Cihatçılar Halep merkezinde, Suriye ordusu "yeni saldırı" için geri çekildi

Suriye'nin kuzeyinde cihatçı grupların Suriye hükümet güçlerine yönelik organize saldırısı dördüncü günü geride bırakırken sahadan karmaşık ve yer yer çelişkili bilgiler geliyor.

İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Birleşmiş Milletler tarafından "terör örgütü" olarak kabul edilen Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) öncülüğündeki cihatçı grupların, bugün “Halep’in büyük bölümünü kontrol altına aldığını” öne sürdü.

Suriye’nin en büyük ikinci kenti olan Halep’te cihatçı gruplarla Suriye hükümet güçleri arasında 2012’de başlayan çatışmalar, 2015’te Rusya’nın dahil olması ve özellikle hava kuvvetlerini kullanmasıyla sönümlenmişti. Halep ve çevresinde, 2017’den bu yana en şiddetli çatışmalar yaşanıyor.

Suriye muhalefetine yakınlığıyla bilinen SOHR, cihatçı grupların cumartesi sabahı kent merkezine “önemli bir dirençle karşılaşmadan” girdiğini duyurdu. Cihatçı grupların Halep’teki kamu binalarını ele geçirdiğine dair teyit edilmemiş bazı video kayıtları sosyal medyada yayınlandı. Bir başka kayıtta ise Halep kalesinde HTŞ bayraklarıyla slogan atan cihatçılar yer aldı.

Suriye ordusundan yapılan açıklamada ise, ordu birliklerinin bir “karşı saldırıya hazırlanmak üzere” ve “geçici olarak” Halep’ten geri çekildiği duyuruldu.

Öte yandan SOHR, Rusya'nın da 2016'dan bu yana ilk kez Halep'in bazı bölgelerine hava saldırıları düzenlediğini kaydetti. Yine sosyal medyada yayınlanan ve çok sayıda kamuflaj giysili kişinin öldüğü ve yaralandığı görülen video kayıtların, Halep merkezinde kentin ele geçirilmesini kutlayan cihatçı gruplara yönelik hava saldırısının ardından çekildiği öne sürüldü.

SOHR, saldırının başladığı çarşamba gününden bu yana 300'den fazla kişinin öldüğünü ve bunların 20 kadarının sivil olduğunu öne sürdü.

"HAVAALANI DA CİHATÇILARIN KONTROLÜNDE"

Bölgeden gelen iddialar arasında, Halep ve çevresinde cumartesi günü yaşanan çatışmalar ve Suriye ordusunun bölgeden çekilmesinin ardından, Halep uluslararası havalimanının kontrolünün Kürt güçlerin öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) geçtiği de yer aldı. Bu bilgi teyit edilmezken, bölgeye doğru hareket halinde olduğu belirtilen bazı SDG askeri konvoylarının görüntüleri yayınlandı. SDF ve YPG kaynaklarından ise henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Anadolu Ajansı tarafından servis edilen haberde ise “Halep kent merkezinin büyük bir bölümünü ve İdlib ilinin tümünü ele geçiren gruplar, İdlib'in güneyinde yer alan rejim kontrolündeki Hama iline doğru ilerliyor” ifadeleri yer aldı. Yerel kaynaklara dayandırılan haberde, cihatçı grupların Halep Uluslararası Havalimanı’nı da ele geçirdiği öne sürüldü.

TÜRKİYE HÜKÜMETİ "TARAF DEĞİLİZ" DİYOR, MEDYASI DESTEKLİYOR

Ankara’dan bölgede çatışmaların yeniden başlamasının ardından yapılan ilk açıklamada, “Suriye ordusunun bölgeye yönelik saldırılarının artması üzerine muhalif grupların buna yanıt olarak Halep istikametinde sınırlı bir operasyon başlattığı” söylenmişti.

Bugün ise Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, TRT World Forum 2024’te “Savaş ve Düzen: Değişen Dünya’da Jeopolitik Değişimlere Yön Vermek” başlıklı oturumun açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin Halep’te süren çatışmalara müdahil olmadığını ve Suriye sınırında gerekli tedbirlerin alındığını söyledi. Fidan, “Yeni bir göç dalgasını tetikleyecek hiçbir aksiyona girişmeyiz” dedi.

Dışişleri Bakanı Fidan yine bugün, Suriye’deki gelişmelerle ilgili olarak Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile telefonda görüştü. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından aktarılan bilgiye göre, Fidan ve Lavrov’un telefon görüşmesinde Astana Süreci de gündeme geldi.

AA'nın haberine göre Fidan, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani' ile Lübnan Başbakanı Necib Mikati ile de Suriye’deki son gelişmeler ve Lübnan’daki ateşkesin durumuna ilişkin telefon görüşmeleri yaptı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli 29 Kasım Cuma günü X hesabından yayınladığı mesajda, “İdlip’e yönelik son dönemdeki saldırıların, Astana mutabakatlarının ruhuna ve işleyişine zarar verecek boyuta ulaştığı ve ciddi sivil kayıplara yol açtığı konusunda gerekli uyarıları çeşitli uluslararası platformlarda yapmış ve bu saldırıların durdurulması gerektiğini kayda geçirmiştik” denilerek, son günlerde yaşanan çatışmaların bölgedeki gerginliğin “istenmeyen şekilde artmasına sebep olduğu” vurgulandı. Keçeli, Suriye’nin kuzeyindeki Kürt güçlerini de işaret ederek şunları yazdı: “Diğer taraftan, mevcut istikrarsızlık ortamından istifade etmeye çalışan Tel Rıfat ve Münbiç’teki terör gruplarının sivil halkı ve Türkiye’yi hedef alan saldırılarındaki artışı da dikkatle izliyoruz. Bu bölgelerdeki terörist varlığının sonlandırılması amacıyla paydaşlarla daha önce varılan mutabakatların gereğinin yerine getirilmemiş olması endişelerimizi artırmaktadır.”

Türkiye’de iktidara yakın medya kuruluşlarının da, saldırıların başladığı Çarşamba gününden itibaren HTŞ ve müttefiklerini destekleyici bir tutum aldıkları görülüyor. (DIŞ HABERLER)