AA: Suriye Milli Ordusu, Tel Rıfat'a girdi çatışmalar sürüyor
Türkiye destekli cihatçılardan oluşan Suriye Milli Ordusunun Tel Rıfat'a girdiği ileri sürüldü. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi seferberlik ilan etti.
Fotoğraf: Bekir Kasım/AA
Anadolu Ajansı (AA), Türkiye destekli cihatçı örgütlerin oluşturduğu Suriye Milli Ordusunun (SMO, eski adıyla ÖSO), Kürtlerin kontrolündeki “Tel Rıfat-Menbic koridoruna engel olmak” için saldırı başlattığı ve Tel Rıfat bölgesini tam kuşatmaya aldığını ve Tel Rıfat'a girdiğini ileri sürdü. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, cihatçıların saldırılarına karşı seferberlik ilan etti. Bölgede yaşayan sivillerin tahliye edildiği belirtiliyor.
AA, "Özgürlük Şafağı Operasyonu" adı verilen saldırıda SMO’nun, Tel Rıfat'ın doğu, kuzeydoğu, kuzeybatı ve güney yönlerinde çatışarak ilerlediğini belirtti. SMO'nun Tel Rıfat'ın Şevergaelrız, Tennep, Malikiyye, Keffin, Kefernaya, Miskan, El-Cuz, Tatmıraş, Tel İneb, Mezeret Hamad, Zoyan, Maranaz, Algamiyye, Burcelgas, Minnığ, Telaccaz, Harabşems, Kutale, Ayn Dakne, Deyr Cemal ve Zukkebir köyleri ile Kuveyris ve Minnığ havaalanları ile Zuyan Tepesi'nin cihatçıların kontrolüne geçtiğini iddia etti.
Fırat'ın batısında Türkiye sınırına 18 kilometre mesafede bulunan Tel Rıfat, 8 yıldır Kürtlerin kontrolünde.
SEFERBERLİK İLANI
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, cihatçıların saldırılarına karşı seferberlik ilan etti.
Özerk Yönetim Eş Başkanlığı tarafından, Efrîn, Şehba, Halep ve çevresindeki saldırılar bağlamında Rakka’da yapılan basın açıklamasında, Türkiye destekli cihatçıların saldırıları şiddetle kınandı. Saldırının, "Türkiye'nin Misak-ı Milli sınırlarını gerçekleştirme planının devamı" olduğu söylenen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Halep ve Hama’da başlayan saldırılar yalnızca belirli bir bölgeyi değil tüm Suriye’yi tehdit etmektedir. Bu nedenle, Kuzey ve Doğu Suriye halklarımızın tüm bileşenlerini bu saldırının amacının Suriye halklarının özgürlük ve onur içinde yaşama umutlarını yok etmek, Demokratik Özerk Yönetim projesini hedef almak ve Türkiye’nin topraklarına yeni bölgeler katmaya çalışmak olduğunu anlamaya çağırıyoruz. Arap, Kürt, Süryani-Asuri ve Türkmen halkları olarak birlik içinde bu saldırganlığa karşı durmalıyız. Gençlerimizi ve genç kadınlarımızı Demokratik Suriye Güçleri’nin etrafında kenetlenmeye davet ediyoruz. Bu bağlamda genel seferberlik ilan ediyor ve halkımızı her zaman teyakkuzda olmaya çağırıyoruz. Ayrıca tüm kurumlarımızın tam alarm durumunda işlerinin başında olması ve her birinin kriz masası gibi çalışarak bu saldırının getirdiği zorluklara karşı hazırlıklı olması gerekmektedir."
Açıklamada uluslararası topluma da "Bu saldırganlığı durdurun" çağrısında bulunuldu, "Aksi halde bu durum büyük insani felaketlere yol açacak, Suriye için bir tehdit oluşturacak ve bölgesel ile küresel düzeyde ciddi sonuçlar doğuracak yeni bir IŞİD terörizminin biçimi olacaktır” denildi.
