3 Aralık 2024 13:43
/
Güncelleme: 15:12

İnsan hakları savunucuları: Nimet Tanrıkulu’nun yanındayız

İnsan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu'nun tutuklanmasına dair İnsan Hakları Derneği ve 78’liler Hareketi birçok kentte tepki göstererek, "hukuka aykırı bir karar verilmiştir" dedi.

İnsan hakları savunucuları: Nimet Tanrıkulu’nun yanındayız

Fotoğraf: Evrensel

İnsan Hakları Derneği ve 78’liler Hareketi, geçen hafta tutuklanan insan hakları aktivisti Nimet Tanrıkulu için basın açıklaması düzenledi. İHD Ankara Şubesinde düzenlenen açıklamaya çok sayıda insan hakkı savunucusu katılırken, açıklamayı okuyan şube eş başkanı  Av. Ömer Faruk Yazmacı, Tanrıkulu’nun asılsız gerekçelerle tutuklandığını ifade etti.

Yazmacı, “Bu karar tüm sivil toplumu susturmaya, korkutmaya yönelik bir karardır. İnsan hakları savunucuları bugüne kadar yaşadıkları tüm hak ihlallerine rağmen biatsız bir şekilde mücadelelerini devam ettirmektedirler. Nimet Tanrıkulu da bu insanlardan biridir ve Nimet Tanrıkulu insan hakları mücadelesinden asla ödün vermeyecek bir kişidir. Bizler onun arkadaşları İnsan Hakları Derneği ve 78'liler Hareketi olarak Nimet Tanrıkulu'nun sonuna kadar yanındayız” diye konuştu.

1986 yılında, askeri darbenin hemen ardından kurulan İnsan Hakları Derneğinin kuruluşundan itibaren mücadelenin içinde yer alan insan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu’nun, 29 Kasım 2024 günü Ankara’da 7. Sulh Ceza Mahkemesinin verdiği kararla tutuklandığını anımsatan İHD Ankara Şube Eş Başkanı Ömer Faruk Yazmacı, “Nimet Tanrıkulu, 78’liler Hareketinin kuruluşunda da yer alan ve feminist kimliği ile uluslararası alanda tanınan bir kadındır. Nimet, 26 Kasım 2024 günü sabah evine düzenlenen bir polis operasyonunda gözaltına alındı. Ataköy polis merkezinde bir süre tutulduktan sonra Ankara Terörle Mücadele Şubesi ekipleri tarafından alınarak Ankara’ya götürüldü, 29 Kasım’a kadar gözaltında tutuldu. Nimet’in gözaltına alındığı operasyonda birbirleriyle hiç ilgisi olmayan 14 kişi gözaltına alındı. Bu 14 kişi sivil siyasetçiler, sendikacılar ve insan hakları savunucularıydı” dedi.

TUTUKLANMAYA GEREKÇE İTİRAFÇININ AÇIKLAMALARI GÖSTERİLDİ

Dosyada ortak hiçbir konu söz konusu olmamasına rağmen aynı dosyanın içinde 9 kişinin soruşturulup ardından tutuklandığını ifade eden Yazmacı, “Nimet Tanrıkulu’nun örgüt üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanmasına gerekçe yapılan konular, son derece hukuk dışı olduğu gibi aynı zamanda akıl dışı. Dosyada Kerem isimli bir itirafçının bazı kişiler hakkında yaptığı asılsız suçlamalar, temel alındı. Nimet Tanrıkulu’nun 2012, 2013, 2014 yıllarında birçok uluslararası seyahati olduğu gibi Erbil ve Süleymaniye’ye de birkaç defa gittiği zaten yasal çıkışlar olduğu için pasaportunda belirli. Nimet Tanrıkulu ifadesinde Erbil ve Süleymaniye’ye gittiğini, Erbil'e tanınmış Kürt iş kadını Ferda Cemiloğlu’nun davet üzerine gittiğini Süleymaniye’ye de birkaç kere gazeteci Celal Başlangıç’la gittiklerini çünkü orada bir yayınevi kurma çabalarının olduğunu ancak bunun ekonomik nedenlerle yapılamadığını söyledi. Bunların hepsi zaten devletin kayıtlarında, pasaport belgelerinde, havaalanı giriş çıkış kayıtlarında belirli. Ancak birçok dosyada asılsız ifadeler veren Kerem isimli itirafçı Nimet Tanrıkulu’nu bir kez Nurettin Demirtaş’la görüşürken gördüğünü söyledi. Böyle bir durumun olmadığını Nimet Tanrıkulu defalarca açıklamaya çalışmasına rağmen mahkeme bunu ciddiye almadı. Nimet Tanrıkulu’nun katıldığı Kürt kadınlarının ortak toplantısı bir başka gerekçe olarak gösterildi. Bunun dışında yine akıl dışı bir biçimde Nimet Tanrıkulu’nun hakkında soruşturma olan bazı kişilerle aynı otelde kaldığı iddiasına yer verildi” diye ifade etti.

