22 Kasım 2024 04:24

Hepimiz kredi batağı içindeyiz

"Eskişehir Otosan başta olmak üzere işçi çıkarmalar başladı. İşimizden olacağız korkusu saldılar, bunu bir araç olarak kullanıyorlar. Bu korku yüzünden işverenin baskılarına susmak zorunda kalıyoruz."

Arşiv fotoğraf: DHA

Paylaş

Beko işçisi
Eskişehir

Merhaba Evrensel gazetesi okurları. Ben yaklaşık 5-6 yıldır Eskişehir’de kurulu bulunan Beko (Arçelik) fabrikasında çalışıyorum. Sizlere yaşadığımız bazı sıkıntıları ve taleplerimizi yazmak istiyorum.

Bu sene hepimizin maddi sıkıntılarla boğuştuğu bir yıl oldu. Ekonomik olarak çok zorluk yaşadığımız, krizi derinden hissettiğimiz, ev geçindiremediğimiz günler bizlerin psikolojik olarak çökmesine sebep oluyor. Tencere kaynamıyor ve bunun faturasını en çok kadınlar ve çocuklar hissediyor. Fabrika bahçelerinde, üretim hatlarında sadece geçim sıkıntısı konuşuluyor. Herkes ya kredi kartlarına yükleniyor ya kredi çekiyor. İnsanlar dışarıda ek iş arıyorlar, böyle korkunç bir manzara var maalesef. Biz bu kadar geçim sıkıntısı yaşarken her zaman olduğu gibi Koç servetine servet katıyor.

Eskişehir Otosan başta olmak üzere işçi çıkarmalar başladı. Hepimize işimizden olacağız korkusu saldılar ve bunu bir araç olarak kullanıyorlar. Bu korku yüzünden işverenin baskılarına susmak zorunda kalıyoruz ne yazık ki. Rapor alırsam beni işten atarlar korkusuyla 38-39 derece ateşle fabrikanın içinde çalışmaya devam eden işçilerle dolu her yer. Çalışarak bile geçinemeyen insanlar eğer işsiz kalırsam ölürüm diyerek işlerine sürünerek bile olsa geliyorlar. Fazla mesaiye kalmak istemeyen, dinlenmek isteyen işçiler ertesi gün çalıştıkları yerden alınıp başka yerlere veriliyor ve yetkinlikleri olmayan yerlerde çalışmaya zorlanıyorlar. Kocaman bir mobbing çetesi içeride iş güvenliği, çalışma disiplini, hal hareket gibi daha birçok konuda terör estiriyor. Yani biz Arçelik işçileri yoğun baskı altında çalışıyoruz.

Bunlar olurken içeride örgütlü olan Türk Metal yöneticileri ise üç maymunu oynuyor. Miting sonrası ortalıktan kaybolan sendika temsilcileri bütün bu baskılar olurken işverene destek veren söylemlerde bulunuyorlar. Her daim işçiyi haksız gören bir tavır içindeler. Miting sürecinde bizleri sabah 3’te yola çıkarıp miting alanında Harb-İş üyesi işçilerin seslerini duyurmamaları için bizi bariyer olarak kullandıklarını hepimiz biliyoruz. İş yerinde miting sonrası yapılan bu olayı konuştuk. Harb-İş üyesi işçiler bize çok güzel örnek oldular ama Türk Metal bizi onlara karşı kullandı. Fabrika içinde işverenin bir parçası gibi çalışıp işçilerin hiçbir derdine derman olamayan Türk Metal, zorla çıktıkları alanlarda işçiyi işçiye bariyer olarak kullandı ve bir kez daha bizleri yanıltmadı.

Yaşanan bu kara tablo elbet bizlerin mücadelesiyle düzelecek. Biz Arçelik işçileri geçim sıkıntısı çekiyoruz, baskıya maruz kalıyoruz, sendika zorbalığı yaşıyoruz, tüm bunlara rağmen umudumuzu asla kaybetmedik. Biz işçiler umudumuzu kaybetmedik, siz de kaybetmeyin.

ÖNCEKİ HABER

Sırrı Süreyya Önder'den Soylu'ya 'helallik' yanıtı: Demirtaş'la Yüksekdağ'a sormam lazım

SONRAKİ HABER

Savunma sanayi işçileri: Takdir karın doyurmuyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa