Aile hekimleri ‘eziyet yönetmeliği’ne karşı iş bıraktı: Derhal geri çekilmeli!
Sağlık emek ve meslek örgütleri, 1 Kasım 2024’te yürürlüğe giren ‘eziyet yönetmeliği’ olarak niteledikleri Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı iş bıraktı.
Sağlık emek ve meslek örgütleri, 1 Kasım 2024’te yürürlüğe giren ‘eziyet yönetmeliği’ olarak niteledikleri Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı 2-6 Aralık’ta iş bırakıyorlar.
Yönetmeliğin bir sürü problem getireceğini söyleyen aile hekimleri, kayıtlı hasta sayısını düşürüp, 6 ayda hekime gitmeyenler için maaşlardan kesinti yapılacağını, kayıtlı hasta yılda 7’den fazla hastaneye başvurursa aile hekimlerinin ek ödeme alamayacağını, yazılan ilaca göre ek ödeme verileceğini, aile hekimlerinin maaşının tek kalemde her ay performansa göre değişeceğini ve maaşların yoksulluk sınırının altında kalacağını söyleyerek, yönetmeliğe karşı iş bırakma kararı aldı. 2-6 Aralık’ta iş bırakacak olan aile hekimleri, daha önce 5-7 Kasım tarihlerinde 3 gün iş bırakmıştı.
ANKARA
Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşın Ankara'da iş bırakan sağlık emekçileri İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya geldi. 5 gün süreyle iş bırakan sağlık emekçileri adına açıklamayı Ankara Tabip Odası YK üyesi Dr. Alpertan Açar okudu. Açar, "Sağlık Bakanlığını bir kez daha uyarıyoruz sorun yumağına dönüşmüş sağlık sistemini performansa dayalı, bilimsel yaklaşımdan uzak yönetmelikler ile düzeltemezsiniz" diyerek, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin iptalini ve mecliste sunulan yasa taslağının geri çekilmesini istediklerini açıkladı.
İl Sağlık Müdürlüğü önünde yapılan açıklamaya TTB MK'nin yanı sıra çok sayıda sağlık emek ve meslek alanından sağlık emekçisi ve sendika yöneticisi katıldı. Açıklamayı okuyan ATO YK üyesi Dr. Alpertan Açar, "Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'nin halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştireceğini hemen her kademeden bakanlık yetkililerine iletmiş ve 5 temel talebimizi kamuoyuna açıklamıştık. Kasım ayının ilk haftasında bu yönetmelik geri çekilinceye kadar uyarı niteliği taşıyan üç günlük iş bırakma eylemini gerçekleştirmiştik" diyerek talepler karşılanmadığını için 5 gün daha iş bıraktıklarını ifade etti.
GETAT UYGULAMALARI DEVLETİN SAĞLIK HAKKINI KORUMASINA AYKIRIDIR
İş bırakmaya neden olan yönetmeliğin ardından bu kez 28 Kasım'da Meclis'te komisyonda görüşülerek değişiklik yapılmaksızın Genel Kurula sevk edilen "Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" ile 5258 sayılı "Aile Hekimliği Kanunu"nun 5. maddesi ve 5510 sayılı kanunun 68. maddesinde değişiklikler yapıldığını açıklayan Dr. Açar, "Baştan söylemek istiyoruz; bu değişiklikler TBMM'de yasalaşacak olursa birinci basamak sağlık hizmetleri piyasa dinamiklerine tam olarak teslim edilecektir. TBMM'ne sunulan yasa teklifi ile etkili ve güvenilir olduklarına ilişkin henüz yeterli bilimsel veriler bulunmayan geleneksel ve tamamlayıcı tıp (GETAT) uygulamaları aile hekimleri birimlerinde mesai dışında paralı olarak gerçekleştirilebilecek. Nitelikli ve görece daha yüksek maliyetli sağlık hizmetine erişim olanağı olmayan hasta grubunun, etkililiği belirsiz bu yöntemlere kamu eliyle yönlendirilmeleri, toplum sağlığına zarar verebilecek bu uygulamalara duyulan güveni yersiz bir biçimde artıracağı gibi, sosyal devlet ilkesine ve devletin sağlık hakkını koruma yükümlülüğüne aykırıdır. Hep söylediğimiz gibi halkın sağlığı için birinci basamakta bilimsel koruyucu tıp uygulamalarının yaygınlaştırılması gerekir, GETAT uygulamalarının değil" diye konuştu.
