Adalet Bakanlığı bütçesi plan ve bütçe komisyonunda
2024’te 198.7 milyar lira bütçe ayrılan Adalet Bakanlığına 2025 harcamaları için yaklaşık 280.3 milyar lira bütçe ayrılması teklif ediliyor. Bütçedeki artış yaklaşık yüzde 41.
Fotoğraf: ANKA
Cem ŞİMŞEK
Adalet Bakanlığı bütçe teklifi bugün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor. Bütçe teklifi AKP iktidarının 2025’te sürdüreceği siyasal hatta ve bu hatta yargı ayağının nasıl rol oynayacağına dair ipuçları içeriyor.
Birazdan sayısal verilerle detaylandıracağımız bütçenin özeti iktidarın 2025’te adliye ve ek hizmet binaları ile cezaevleri sayısını artırmayı, hakim ve savcı sayısını artırmayı, hakim ve savcı başına düşen dosya sayısını ise sabit tutmayı hedeflediğini gösteriyor. Bütçe teklifine göre; önümüzdeki yıl yeni cezaevleri yapılacak ama cezaevlerinde hükümlü başına düşen metrekare sayısı yerinde sayacak, denetimli serbestlik dosyalarının sayısı artacak. Yeni cezaevleri ve adliye binaları için bütçeden 20 milyar liralık pay ayrılıyor.
Bakanlık bu yıl 5.8 milyon metrekare olan adliye ve ek hizmet binalarının kapalı alan kapasitesine; 2025’te 500 bin metrekare daha ekleyerek 6.3 milyon metrekareye çıkarmayı planlıyor. Teklifte hakim ve savcıların artan iş yüküne dikkat çekilerek yeni adliyelere ihtiyaç duyulduğu öne sürülüyor. Teklife göre bu yıl 19 olarak planlanan yüz bin kişiye düşen hakim sayısının gelecek yıl için 21.5 olması hedefleniyor. Bu yıl 9 olarak planlanan yüz bin kişiye düşen savcı sayısının ise 10.3 olması hedefleniyor. Bu hedefler kapsamında 2025’te 1347 yeni hakim ve savcı ataması yapılacak. Bütçe teklifine göre hakim ve savcı başına düşen dosya sayılarında ise kayda değer bir düşüş beklenmiyor. Bu tablo 2025’te fazladan yüz binlerce yeni soruşturma ve dava dosyası anlamına geliyor.
YENİ CEZAEVLERİNE YENİ MAHPUSLAR!
Bütçe teklifine göre bakanlık bu yıl açtığı 16 yeni cezaevine ek; 2025’te 6 yeni cezaevi daha açmayı planlıyor. Buna karşın cezaevlerinde mahpus başına düşen alanında gelecek yıl bir değişiklik hedeflenmiyor. 2024 sonu için mahpus başına düşen alanın 23.64 metrekare olması tahmin edilirken yeni cezaevlerine rağmen bu miktarın gelecek yıl da aynı miktarda hedeflenmesi yeni cezaevlerinin yeni mahpuslarla doldurulmasının planlandığına işaret ediyor. Diğer bir ifadeyle iktidar 2025’te toplam mahpus sayısında artış bekliyor. Cezaevlerinde bulunan mahpusların şikayetlerinin başında; koğuşlarda, alabileceğinin üzerinde mahpus tutulması yer alıyor. Pek çok mahpus, yer sorunu nedeniyle nöbetleşe uyuduklarını ifade ediyor.
2024 sonu için 700 bin olarak tahmin edilen denetimli serbestlik dosya sayısının 2025’te 720 bine çıkması hedefleniyor. Denetimli serbestlik uygulamasındaki keyfiyet de mahpusların en çok şikayet ettikleri konular arasında. Özellikle cezaevi idare gözlem kurulları tarafından denetimli serbestlik ya da şartlı tahliye koşullarını sağlayan mahpusların tahliyelerinin ertelenmesi; bu süreçte kararın keyfi olması insan hakları örgütleri tarafından da sıklıkla eleştiriliyor. Kadın katilleri, çete liderleri denetimli serbestlik kapsamında tahliye edilip suç işlemeye devam ederken siyasi nedenlerle cezaevine gönderilen mahpusların tahliyeleri en az üç ay süreyle birden çok kez erteleniyor.
