AKP, Köy Kanunundaki değişiklikle belediyelerin imar yetkisini almak istiyor
AKP hazırladığı Köy Kanununda değişiklikler öngören yasa teklifi ile belediyelerin imar yetkisini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında toplamak istiyor.
Fotoğraf: DHA
AKP, Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda, Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin Meclis Başkanlığına sundu. Teklifle yerel yönetimlerin imar yetkileri Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na devredilmek isteniyor. Ayrıca, yatırımları hızlandırma bahanesiyle rüzgar ve güneş enerji santralleri yapı denetiminden çıkarılmak isteniyor.
Kanun teklifi TBMM'de komisyonda görüşülmeye başlandı. Kanun teklifine dair Halk TV'ye konuşan CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun, yerel yönetimlerin imar hakkının gasbedilmek istendiğini belirtti. Yetkilerin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında toplanmak istediğini ifade eden Torun, "Bu yerel yönetimlerin imar yetkisinin gasbıdır. Yerel yönetimlerin elindeki yetkisinin alınmasıdır. Bu anlayışın ne demokraside ne hukukta yeri var" diyerek tepki gösterdi.
Torun teklifin detaylarına dair şunları ifade etti:
"İktidar çıkaramadığı kanunları ufak tefek değişikliklerle önümüze getirmeye çalışıyor. Kanunların 12 maddesi AYM kararı ile iptal edildi. Daha önce getirildi bu. Şimdi 26 madde ile yeniden getiriliyor. Temel amaç 2017'den bu yana Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin verdiği yetki ile Erdoğan Saray yönetimi yerel yönetimlerin veya farklı tüzel kişiliklerin elindeki yetkileri Saray'da toplamak. Birçok kanunda görüyoruz ki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na sürekli yetki devri yaptırıyor. Yerel yönetimlerin elindeki yetkileri, planlama yetkilerini, gelir yetkilerini farklı yetkilerini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında toplayarak bir vesayet kuruyor. Her geçen gün bunun dozunu artırıyor.
YETKİLER BELEDİYELERDEN ALINMAK İSTENİYOR
9. maddde 'Cumhurbaşkanınca yetkilendirilen alanlar' diye bir ifade var. Burada 'gecekondu, kıyı alanları ve tesisleri ile niteliğinin bozulması nedeniyle orman ve mera alanları dışına çıkarılan alanlar dahil kentsel ve kırsal yerleşmelerde yapılacak iyileştirme, yenileme ve dönüşüm uygulamalarında idarelerce uyulacak usul ve esasları belirlemek' deniliyor. Yani bu yetkileri tamamen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na veriyor. Bu yetkiler Saray'a devrediliyor ve Erdoğan'ın haberi olmadan bir parselin dahi farklı olması mümkün değil. Bu yerel yönetimlerin imar yetkisinin gasbıdır. Yerel yönetimlerin elindeki yetkisinin alınmasıdır. Bu anlayışın ne demokraside ne hukukta yeri var.
Kıyılar zaten tarumar edildi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının imar yapma yetkisi ile tamamen rant alanları ilan edildi. Ormanlık alanlar, meralar tamamen madenlere terkedildi. Rant oluşturuldu. Ülke her anlamda talan ediliyor. Bu köy kanunu ile birlikte bir adım daha ileri giderek köy tüzel kişinin elindeki yerlerin tasarruf hakkı veriliyor, belediyelerin tasarruf hakkı, imar yapma hakkı ellerinden alınıyor.
ÇEVRE AJANSINA ŞİRKETE ORTAK OLABİLME YETKİSİ
Türkiye Çevre Ajansına da dikkat çeken Torun, "Bu ajansa bir şirkete ortak olabilme yetkisi veriliyor. Hangi şirkete ne amaçlı? Bir kamu menfaati taşıyan bir yapının özel şirkete ortaklığı ne amaçlı olabilir? Bugün devlete ait bir kömür işletmesi tekrar özelleştiriliyor. Kime verileceği belli. Bütün bunlar adresi teslim yapılıyor.
GÜNEŞ VE RÜZGAR ENERJİ SANTRALLERİ YAPI DENETİMİNDEN ÇIKARILIYOR
Bir yetki daha Çevre ve Şehircilik Bakanlığına veriliyor. Güneş ve rüzgar enerji santrallerinin yapı denetiminden çıkarılıyor. Amaç hızlandırma deniyor. Bunun adı bir an önce hizmete sunmak değil çeteye peşkeş çekmektir. Onların önündeki engelleri kaldırmaktır. Belediye bende değil senin önüne bunlar engel koyabilir, bu yatırımlarını engelleyebilir, yetkiyi ben alayım, istediğime istediğim gibi dayatırım demek istiyor."
Torun, Erdoğan'a "Yerel yönetimleri kaldırsın da bütün yetkiyi kullansın" diyerek tepki gösterdi. (HABER MERKEZİ)