SAĞLIKLI BİR TOPLUM İÇİN TALEPLERİMİZİ HAYATA GEÇİRMENİZ YETERLİ!
Yine aynı yasa taslağı ile hekimlerin para ile rapor vermesinin önünün açılmasına da değinen Dr. Açar, "Sağlık Bakanlığını bir kez daha uyarıyoruz sorun yumağına dönüşmüş sağlık sistemini performansa dayalı, bilimsel yaklaşımdan uzak yönetmelikler ile düzeltemezsiniz. Alanın öznesi olan bizlerin, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin örgütlerinin yapılan değişikliklere yönelik görüşlerimizi ve önerilerimizi dikkate almayarak, yok sayarak ne halk sağlığını geliştirebilirsiniz ne de sağlık emekçilerinin sorunlarını çözebilirsiniz. Sağlıklı bir toplum, iyi çalışan bir sağlık sistemi için daha önce de dile getirdiğimiz beş talebimizin hayata geçirilmesi yeterlidir" diyerek ifade etti. (Ankara/EVRENSEL)
İSTANBUL
Eylemin ilk gününde İstanbul Çemberlitaş'ta bulunan İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplanan sağlık çalışanları, seslerini duyurmak için bir basın açıklaması yaptı. Eylemde, "Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz" yazılı pankart açılırken, sık sık Sağlık Bakanına istifa çağrısında bulunan sloganlar atıldı. Soğuk ve yağmurlu hava şartlarına rağmen yüzlerce sağlık emekçisinin katıldığı eylem de sağlık meslek örgütleri adına ortak açıklama yapıldı.
Ortak açıklamanın ardından sağlık meslek örgütleri temsilcileri tek tek söz aldı.
TTB II. Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, "Bu yönetmelik halk sağlığına zararlıdır ve hasta ile hekimi karşı karşıya getirmektedir. Hekimlik onurumuza yakışmamaktadır. Reçetemize hangi hastanın sevk edileceğine karışılmaktadır ve iyi hekimlik uygulamalarını yapmamızı engellemektedir" dedi.
İstanbul Aile Hekimliği Derneğinden Esin Ayfer Çulha Dildök, aile hekimlerine yönelik kronik hastalık takibi gibi ek görevlerin sağlıklı bir altyapı olmadan dayatıldığını belirtti. Çulha, aşılama, doğum kontrol hizmetleri gibi temel sağlık ihtiyaçlarının dahi aksadığını, ücretsiz hizmetlerin yapılamadığını ve vatandaşların mağduriyet yaşadığını söyledi.
Birlik ve Dayanışma Sendikası adına Ahmet Tapduk Mehlepçi yaptığı konuşmada yönetmelik nedeniyle sağlık çalışanlarının zor durumda bırakıldığını belirterek şu ifadeleri kullandı: "Bu düzenlemelerle hasta ile bizi karşı karşıya getiriyorsunuz. Hem de gariban, yoksul halkın sağlık hakkını gasp ediyorsunuz. Sağlıkta şiddet yasasını çıkarın ve şiddeti önleyin diyoruz; ama pişkin pişkin 'Sağlıkta şiddet tüm dünyada var' diyorsunuz."
Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası adına söz alan Ahmet Erdal Uğurlu, yönetmeliğin, tedaviye bilimsel olmayan müdahaleler getirdiğini ve halkın sağlık hizmetlerine ulaşımını zorlaştıracağını belirtti. Uğurlu, Bakanlığın halkın karşısına geçip kendi çıkardığı yönetmeliği savunamadığını söyledi.
Genel Sağlık-İş Sendikası adına söz alan Ali Haydar Temel, hükümeti ve Sağlık Bakanlığını eleştirerek, sağlık sisteminin giderek özelleştirildiğini vurguladı. "Biz insana değer veriyoruz, onlar parayı seviyor. Daha önce bu yönetmeliğe karşı sözümüzü söyledik, ama kısa süre sonra bir adım daha attılar. Artık aile hekimleri mesai sonrası hacamat yapacakmış. Bu akıl almaz bir karar!" diye konuştu.