ADLİ YARDIMA AYRILAN PAY DÜŞECEK
Bakanlık bütçesindeki toplam yüzde 41’lik artışa karşın bütçe içerisinde adli yardım hizmetine ayrılacak paydaki artış yüzde 35’le sınırlı olacak. Adli yardım hukuk yargılamalarında yeterli maddi imkanı olmayan kişilere ücretsiz avukat yardımı sağlanması ve kişinin yargılama giderlerinden muaf tutulmasına olanak tanıyan bir kamu hizmeti. Yoksulluğun derinleştiği, milyonlarca işçi ve emekçinin açlık sınırı altındaki ücretlerle hayatını sürdürmeye çabaladığı; kadına yönelik şiddetin arttığı, sendika hakkını kullanmak isteyen işçilerin işten atıldığı ya da işsizlikle tehdit edildiği bir dönemde; adli yardıma ayrılan paydaki göreli düşüş; şiddet nedeniyle boşanmak isteyen pek çok kadını şiddete mahkum edecek; anayasal haklarını kullanma iradesi gösteren işçilerin ise adalete erişimini engelleyecek.
"PARASIYLA SUÇ" BÜTÇESİ
Öte yandan bütçeden Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Daire Başkanlığına ise 355 milyon lira ayrılıyor. Bakanlığa bağlı kuruluş, AİHM’nin Türkiye’yi ödemeye mahkum ettiği tazminat kararlarını ödemekle görevli. Bir diğer ifadeyle iktidar; devlet eliyle işlenen suçlar için 20 bin 910 asgari ücreti gözden çıkarıyor. Daire başkanlığının geçen yılki bütçesi ise 235 milyon lira idi.
MAHPUS EMEĞİ SÖMÜRÜSÜ TAM GAZ
Cezaevlerinde Tutukevleri İş Yurtları Kurumu eliyle ‘mesleki eğitim’, ‘topluma kazandırma’ gibi adlar altında sürdürülen mahpus emeği sömürüsünün de 2025’te artarak sürdürülmesi hedefleniyor. 2024 yıl sonu tahminine göre 80 bin mahpusun dahil olduğu üretim sürecine katılan mahpus sayısının 2025’te 90 bine çıkarılması planlanıyor. Mobilyadan tekstile, seracılıktan kuyumculuğa kadar çeşitli alanda çalıştırılan mahpus sayısı 2022’de 28 bin 439; 2021’de ise 19 bin 873 idi. Çalışmayı reddeden mahpuslar sürgün ya da infaz yakma ile tehdit ediliyor.
2023’te iş yurdunda çalışan mahpus başına üretilen ürünlerin ekonomik değeri 45 bin TL oldu. Buna karşılık 2024’te usta statüsünde çalıştırılan mahpuslara günlük 165 TL, kalfa statüsünde çalıştırılan mahpuslara 158 TL, çırak statüsünde çalıştırılan mahpuslara 150 TL ödendi. Mahpuslara ödenen saatlik fazla mesai ücreti ise 6 TL oldu.
Mahpusların emeğiyle üretilen mal ve hizmetlerin bir bölümü Tutukevleri İş Yurtları Kurumuna ait mağazalarda satışa sunulurken bir bölümü ise imzalanan protokoller kapsamında fason üretim yapan büyük şirketlere satıldı. Bu şirketler arasında Lacoste, Kiğılı, Chakra ve Vakko da bulunuyor.
VERİLERDE ARA BULUCULUK DETAYI
Adalet Bakanlığı “Alternatif uyuşmazlık çözüm yolları” adı altında kazanılmış hakkın pazarlığa açılarak gasbedilmesi anlamına gelen ara buluculuk sistemini de yaygınlaştırmayı ve daha etkin şekilde işletmeyi hedefliyor. Zorunlu ve ihtiyari ara buluculuk dosyalarına ilişkin veriler paylaşan bakanlık 2024’te 1 milyon 436 bin olarak planlanan ara buluculuk başvuru dosya sayısının 2025’te 1 milyon 787 bine çıkarılmasını hedefliyor.
Bütçe teklifinde ara buluculuk sistemine methiyeler dizilmesine karşın bu yıla ilişkin paylaşılan veriler sistemin propaganda edildiği biçimde işlemediğini de gösteriyor. Zira bu yıl için ara buluculuk sürecinde 899 bin dosyanın olumlu, 190 bin dosyanın ise olumsuz sonuçlanması planlanırken; yıl sonu tahmini olumsuz sonuçlanan dosya sayısı 497 bin olarak ifade ediliyor. Yani yıl sonunda olumsuz sonuçlanan dosya sayısının; planlananın yaklaşık 2.6 katı olması bekleniyor.