"AİHM USULSÜZ YARGILAMALARLA TÜRKİYE'Yİ DEFALARCA MAHKUM ETMİŞTİR"

İnsan hakları savunucuları olarak hakkında soruşturma yapılmayan tek bir kişi bile olmadığını ifade eden Yazmacı, “Anayasanın 38. Maddesi 'suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar hiç kimse suçlu sayılamaz' demektedir. Oysa ki ne yazık ki Sulh Ceza Hakimi hukukun bu temel prensibini hiçe sayarak Nimet’in kaldığı otelde hakkında soruşturma olan kişilerin bulunmasını suç saymıştır. Bu tür benzer suçlamalar zamanında Devlet Güvenlik Mahkemelerinde de yapılmış yine Devlet Güvenlik Mahkemelerinde kullanılan itirafçı ifadeleri nedeniyle binlerce insan cezalandırılmıştır. Ancak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Devlet Güvenlik Mahkemelerinde yapılan bu usulsüz yargılamalar nedeniyle Türkiye’yi defalarca mahkum etmişti” diye anlattı.

“BİAT ETMEDEN MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Tanrıkulu’nun insan hakları mücadelesinde önemli bir yeri olduğunu hatırlatarak konuşmasına devam eden Yazmacı, “Nimet Tanrıkulu hakkında asılsız gerekçelerle verilen tutuklama kararını asla kabul etmiyoruz. Bu karar tüm sivil toplumu susturmaya, korkutmaya yönelik bir karardır. İnsan hakları savunucuları bugüne kadar yaşadıkları tüm hak ihlallerine rağmen biatsız bir şekilde mücadelelerini devam ettirmektedirler. Nimet Tanrıkulu da bu insanlardan biridir ve Nimet Tanrıkulu insan hakları mücadelesinden asla ödün vermeyecek bir kişidir. Bizler onun arkadaşları İnsan Hakları Derneği ve 78'liler Hareketi olarak Nimet Tanrıkulu'nun sonuna kadar yanındayız” diye konuştu. (Ankara/EVRENSEL)


ADANA

İHD Adana Şubesi Nimet Tanrıkulu için açıklama

Fotoğraf: Volkan Pekal/ Evrensel

İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi, İHD kurucularından ve İstanbul Şube yöneticisi Nimet Tanrıkulu’nun 29 Kasım 2024'te tutuklanmasına dair dernek binasında basın açıklaması yaptı. Açıklamayı İHD Adana Şube Başkanı Yakup Ataş okudu. Ataş, Tanrıkulu’nun hukuksuz bir süreç sonucunda tutuklandığını belirterek, bu kararın toplumu susturma girişimi olduğunu söyledi.

"TUTUKLAMA AKIL VE HUKUK DIŞI"

Tanrıkulu’nun, 26 Kasım’da evine düzenlenen polis operasyonu ile göz altına alınıp  birbirleriyle ilgisi olmayan 14 kişiyle aynı dosya kapsamında sorgulandığını ve 9 kişinin tutuklandığını ifade eden Ataş, "Dosyada, asılsız iddialar temel alınmış ve itirafçı Kerem'in gerçek dışı beyanları dikkate alınarak hukuka aykırı bir karar verilmiştir" dedi.

Tanrıkulu’nun feminist kimliği ve insan hakları savunuculuğu ile uluslararası alanda tanındığını ifade eden Ataş, "Tanrıkulu’nun uluslararası seyahatleri, Erbil ve Süleymaniye ziyaretleri tamamen yasaldır ve devlet kayıtlarında mevcuttur. Buna rağmen bu seyahatler, tutuklama gerekçesi olarak gösterilmiştir" dedi. Ataş, geçmişte benzer iddialar üzerine açılan davalarda takipsizlik ve beraat kararları verilmesine ve bu belgeler sunulmasına rağmen bunların dikkate alınmadığının da ailtını çizdi.

"ANAYASA VE AİHM KARARLARI YOK SAYILDI"

Ataş, Anayasa’nın 38. maddesinin ihlal edildiğini ifade ede  Ataş, “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz. Ancak mahkeme, bu temel prensibi yok sayarak hukuku yerle bir etmiştir” dedi. Ataş, geçmişte Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nde yapılan benzer usulsüz yargılamaların Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından defalarca mahkum edildiğini hatırlattı.

"SİVİL TOPLUMU SUSTURMA GİRİŞİMİ"

Bu tutuklama kararının insan hakları savunucularını korkutma ve susturma amacı taşıdığını dile getiren Ataş, "Nimet Tanrıkulu, Cumartesi Anneleri eyleminin başından beri yer alan, dünya çapında tanınan bir hak savunucusudur. Bu kararı asla kabul etmiyoruz ve sonuna kadar onun yanında olacağız" diyerek dayanışma çağrısı yaptı. (Adana/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yüksek voltajlı teşvik

Yüksek voltajlı teşvik

Erdoğan-Şimşek programıyla emekçilerin bir ayı daha gıdaya gelen yüksek zamlar ve eriyen ücretlerle geçti. Özelleştirmelerle ihya edilen sermaye gruplarına ise sadece bir ayda ‘üretmedikleri elektrik’ için 1 milyar lira teşvik verildi. Sanayi patronları da çalıştırdıkları her kadın işçi için devletten artık daha fazla teşvik alacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et