SES İstanbul Şubeleri adına konuşan Nezahat Altınsoy Özen, yönetmeliğin sağlık çalışanları ile hastalar arasında ticari bir bağ kurulmaya çalışıldığını ifade etti. Altınsoy, Sağlık Bakanlığının yeni düzenlemelerle sağlık sisteminin eksikliklerinin yükünü sağlık emekçilerinin omuzlarına yıkmaya çalıştığını belirtti. (İstanbul/EVRENSEL)
İZMİR
İzmir Sağlık Platformu, aile hekimlerinin iş bırakma eylemlerinin ilk gününde İzmir İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelerek basın açıklaması düzenledi. Basın metnini AHESEN adına Ahmet Kandemir, Genel Sağlık İş adına Derya Peker, İZASED adına Bergen Şeran ve Birlik Dayanışma Sen adına ise Derya Mengücük paylaşarak okudu. Eylemde sıklıkla "Sermayeye değil sağlığa bütçe" sloganı atılırken, İzmir Sağlık Platformu imzasıyla "Eziyet Yönetmeliğine Hayır" yazılı pankart taşındı.
"SEVK ZİNCİRİNDE HEKİMLER İLE HASTALAR KARŞI KARŞIYA GETİRİLECEK"
Yasa taslağının aile hekimliğinde ücretsiz olarak verilen raporları ücretli hale getirmekte olduğu belirtilen açıklamada, "Bu durum aile hekimi arkadaşlarımızı 'parasıyla değil mi? Raporumu vermek zorundasın' diyen hastalarla karşı karşıya getirecektir. Bu yasa teklifi ile katkı katılım payı artırılmakta halk cebinden daha fazla ödeme yapmaya zorlanmaktadır. Hasta eğer daha az katkı payı ödemek istiyorsa 2. ve 3. Basamak sağlık kuruluşuna aile hekimliğinden sevkle gitmesi gerekecektir. Ancak Eziyet Yönetmeliği 2. 3. Basamağa yaptığı sevklerden dolayı aile hekimini, gelirini keserek cezalandırmaktadır. Bu durumda sevk isteyen hasta ile hekimler yine karşı karşıya gelecektir. Sağlık Bakanlığı bizim de talep ettiğimiz sevk zincirini hastalarla hekimleri karşı karşıya getirerek, hekimlerin kazancı üzerinden kurmaya çalışmaktadır. Bunu kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz" denildi.
"SONUÇ ALANA KADAR VAZGEÇMEYECEĞİZ"
Halkın sağlık hakkını, mesleki özerkliklerini, mesleğin onurunu, ekonomik ve özlük haklarını savunmaya devam edeceklerini belirten sağlık emekçileri, "Nitelikli sağlık hizmeti almak isteyen halkımızın da desteğini bekliyoruz. 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde halkımızı ASM'lerden hizmet almak için değil sağlık hakkına sahip çıkmak için alanlarda bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz. 2-6 Aralık tarihleri arasında aile sağlığı merkezleri çalışanları olarak üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz. Bu haklı taleplerimiz gerçekleşene kadar çeşitli eylem ve etkinliklerle halkımızın sağlığı ve haklarımız için sağlık otoritesini harekete geçme konusunda zorlamaya devam edeceğimizi, sonuç alıncaya kadar vazgeçmeyeceğimizi tüm kamuoyuna bildiriyoruz" ifadelerini kullandı. (İzmir/EVRENSEL)
ADANA
Adana Sağlık Platformunu oluşturan 17 meslek örgütü ve sendika, 2-6 Aralık 2024 tarihleri arasında 5 günlük iş bırakma eylemi başlattı. İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplanan sağlık emekçileri, hükümeti protesto ederek yönetmeliğin geri çekilmesini talep etti.
“SAĞLIĞA BAKAN ARANIYOR!”
Eylemde, “Hükümet şaşırma, sabrımızı taşırma”, “Sağlığa Bakan aranıyor” ve “Bakan istifa” sloganları yankılanırken, aile hekimleri ve sağlık çalışanları yönetmeliğin geri çekilmesini istedi. Adana Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Hakan Şen, Sağlık Bakanlığının yeni yönetmeliğinin halk sağlığını hiçe saydığını vurgulayarak, “Bu onur kırıcı düzenleme derhal geri çekilmelidir!” dedi.
December 2, 2024
“SAĞLIKTA ŞİDDET VE ERİŞİM SORUNLARI ARTACAK”
Yönetmeliğin hekimlerin mesleki bağımsızlığını ihlal ettiğini ve reçetelerine müdahale edildiğini belirten Şen, “Bu yönetmelik, sağlıkta şiddeti körükleyecek, halkın cebinden daha fazla para çıkmasına neden olacak. Biz bu dayatmayı kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı. (Adana/EVRENSEL)
DERSİM
Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Dersim Şubesi, Sanat Sokağı'nda taleplerine ilişkin bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, birinci basamak sağlık hizmetlerinin piyasa değerlerine teslim edildiği kaydedildi.