Suriye Demokratik Güçleri tarafından yapılan açıklamada da "Kuzey ve Doğu Suriye halkları başta olmak üzere herkes için hayati ve tarihi bir süreçtir. Bu saldırılar sadece QSD'ye değil tüm Suriye'yi işgal saldırılarıdır. Burada yaşayan halklardan intikam almak istiyorlar. Kadın erkek tüm gençlerimizi özgür bir geleceği kurma misyonuyla QSD saflarına çağırıyoruz" denildi.
FİDAN, BLINKEN İLE GÖRÜŞTÜ
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile bir telefon görüşmesi yaptı. AA'nın haberine göre görüşmede Suriye’deki son gelişmeler ele alınırken Fidan, "Türkiye’nin bölgede istikrarsızlığı artıracak her türlü gelişmeye karşı olduğunu, bu çerçevede Suriye’deki gerginliğin azaltılmasından yana olduklarını", "Suriye’de barış ve huzurun tesisi için rejim ile muhalefet arasındaki siyasi sürecin sonuçlanması gerektiğini" söyledi. Fidan, "Türkiye'ye ve Suriyeli sivillere dönük terör faaliyetlerine asla izin vermeyeceklerini" kaydetti.
HALEP’TEN GÖÇ
Suriye’deki Kürt bölgelerinden yayın yapan ANHA ajansına göre, Halep’in büyük bölümünün Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) kontrolüne geçmesinden bu yana en az 2 bin 892 kişi Kürtlerin yönettiği Özerk Yönetim bölgelerine geçti. Habere göre bunların 2 bin 158’i öğrencilerden oluşuyor.
TAŞTEKİN: KÜRTLERE KARŞI CEPHE AÇILIYOR
Ortadoğu uzmanı gazeteci Fehim Taştekin de Suriye’de bir cephenin de Kürtlere karşı açıldığına dikkat çekti. YouTube kanalında yayımlanan analizinde Suriye ordusunun Halep’ten “direnmeden çekildiğini” belirten Taştekin, Suriyeli Kürtler açısından tabloyu ise şöyle yorumladı:
“Kürtler açısından tablo nedir? Suriye Demokratik Güçleri ya da YPG, Halep'in Kürt mahallelerini tahkim etmeye çalışıyor. Halep'in kuzeyinde iki büyük Kürt mahallesi var; Şeyh Maksud ve Eşrefiye. İki mahalleyi Eşrefiye caddesi birbirinden ayırıyor, yani bitişik sayılırlar. Burası Suriye krizinin başından beri YPG'nin kontrolü altında. Şimdi ise son derece kritik bir dönem başlıyor. Burada pazarlıkların yapıldığı da iddia ediliyor. İki mahallenin teslim edilmesi yönünde HTŞ'nin çağrısı vardı. Kritik bir süreç, bir bekleme hali var sanki. Ayrıca Halep yakınlarında Tel Aran ve Tel Hasel gibi Kürt beldeleri de var. Buralar da normalde YPG'nin elinde. Ama YPG buralara şimdi girmiş değil. Buralarda zaten Kürt güçleri her zaman vardı. YPG bu bölgelere ulaşmak için El Bab'ın altından bir hat kullanıyor. Bu hat Halep'in kuzeyinde Kürt mahallelerine oradan da Tel Rıfat'a kadar ulaşıyor. Tel Rıfat niye önemli? Afrin'de Kürt güçleri kaybettikten sonra Tel Rıfat'a çekilmişlerdi, burası aynı zamanda çok sayıda Kürt köyünün olduğu bir bölge. Buralara yönelik olarak bir hareketlilik var. Türkiye destekli güçler Tel Rıfat'ı hedefe koymuş durumdalar ve konuşlamalar devam ediyor. Halep'te YPG ile HTŞ arasında bir anlaşma olmaz ise çatışma kaçınılmaz olarak Kürt mahallelerinden Tel Rıfat'a kadar genişleyebilir." (DIŞ HABERLER)