Gemide talim, okul binasında karakol var!
Depremin üstünde 21 ay geçti ama bölgede eğitimin yaraları sarılmadı. Konteynerlerde, gemide bile eğitim gören var. Hatta binalarına emniyet müdürlüğü yerleştiği için okulundan olan da.
Fotoğraf: Eğitim-Sen
Eylem NAZLIER
İstanbul
Maraş merkezli 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerin ardından 1 yıl 9 ay geçmesine rağmen eğitimin yaraları sarılmadı. Depremin vurduğu büyük illerde sorunlar sürüyor. Yıkılan ya da riskli olduğu için boşaltılan okulların çoğu halen ayağa dikilemezken birçok ilde birleştirilmiş okullarda, ders süreleri kısaltılarak ikili eğitim yapılıyor. Konteynerlerde ya da gemide eğitimine devam etmek zorunda kalan öğrencilerin yanı sıra okul binalarına emniyet müdürlüğünün de yerleştiği öğrenciler de var. Malatya, Adıyaman, Maraş ve Hatay’da eğitim alanında ciddi eksiklikler yaşanırken yeni yapılan okul sayısı oldukça yetersiz. Eğitim Sen, bölgedeki eğitimin hâlâ olağanüstü koşullarda sürdüğüne işaret ederken, Eğitim İş, devletin yaptığı yeni bir okul olmadığını yapılan yeni okulların da ‘hayırseverler’ eliyle yapıldığına dikkat çekiyor.
MALATYA: İKİLİ, ÜÇLÜ EĞİTİME MECBUR!
Malatya’da depremde iki okul yıkılırken 46 okul ağır hasarlı, 16 okul orta hasarlıydı. Deprem sonrası 14 okul açılırken, üç okulun daha açılması planlanıyor. Şu anda il genelinde 654 devlet okulu hizmet veriyor ve bu okulların 158’inde ikili eğitim uygulanmak zorunda kalıyor. 111 özel okul ile birlikte toplamda 159.016 öğrenci ve 10.925 öğretmen, bu şartlar altında eğitim hayatına devam ediyor. İl genelinde ayrıca 851 özel ve devlet Kur’an kursu var. Deprem sonrası 86 Kur’an kursu açıldı. Eğitim Sen Malatya Şube Başkanı Nevzat Millioğulları, kentte birçok okulda ikili ve hatta üçlü eğitime geçildiğini belirterek “Bu sıkıştırma ve ders saatlerinin kısaltılması öğrencileri zorluyor. Bu da ülke çapında yapılan merkezi sınavlarda deprem bölgesindeki öğrenciler için ciddi bir dezavantaj oluşturuyor” dedi.
AÇILAN KUR’AN KURSU ANAOKULUNDAN FAZLA!
Eğitim Sen Hatay Şube Başkanı Özgür Tıraş, il genelinde 210 okulun yıkıldığını veya hasar gördüğünü belirterek “Yetkililer bunların yerine 110 okulun yeniden yapıldığını bildirdi. Bunların çoğu da hayırseverlerin desteğiyle kurulan prefabrik ve konteyner okullar. Betonarme olarak yapılan okul sayısı 17-18 civarında. Süreç çok yavaş işliyor. Bazı okulların güçlendirme ihalesi ancak ağustos 2024’te yapıldı. Birçok okulu hâlâ kendi binasında eğitim veremiyor, bir binayı birkaç okul ortaklaşa kullanıyor. Bu da mevcudu 40’i geçen kalabalık sınıflarda sağlıksız bir ortamda eğitime neden oluyor” diye konuştu. Tıraş, deprem bölgesindeki okul yetersizliği sürerken Diyanet İşleri Başkanlığının 4-6 yaş için açtığı Kur’an kursu sayısının okul öncesi eğitim için açılan devlet okulu sayısından fazla olduğuna işaret ederek “Bu bir siyasi tercih” tepkisini gösterdi.
MARAŞ: 95 OKUL KULLANILAMAZ HALDE!
Eğitim Sen Maraş Şube Başkanı İsmail Tekardıç, deprem sonrası valiliğin 170 okulun başka binalara taşınması ve 240 okulda da ikili eğitime geçilmesi kararı aldığını belirtti. Orta hasarlı 72 okul için incelemenin halen sürdüğünü anlatan Tekardıç, “Deprem sonrasında 114 projeyle 1900 derslik programa alınırken, bugüne dek 36 okul ve 541 derslik tamamlandı” dedi. Barınmanın hem öğrenciler hem de eğitimciler için en temel sorun olduğunu dile getiren Tekardıç “Yüzlerce öğretmenimiz konteynerlerde yaşıyor, kalıcı bir barınma sağlanabilmiş değil. Konteynerdeki öğrenciler uygun bir ders çalışacak alana sahip değil” dedi. Deprem sonrası hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin okullarda temiz suya ulaşmakta zorlandığını dile getiren Tekardıç “Özellikle konteyner kentlerde kalan çocuklar okula ulaşmakta güçlük çekiyor” dedi. Deprem sonrası pek çok okul binasında ikili eğitim sistemine geçilmesi nedeniyle ders sürelerinin kısaldığını belirten Tekardıç “Öğrencilerin günlük 70-80 dakikalık bir kaybı oluyor, bu da eğitimin niteliğini düşürüyor” dedi. Konteyner kentlerdeki prefabrik okullarda ısınma, ulaşım ve temizlik gibi temel sorunların çözülemediğini söyleyen Tekardıç, “Konteyner kentlerdeki okullarda görev yapan öğretmenlerin büyük çoğunluğu da ücretli” dedi.
