığı Basın Servisi, Cumhurbaşkanlığı İdaresi'nin şu anda "Abhazya Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti Arasında Abhazya Cumhuriyeti Topraklarında Rus Tüzel Kişileri Tarafından Yatırım Projelerinin Uygulanmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanması" hakkındaki yasa tasarısını Parlamento'dan çekmek için bir belge hazırladığını bildirdi.

RUSYA VATANDAŞLARINA ABHAZYA’YA GİTMEME  UYARISI YAPTI

Rusya Dışişleri Bakanlığı, artan siyasi gerginlik ve kamu güvenliğine ilişkin endişeler gerekçesiyle vatandaşlarına Abhazya'ya seyahat etmekten kaçınmaları uyarısında bulundu.

Rusya’dan yapılan açıklamad Rusya’nın, komşu ve dost Abhazya'daki gelişmeleri endişeyle izlediği ifade edilerek; “Burada iç siyasi gerginlikler bir kez daha tırmanıyor. Ne yazık ki, muhalif güçler ülkenin meşru hükümetiyle medeni ve karşılıklı saygılı diyalog yoluyla anlaşmazlıkları çözmeyi mümkün görmedi, bunun yerine yasal çerçevenin dışına çıktı ve bir çatışmayı kışkırttı. Sonuç olarak, cumhuriyet şu anda bir kriz halinde ve bu, sonuç ne olursa olsun, Abhazya'nın gelişimini engelliyor. Mevcut senaryo gibi senaryoların, cumhuriyetin sosyo-ekonomik büyümesi için kritik bir faktör olan yabancı yatırımı çekmeye katkıda bulunmadığı özellikle belirgindir.

Rusya, Abhazya'nın iç süreçlerine karışmaktan kaçınırken, durumun yalnızca barışçıl siyasi yollarla çözülmesini beklemektedir. Doğal olarak, özellikle kamu düzeninin sağlanması konusunda Abhazya yasalarına sıkı sıkıya uyulmalıdır.

Mevcut koşullar altında, Rusya Dışişleri Bakanlığı Rus vatandaşlarına Abhazya'ya seyahat etmekten kaçınmalarını tavsiye ediyor. Ülkede geçici olarak bulunan Rusların daha fazla dikkatli olmaları, huzursuzluk bölgelerinden uzak durmaları ve mümkünse ülkeyi terk etmeleri isteniyor.”

NE OLMUŞTU?

Protestolar 11 Kasım'da başlamıştı. 1992-1993 yılında yaşanan bağımsızlık savaşının ardından 1995 yılında bağımsızlığını ilan eden ve 2008 yılında Rusya tarafından tanınan Abhazya Cumhuriyeti'nde Rusya'ya imtiyazlar tanıyan yasaya karşı halk uzun süredir muhalefet ediyor. Bir kaç gün önce düzenlenen bir muhalefet toplantısından dönen Omar Smyr, Garry Kokaya, Almaskhan Ardzinba, Ramaz Jopua ve Aslan Bagatelia’nın gözaltına alınmasının ardından bölgede tansiyon yükselmişti. Gözaltıların ardından birçok kişi başkent Sohum'daki Güvenlik Servisi merkezinin yakınında toplanmıştı. Muhalefet gözaltına alınanlarının serbest bırakılması talebiyle yolları ve köprüleri kapatmıştı. Protestolar sonucunda gözaltına alınanlar serbest bırakılmıştı.

ANLAŞMA NEYİ İÇERİYOR?

Abhazya'daki protestoların merkezinde "Yatırım Anlaşması" bulunuyor. abhazworld yer alan bilgiye göre bu anlaşma, tekil projelere 2 milyar ruble (20 milyon dolar) yatırım yapabilecek büyük ölçekli Rus sermayesini çekmeyi hedefliyor. Abhazya'nın toplam bütçesinin 12 milyar ruble (120 milyon dolar) düşünüldüğünde, bu oldukça büyük bir miktar. Bütçenin 5 milyar rublesi (50 milyon dolar) Rus mali yardımlarından geliyor. 

Anlaşma, Abhazya'nın yatırım projelerini onaylamasını, arazi ve altyapı tahsis etmesini, KDV'nin %50'sini geri ödemesini ve sekiz yıl boyunca kâr ve mülk vergilerinden muafiyet sağlamasını zorunlu kılıyor. Yatırımcıların, bölge dışından işçi getirme hakkına sahip olması, yerel iş gücünü dışarıda bırakıyor. Anlaşma, ekonominin turizm, altyapı, enerji, tarım ve sanayi gibi geniş bir alanını kapsıyor, ancak gıda üretimini hariç tutuyor. Ayrıca, çevresel standartlar gibi düzenlemelerde geriye dönük değişiklik yapılmasına izin verilmiyor. (DIŞ HABERLER)