Açıklamayı okuyan SES Dersim Şubesi Hukuk Sekreteri Meral Gülbenat Şimşek, “Baştan söylemek istiyoruz; bu değişiklikler TBMM’de yasalaşacak olursa birinci basamak sağlık hizmetleri piyasa dinamiklerine tam olarak teslim edilecektir” uyarısında bulundu.
HALK SAĞLIK HAKKINA SAHİP ÇIKMALI
Eziyete dönüşen Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin iptalini ve Mecliste sunulan yasa taslağının geri çekilmesini istediklerini belirten Şimşek şunları söyledi:
"Taleplerimizin hayata geçmesi için 2-6 Aralık 2024 tarihleri arasında yapacağımız eylemler daha da önemli hâle gelmektedir. Bu eylemlerimiz sadece sağlık emekçileri için değildir. Bizler meslek onurumuza sahip çıkarken, bilimsellikten uzak uygulamalara karşı dururken halkımızın sağlık hakkını da savunuyoruz.
Bu nedenle de bir hak olan sağlık için cebinden daha fazla para ödemek istemeyen, nitelikli sağlık hizmeti almak isteyen halkımızın da desteğini bekliyoruz. 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde halkımızı ASM’lerden hizmet almak için değil, sağlık hakkına sahip çıkmak için alanlarda bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz." (Dersim/EVRENSEL)
BURSA
Bursa'da da sağlık emekçileri iş bırakma eyleminin ilk gününde sağlıkçılar Bursa İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. Yapılan ortak açıklamayı BURSAHED başkaın Zeynep Özsevimli okudu.
Özsevimli, “Aile Sağlığı Merkezlerindeki sağlık hizmetleri ücretli olma yolunda hızla ilerliyor. Bizler 1. basamakta her gün emek veren hekimler, sağlık çalışanları ve onların örgütleri olarak halkın sağlık hakkına erişimini engelleyen, hekimlerin mesleki özerkliğini yok eden ve sağlık emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldıran bu yönetmeliğin geri çekilmesini beklerken, TBMM’ye 25 Kasım 2024 günü bir kanun teklifi sunuldu. 28 Kasım’da komisyonda görüşülerek değişiklik yapılmaksızın Genel Kurula sevk edilen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile, 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununun 5. maddesi ve 5510 sayılı kanunun 68. maddesinde değişiklikler yapılmaktadır. Baştan söylemek istiyoruz; bu değişiklikler TBMM’de yasalaşacak olursa birinci basamak sağlık hizmetleri piyasa dinamiklerine tam olarak teslim edilecektir” dedi.
"SAĞLIK SİSTEMİNİ, BİLİMSEL YAKLAŞIMDAN UZAK YÖNETMELİKLER İLE DÜZELTEMEZSİNİZ"
Özsevimli, “Alanın öznesi olan bizlerin, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin örgütlerinin yapılan değişikliklere yönelik görüşlerimizi ve önerilerimizi dikkate almayarak, yok sayarak ne halk sağlığını geliştirebilirsiniz ne de sağlık emekçilerinin sorunlarını çözebilirsiniz. Sağlıklı bir toplum, iyi çalışan bir sağlık sistemi için daha önce de dile getirdiğimiz beş talebimizin hayata geçirilmesi yeterlidir." (Bursa/EVRENSEL)
ESKİŞEHİR
Eskişehir'de sağlık emekçileri, 2-6 Aralık tarihlerindeki iş bırakma eylemleri kapsamında, bugün Eskişehir İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi. Saat 12.00’de Tabip Odası önünde toplanan sağlıkçılar, yürüyüş boyunca “Sağlıkta dönüşüm ölüm demektir”, “Doktoruna sahip çık, sağlığına sahip çık” ve “Bakan istifa” sloganları attı.
Eyleme; Eskişehir-Bilecik Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Eskişehir Şubesi, Genel Sağlık-İş Sendikası Eskişehir ve Bilecik Temsilcilikleri, Hekim-Birliği Sendikası Eskişehir Şubesi, Birlik-Dayanışma Sendikası Eskişehir Temsilciliği ve Bilecik Aile Hekimleri Derneği katıldı.
