25 Kasım 2024 14:11

DEM Partili Bartin: Kadın cinayetlerinde alınan önlemler yetersiz

İçişleri Bakanı Yerlikaya’nın kadın cinayetlerine ilişkin yaptığı açıklamaya dair DEM Partili Öznur Bartin, “Veriler kadın cinayetlerinde alınan önlemlerin yetersiz olduğunu göstermektedir” dedi.

Fotoğraf: Öznur Bartin

Paylaş

Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Hakkari Milletvekili Öznur Bartin, 20 Kasım 2024 tarihli İçişleri Bakanlığı Bütçe görüşmelerinin yapıldığı Plan ve Bütçe Komisyonu’nda İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın kadın cinayetlerine ilişkin “Geçen sene 32 hanımefendi, şuradaki ikazımıza uymadan kapıya adam gelince açmış, içeride vurmuş onu” şeklindeki konuşmasını Meclis gündemine taşıdı.

Bartin, elektronik kelepçeliyken uzaklaştırma kararını ihlal eden ve 3 gün zorlama hapis cezası olmasına rağmen teslim olmayan Gafer Bozdemir tarafından katledilen Döne Bozdemir ve yine elektronik kelepçe ile ayrıldığı erkek tarından katledilen Servet Bozkurt’u hatırlattı.

“2024'ÜN İLK 10 AYINDA KADIN CİNAYETİ SAYISI 343’E ULAŞMIŞTIR”

Bartin, “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), Ekim ayı raporu, sadece Ekim ayında 48 kadının katledildiğini, 23 kadının ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiğini ortaya koymuştur. Bu kadınların 10’u boşanmak istediği, barışmayı, evlenmeyi ve ilişkiyi reddettiği gerekçesiyle katledilmiştir. Ekim ayı verileriyle beraber 2024'ün ilk 10 ayında kadın cinayeti sayısı 343’e ulaşmıştır. Bütün bu veriler; kadın cinayetlerinde alınan önlemlerin yetersiz olduğunu ve yetkili kurumların görevlerini yerine getirmede ihmalkâr davrandığını açıkça göstermektedir” dedi.

Bartin ayrıca Diyarbakır Valiliği tarafından 25 Kasım Kadınlara yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde “kadın, yaşam, özgürlük” anlamına gelen “Jin, jiyan, azadî” sloganının yasaklanması kararını da Meclis gündemine yaşıyarak soru önergersi verdi. 

Bartin her iki konuda da İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya tarafından yanıtlanması istemiyle şu soruları yöneltti;

“HAKKINDA KORUMA KARARI VERİLEN KADIN SAYISI KAÇTIR?​”

  • “İkazımıza uymadan" ifadesinin, şiddet mağdurlarının yaşadığı travmayı artırıcı ve suçlayıcı bir etkisi olabileceği ihtimali nedeniyle bu dilin değiştirilmesine yönelik bir adım atmayı planlıyor musunuz?
  • Kadına yönelik şiddetle mücadelede kullanılan dilin toplumsal farkındalığı artıracak şekilde dönüştürülmesi için Bakanlığınızın bir çalışması var mıdır?
  • Kadına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin yürütülen önleyici tedbirler yeterli midir?
  • Koruma altındaki kadınlara yönelik takip ve destek sistemlerinin yetersiz olduğu durumlarda denetim mekanizmalarına dair eksikliklerin tespiti yapılmakta mıdır? Varsa, bu eksiklikler nelerdir? Bu eksikliklerin giderilmesine ilişkin yürütülen çalışmalar nelerdir?
  • 32 kadının önleyici tedbirlere rağmen öldürülmesine ilişkin Bakanlığınız üzerine düşen sorumluluğu yeterince yerine getirmiş midir?
  • 2024 yılının ilk 11 ayında koruma başvurusunda bulunan kadın sayısı kaçtır? Hakkında koruma kararı verilen kadın sayısı kaçtır?
  • Önleyici tedbir kararları arasına faillere “Elektronik Kelepçe” zorunluluğu getirmeyi planlıyor musunuz?
  • Bugüne kadar koruma kararı alınan şiddet vakalarında “Elektronik Kelepçe” ile takibi sağlanan fail sayısı kaçtır?
  • Tedbir kararlarını ihlal eden “Elektronik Kelepçe” takılı faillerin yakalanmasına ilişkin Bakanlığınız neden geç kalmaktadır?
  • Elektronik kelepçe uygulanan faillerin yeniden suç işleme oranlarına dair Bakanlığınızın elinde istatistik bulunmakta mıdır? Bu istatistikleri kamuoyu ile paylaşmayı planlıyor musunuz?
  • Kadın cinayetlerini önlemede etkili bir adım olarak, tedbirlerin artırılmasına, caydırıcı önlemlerin alınmasına, şiddet uygulayan faillerin rehabilite edilmesine, eğitim ve farkındalık çalışmalarının yaygınlaştırılmasına, şiddeti önlemeye yönelik birimlerin ve kapasitenin artırılmasına ve yasal düzenlemeler ile daha sert yaptırımların devreye alınmasına yönelik Bakanlığınızca yürütülen bir çalışma bulunmakta mıdır?

“JİN, JİYAN, AZADÎ SLOGANININ YASAKLANMASININ HUKUKİ GEREKÇESİ VAR MIDIR?​”

  • “Jin, jiyan, azadî” sloganının Diyarbakır’da Özgür Kadın Hareketi’nin (Tevgera Jinen Azad-TJA) Sur ilçesinde bulunan On Gözlü Köprüde yapacağı etkinlik öncesi yasaklandığı doğru mudur?
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganının “örgüt propagandası” olarak nitelendirilmesinin somut gerekçeleri nelerdir?
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganının yasaklanmasının hukuki gerekçesi var mıdır?
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganının yasaklanmasına dair yazılı bir karar mevcut mudur? Eğer mevcutsa, bu karar kamuoyuyla neden paylaşılmamıştır? 
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganı yasağını uygulayan güvenlik güçlerinin anonsları ve tutumları hangi hukuki ve etik denetim mekanizmalarına tabidir?
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganının yasaklanmasının, kadınların kadına yönelik şiddete karşı mücadele günü için düzenlediği eylemleri engellemeye yönelik midir? 
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganı yasağı anayasal haklara (örneğin, demokratik bir ülkede toplanma ve ifade özgürlüğü, anadilinde konuşma hakkı gibi) aykırı değil midir?
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganı gibi Kürtçe başta olmak üzere herhangi bir dilde slogan atılmasını engellemek İçişleri Bakanlığı’na bağlı Valiliklerin yetkileri dahilinde midir?
  • “Jin, jiyan, azadî” sloganını yasaklamaya yönelik tasarruf tüm dilleri mi kapsıyor, yoksa sadece Kürt Diline özgü bir tasarruf mudur?
  • “Jin, jiyan, azadî” gibi Kürtçe dışında başka bir dilde benzer bir sloganın yasaklandığına dair Bakanlığınız kaynaklarında örnekleri bulunmakta mıdır?

(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

İmamoğlu'ndan Yusuf Tekin'e kreş tepkisi: Hadi gel de kapat!

SONRAKİ HABER

G7 dışişleri bakanları İtalya’da: Gündem Netanyahu’yu tutuklama kararı 

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa