Yunanistan’da genel grev: "NATO mezbahanelerine değil eğitim ve sağlığa bütçe"

Seyit ALDOĞAN
Atina

Yunanistan'da işçi ve emekçiler bir kez daha genel greve giderek hükümetin işçi ve emekçi karşıtı politikalarını protesto ettiler. Özel sektörde örgütlü Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (ADEDY), İşçi Merkezleri ve Mücadeleci İşçiler Cephesi (PAME) tarafından alınan genel grev kararı ülke genelinde etkili oldu.

HAYATI DURDURDULAR

Eğitim, sağlık, metal, enerji, tekstil, ulaşım, hizmet, belediyeler, valilik çalışanları, bankalar, büro emekçileri, telekomünikasyon, inşaat gibi sektörlerde etkili olan genel greve katılımın yüsek olduğu açıklandı. Okullarda eğitim dururken, hastanelerde sadece acil vakalara bakıldı. Yürüyüş ve mitinglere katılım sağlanması için toplu taşıma araçları belli saatlerde hizmet verdi. Adalara vapur seferleri yapılmadı ve şehirlerarası raylı ulaşım durdu. Çinli sermayedarların satın aldığı Pire Limanı'nda bütün işçiler greve katıldı, indirme ve yükleme yapılmadı. 

Greve ayrıca turizm ve otelcilik işletmeleri, paket servisi hizmetleri, muhasebeciler, ilaç sanayisi emekçileri, gıda ve içecek emekçileriyle, lokantalar ve eğlence yerleri sektörlerinde örgütlü bulunan sendikalar da katıldı.

Basın emekçilerinin büyük bölümü dün greve giderek desteklerini açıkladılar. Devlet kanalları ve birçok basın yayın organı dün çalışmadı ve haber bültenleri verilmedi. Bundan önceki grevlerle kıyasla küçük esnafın da genel greve katıldığı ve çok sayıda dükkanın kepenk indirdiği görüldü.

70 KENTTE MİTİNG VE YÜRÜYÜŞLER DÜZENLENDİ

Genel grev kapsamında başta başkent Atina olmak üzere yetmiş şehir ve ilçede miting ve yürüyüşler düzenlendi. Atina'da GSEE, ADEDY ve işçi merkezleri saat 11.00'de Klatmonos Meydanı'nda, PAME ise Atina Üniversitesinin bulunduğu Propilya Meydanı'nda miting gerçekleştirdi. Her iki alanda yapılan gösterilere de gençlik örgütleri, kadın örgütleri, sanatçılar ve emekliler katılarak destek verdi.

Propilya'daki mitinge ve ardından yapılan yürüyüşe katılım oldukça yoğundu. Sendikalar adına yapılan konuşmalarda, işçi ve emekçilerin haklarının gasbedilmesiyle savaş ekonomisi politikası uygulandığı ve Ortadoğu'da akan kana destek verildiği vurgulandı.

Her iki miting sonrasında Yunanistan Meclisine yüründü. Yüzlerce pankart ve dövizin taşındığı gösteride “Kanun işçi hakları demektir” “Filistin’e özgürlük”, “Emperyalizme ne su ne toprak”, ”Amerika-NATO mezbahanesi olmayacağız”, “Eğitime ve sağlığa bütçe” sloganları atıldı. Elli binden fazla kişinin katıldığı yürüyüşler nedeniyle şehrin merkezinde araç trafiği tamamen durdu.

Eğitim emekçilerinin, inşaat işçilerinin, sağlıkçıların, hizmet sektörlerinde çalışan emekçilerin yoğun olarak katıldıkları miting ve yürüyüşlere itfaiye emekçilerinin de katıldığı gözlendi. Üniversite öğrencileri de bağlı bulundukları fakültelerin pankartları altında yürüdüler. Ayrıca kadın örgütleri, sivil kuruluşlar, sanatçılar, gazeteciler ve emekliler de kendi pankartlarıyla yürüdüler.

MİÇOTAKİS'İN POLİTİKALARINA TEPKİ BÜYÜYOR

Genel greve katılımın oldukça yüksek olması ve gösterilerin kitleselliği, Kiryakos Miçotakis hükümetinin izlediği politikalara tepkinin boyutlarını ortaya koydu. Son bir yılda işçi ve emekçi ücretlerinde yüzde 8 oranında düşüş yaşanması, arka arkaya gündeme getirilen dolaylı ve dolaysız vergiler, sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik alanlarındaki kısıntılar, özel sigorta politikalarının uygulamaya sokulmasını hedefleyen yasa değişiklikleri, işçi ve emekçiler başta olmak üzere yoksul halk kesimlerinin geleceğe ve yaşam koşullarına yönelik kaygılarını artırıyor. Özellikle genç işçi kuşaklarının sendikal örgütlenmeye yöneldikleri ve sermaye politikalarına karşı giderek daha muhalif bir tutumu benimsedikleri görülüyor.

ÖNE ÇIKAN TALEPLER

Genel grevde şu talepler öne çıktı:

• Bütün sektörlerde toplu sözleşme imzalanması,
• Ücretlerin artırılması,
• Yılda iki defa aylık ücretlere denk düşen prim verilmesi,
• 12 bin avroya kadar olan yıllık gelirlerden vergi alınmaması,
• İşçi güvenliğinin sağlanması,
• Sağlık ve eğitime ayrılan bütçenin artırılması,
• Sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik kurumlarındaki işçi açığının kapatılması,
• Emperyalist saldırganlığa ve katliamlara destek verilmemesi.