Basın açıklamasını katılımcı kurumlar adına Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nazan Aksaray okudu. Açıklamada, Sağlık Bakanlığının 1 Kasım 2024’te yürürlüğe koyduğu Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'nin hekimlerin mesleki onurunu ve halkın sağlık hakkını tehdit ettiği ifade edildi.
Aksaray, yönetmeliğin aile hekimlerinin gelirlerini kısıtlayan, hastalara yeterli süre ayırmalarını engelleyen ve sağlık çalışanlarını itibarsızlaştıran hükümler içerdiğini belirterek şunları söyledi:
“Bu düzenleme halkımızın sağlık hakkını gasp ediyor, sağlık çalışanlarının meslek onurunu zedeliyor. Artık yeter! Sağlık Bakanı, hatalarınızdan dönün. Halk sağlığını ve hekimlik mesleğini bu yönetmeliklerle daha fazla yıpratmayın!”
Açıklamada, halkın sağlık hizmetine erişimini zorlaştıran sistematik sorunlara da dikkat çekildi. Aile hekimlerinin bilimsel olmayan yöntemleri ücret karşılığı uygulamaya zorlandığını ve muayene katkı paylarının artırıldığını belirten sağlıkçılar, “Aile sağlığı merkezleri ticarethane, hastalarımız müşteri değildir” dedi.
Sağlık emekçileri, 5 günlük grevin halkın sağlık hakkını savunma mücadelesinin bir parçası olduğunu vurguladı ve kamuoyunu destek vermeye çağırdı. (Eskişehir/EVRENSEL)
BALIKESİR
Balıkesir Sağlık Platformu, "Eziyet yönetmeliğini kabul etmiyoruz" diyerek Balıkesir Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. Bir çok sağlık örgütünün gerçekleştirdiği açıklamaya, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri destek verdiği. Açıklamaya CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı da katıldı.
2-6 Aralık tarihleri arasında iş bırakacaklarını açıklayan sağlık çalışanları, eylemlerin kararlılıkla devam edeceğini belirtti. Sağlık çalışanları adına yapılan açıklamada, "Son ücretsiz ve kolay erişilebilir sağlık kurumları olan aile hekimlerini de rantçı, sağlık tüccarı zihniyete teslim etmeyeceğiz. Ne kadar hasta bakarsan o kadar para alırsın mantığını o kabul etmiyoruz. Biz bu yönetmeliğiği kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Sağlık bakanı derhal istifa etmelidir" denildi.
Sağlık emekçileri eylemleri süresince basın açıklamalarını; 3 Aralık günü Edremit'te, 4 Aralık günü tekrar Balıkesir'de Ali Hikmet Paşa Meydanında, 5 Aralık günü Bandırma'da yapacaklarını aktardı. (Balıkesir/EVRENSEL)
MANİSA
Manisa Sağlık Platformu, aile hekimlerinin iş bırakma eylemlerinin ilk gününde Manisa İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi. Basın metnini platform adına Manisa Tabip Odası Başkanı Hasan Semih Bilgin okudu.
Bilgin, “Bizler 1. basamakta her gün emek veren hekimler, sağlık çalışanları ve onların örgütleri olarak halkın sağlık hakkına erişimini engelleyen, hekimlerin mesleki özerkliğini yok eden ve sağlık emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldıran bu yönetmeliğin geri çekilmesini beklerken, TBMM’ye 25 Kasım 2024 günü bir kanun teklifi sunuldu. Eziyete dönüşen Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin iptalini ve mecliste sunulan yasa taslağının geri çekilmesini istiyoruz” dedi. (Manisa/EVRENSEL)
BEŞ TEMEL TALEP
Sağlık emekçileri, ülke genelin gerçekleştirdikleri eylemlerde halkın nitelikli sağlık hizmeti alabilmesi için beş temel taleplerini yineledi:
- Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır.
- Nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır.
- Aile Hekimliğinde güvencesiz ve kadrosuz istihdamı kabul etmiyoruz. Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Aile hekimleri işveren olmamalıdır. Ebe ve hemşirelerin maaş ve teşvik ödeme kriterleri mesleki sorumluluklarının dışında kriterlerden oluşmakta iken Aile Sağlığı Merkezleri'nde çalışan ebe hemşirelerine ödenecek ücret Aile Hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir. Aile Sağlığı Çalışanlarının Kanun değişikliği gerektiren tavan ücreti katsayısı artırılmalıdır.
- Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir.
- Sağlıkta şiddeti arttıracak düzenlemeler değil şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkarılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır.
(HABER MERKEZİ)