ADIYAMAN: 683 ÖĞRETMEN AÇIĞI VAR
Eğitim Sen Adıyaman Şube Başkanı Zeynal Polat, kent genelinde yıkılan, ağır hasarlı ve orta hasarlı okul sayısının 103 olduğunu söyledi. Adıyaman merkezde 1 konteyner ve 3 prefabrik olmak üzere toplam 4 yeni okul açıldığını bilgisini veren Polat “Ancak bu okullar hem kapasite hem de fiziki koşullar açısından yetersiz. Derneklerin katkısıyla yapıla 5 prefabrik okul ise ihtiyaçları karşılamaktan uzak” dedi. Kent merkezinde birkaç okul yapılsa da Gölbaşı ilçesinde deprem sonrası inşaatı tamamlanan hiçbir okulun olmadığını belirten Polat “Adıyaman’da ikili eğitim yapılan okul sayısı yaklaşık 20. Bu da öğrenci ve öğretmen performansını olumsuz etkiliyor” dedi. Adıyaman’da 9 bin 800 öğretmenin görev yaptığını belirten Polat “Ancak 683 öğretmen açığı var” dedi.
EĞİTİM İŞ: DEVLETİN YAPTIĞI KALICI BİR OKUL YOK!
Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, yeni yapılan okulların genellikle prefabrik ya da ‘hayırseverlerin’ katkılarıyla yapıldığını belirterek “Devletin yaptığı yeni bir okul yok” dedi. Deprem bölgesindeki okulların birçoğunda ikili eğitim uygulamasının sürdüğünü ve bunun çocukların eğitim süreçlerini olumsuz yönde etkilediğini belirten Özbay “Deprem sonrası devlet kalıcı okul yapmadı. Yapılan okulların çoğu prefabrik. Yani devletin yaptığı yeni bir okul yok. Kamunun yaptığı okullar, genellikle hayırsever desteğiyle yapılmış ve çoğunlukla prefabrik türü yapılar” ifadelerini kullanarak bölgesinde kalıcı okul yapımlarının hızlandırılmasını istedi.
GEMİDE EĞİTİM, OKUL BİNASINDA POLİSLER VAR!
Özbay, Hatay İskenderun’daki Selim Nevzat Şahin Anadolu Lisesinin 20 aydır İl Emniyet Müdürlüğü tarafından kullanıldığını, okulun öğrencilerinin ise başka bir okula yerleştirildiği bilgisini vererek “Binada hem okul hem de emniyet müdürlüğü tabelaları var. Bu gerçekten trajikomik. Bu bina yaklaşık iki yıldır emniyet müdürlüğü tarafından kullanılıyor, oysa burası eğitim için ayrılmış. Bu öğrencilerin eğitim haklarını hiçe saymaktır” tepkisini gösterdi. İskenderun’daki Osman Ötken Anadolu Lisesi öğrencilerinin ‘Karadeniz Lifeship Rauf Bey’ gemisinde eğitimlerine devam ettiğini, okulun yatılı olan öğrencilerinin aynı zamanda gemiyi pansiyon olarak barınma için kullandığını anlatan Özbay “Bir okulun böyle bir ortamda eğitim vermesi, devletin eğitim konusunda ciddi bir sorumluluk yüklenmesi gerektiğini gösteriyor” ifadelerini kullanarak öğrencilerin hem barınma hem de eğitim koşullarının son derece olumsuz söyledi.
OKULLAR ŞANTİYE ALANI GİBİ
Birleştirilen okullar nedeniyle ders sürelerinin kısaltılmasının öğrencilerin akademik başarılarının düşmesine neden olacağını belirten Özbay “Buradaki çocuklar zaten zor bir süreç yaşadı. Ders sürelerinin kısaltılmasıyla öğrenme kayıpları artıracak ciddi eşitsizlik olacak” uyarısını yaptı. Öte yandan deprem bölgesindeki okulların fiziksel koşullarının eğitim öğretime uygun olmadığını belirterek “Okulların büyük bir kısmı şantiye alanına dönüştü. Etraftaki yıkımların yarattığı toz ve hava kirliliği devam ediyor. Bu da öğrencilerin sağlığını olumsuz yönde etkiliyor. Okullar, güvenli ve sağlıklı bir ortamda eğitim veremiyor” ifadelerini kullanarak ulaşım sorunun da sürdüğünü söyledi.
ÖĞRETMENLER DE MAĞDUR
Öğretmenlerin de büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığını, özellikle yeni göreve başlayan öğretmenlerin barınma sorunları yaşadığını aktaran Özbay “Öğretmenler, altyapısı yetersiz olan konteynerlerde kalıyor. Öğretmenlerin barınma ve çalışma koşulları iyileştirilmeli” çağrısını yaptı. Deprem bölgesindeki okullarda yemek ve su gibi temel ihtiyaçların karşılanmadığını deprem bölgesindeki öğrencilerin temiz su ve yemek konusunda büyük bir eksiklik yaşadığını anlatan Özbay “Öğrenciler, bu temel ihtiyaçlardan mahrum durumda. Bu çocukların desteğe ihtiyacı var” dedi.