DEM Parti, EMEP ve Sol Parti: Türkiye bölgede savaşı kışkırtmamalı
Gazetemize konuşan DEM Parti, Emek Partisi ve Sol Parti temsilcileri, iddiaların aksine Suriye yönetimi karşısında taraf olan iktidarı sınır ötesindeki yayılmacı politikadan vazgeçme konusunda uyardı.
Fotoğraf: Minene Hindevi/AA
Birkan BULUT
Kübra KIRIMLI
Ankara
Suriye’de cihatçı grupların saldırılarıyla tırmanan çatışmalı süreç, bölgede paylaşım kavgalarını yeni bir boyuta getirdi. Gazetemize konuşan DEM Parti, Emek Partisi ve Sol Parti temsilcileri, iddiaların aksine Suriye yönetimi karşısında taraf olan iktidarı sınır ötesindeki yayılmacı politikadan vazgeçme konusunda uyardı.
"SURİYE’DE İKİNCİ BİR FİLİSTİN YAŞATILMAK İSTENİYOR"
DEM Parti Grup Başkan Vekili Gülistan Koçyiğit, Türkiye’nin çok uzun süredir İdlib’teki El Kaide ve türevlerini desteklediğine dikkat çekti. Türkiye’nin eğitip donattığı ve lojistik destek sağladığı SMO’nun Afrin’de sıkışıp kalan Kürtlere saldırdığını ifade eden Koçyiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye’nin Kobanê’den sonra Kürtlerin kazanımını bir kez daha hedef aldığını görüyoruz. Birileri bu cihatçı örgütlerin sırtını sıvazladı ve önünü açtı. Suriye’deki mesele çok kaygı verici. Kürtler, Dürziler, Şiiler kaygıyla gelişmeleri izliyorlar. İkinci bir Filistin, Suriye’de yaşatılmak isteniyor. İkinci bir Gazze bugün Halep’te yaşatılmak isteniyor. Bunun için yola çıkıldığı net. Bütün Suriye’yi tehdit eden bir katliamla karşı karşıyayız ve buna dair tutum almak gerekiyor. Türkiye gerçekten buna dahil değilse mazlum halkın yanında olmalı. SMO’ya lojistik eğitim ve kaynak desteğinden vazgeçmeli. Oysa biz bugün Türkiye’nin SMO üzerinden bölgedeki denkleme dahil olmaya çalıştığını görüyoruz. Bu yüzden Türkiye halklarına, barışı savunanlara ve tüm uluslararası kamuoyuna ciddi görev düşüyor; buna seyirci kalmamalıyız.”
"TÜRKİYE SURİYE'DEN ÇEKİLMELİ"
Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Suriye’de HTŞ ve ÖSO’cuların iç savaşı yeniden alevlendirmesinin olumlu bir sonuç doğurma ihtimali olmadığını söyledi. İktidar aksini iddia etse de yapılan açıklamaların Erdoğan yönetiminin Suriye’deki gelişmelerde taraf olduğunu gösterdiğini belirten Bayhan, “ÖSO’cu grupların Türkiye’den finanse edildiğini, burada eğitildiğini herkes biliyor. İktidar hâlâ bu saldırıların yanlış olduğu yönünde bir açıklama yapmadı. Bakan Fidan da Esad yönetimine yaptığı çağrılarla dolaylı olarak işin içinde olduğunu gösteriyor” dedi.
Suriye’de ve bölgede kalıcı barış için atılması gereken adımların zorunlu 3 ayağı olduğunu anlatan Bayhan, şöyle konuştu: “İlk olarak başta ABD ve Rusya gibi emperyalist güçlerin, Türkiye, İran ve diğer bölgesel güçlerin kendi sınırları dışındaki askeri varlıklarını çekmesi, pozisyonlar değiştirmesi zorunludur. İkincisi Suriye’nin iç sorunlarının çözümü açısından oradaki siyasal örgütlenmelerin demokratik bir süreci işletmesi, anayasal bir zemini oluşması gerekiyor. Üçüncü olarak da Suriye’de barıştan yana güçlerin, ezilen halk kesimlerinin mücadele zemininin gelişmesi kalıcı bir barış ve demokratik ortamı oluşturabilir. Bunlar olmadan bölgeyi tehdit eden emperyalist paylaşım mücadelesi sona eremez.”
"ABD’NİN YENİ ORTADOĞU DÜZENİNİN PARÇASI"
SOL Parti Sözcüsü Önder İşleyen de “Cihatçı çetelerin Halep merkezine uzanan yeni askeri hareketliliği, İsrail’in Filistin’le başlayarak bölgeye yaydığı ve ABD’nin ‘yeni Ortadoğu düzeni’ hedefi doğrultusundaki savaşın bir uzantısı” dedi. İşleyen, Fidan’ın iddia ettiği gibi yaşananları Suriye’deki iç dinamiklerin bir etkinliği olarak kabul etmenin mümkün olmadığını ve ABD’den bağımsız ele alınamayacağını dile getirdi. Suriye iç savaşına emperyalist politikalara bağlı olarak bir cihatçı motivasyonla gönüllü yazılan AKP’nin bugün de aynı kapıdan bir kez daha girme heyecanında olduğunu belirten İşleyen, “İktidar bu çatışma ortamını şimdi bir iç cephe tahkimatı adı altında başlattığı sürecin parçası kılmaya çalışacak. Bunun bir ucu da Rojava’ya kadar uzanacak bir plandan da ayrı düşünmemek gerekir. Sonunda Erdoğan-Bahçeli ile Fidan-Kalın ikilisinin tutumuna ve söylemine bakınca, Erdoğan’ı iktidarda tutmak üzere kurulmuş yeni oyunun planının merkez üssünün Suriye olacağı görülüyor” dedi. BOP’un savaş sahnesinde parçalanan Ortadoğu’nun bugün de kapitalistler arasındaki paylaşım savaşı içinde, bir tür üçüncü dünya savaşının merkez üslerinden birisi olduğunu ifade eden İşleyen, “Bu zulme karşı yapılması gereken, ABD-İsrail oyununun karşısında durmaktan, şimdi cihatçı çeteler aracılığıyla başlayan saldırganlığa karşı durmaktan başka bir şey değil” dedi.