Güvenlik soruşturması ile işinden edilen Barış Aras: Adalet herkes için lazım

Emirhan DURMAZ
İzmir

Daha önce İZENERJİ’de çalışan ve sendikal faaliyetlerinin gerekçe gösterildiği bir dosya ve FETÖ’den tutuklanan bir hakimin kararı ile 9 yıl tutsak edilen Barış Aras, tahliyesinin ardından İzBB iştiraki İZFAŞ’ta çalışmaya yeniden başlamıştı. 27 Eylül 2024 tarihinde güvenlik soruşturması gerekçe gösterilerek işten çıkarılan Genel-İş Sendikası 3 No’lu Şube üyesi Barış Aras, başkanlık makamının bulunduğu Egemenlik Evi önünde 20 gündür direniyor.

“SENDİKAL FAALİYETLERİMİZİN ÖCÜ”

Tutuklanmasına neden olan sürece ilişkin aktarımlarda bulunan Aras, “İzmirliler bilir 2008-2009 dönemlerinde taşeron işçilerin kadro mücadelesi vardı. Ben o süreçlerin sonuna denk geldim. 2011’in Ocak ayında hepimiz kadroya geçtik. Daha sonra ise kendi şubemiz Genel-İş 2 No’luyu kurduk. Şubenin kurucuları arasında yer aldım, öte yandan şube sekreterliği ve mali sekreterlik görevlerini yürüttüm. O dönem ki kıdem tazminatı eylemleri, Büyükşehir’e ve Genel-İş’e yapılan operasyonlara ilişkin gerçekleştirdiğimiz demokratik eylemler gibi faaliyetlerimiz dönemin yöneticilerini elbette rahatsız etmişti. Buna ilişkin açılan bir dosya sopa gibi kenarda tutuluyordu ve 2012 yılının Aralık ayında bu komplo davası devreye sokularak tutuklandım” diye konuştu.

Kendisine tutuklama kararı veren hakimin FETÖ’den tutuklandığını kaydeden Aras, “Hakim Ali Sayın ve vekil yardımcısı Hakim Mustafa Kayın FETÖ’den tutuklandılar. Karar verilirken hiçbir resmi belge sunamadılar. Mahkemenin savcısı da hakkımda beraat istemişti. Akabinde adıma Cumhuriyet Başsavcılığı’na itirazda bulunuldu ancak yine 15 Temmuz sonrası lağvedilen Yargıtay 9. Dairesi cezamı onadı. Öte yandan davanın bir komplo olduğu şuradan da belli, tutulduğum yerde FETÖ’cü polisler bana ‘Sendika arabalarının üstünde Aziz Kocaoğlu ve sendikacılar için eylem yapıyordun, gelsin şimdi seni kurtarsınlar’ dediler. Neyin öcünü aldıklarını buradan da gördük” ifadelerini kullandı.

“SENİ TUNÇ SOYER İŞE ALMIŞ DENİYOR”

Tahliye olduktan sonra iş arayışına girdiğini belirten Aras, “Belediyeye başvurumu yaptım. Beklemenin uzun süreceğini biliyordum ve Aydın’da bir inşaat şirketinde işe girdim. Daha sonra belediye ‘dosyanı inceledik işe başlamanda sakınca yok’ dedi. Belediye başvurumu kabul edince oradaki işimi bırakıp burada yeniden bir düzen kurdum. Borca girip eşyalar aldım. 6 ay sonra ise arşiv taraması, güvenlik soruşturması gerekçe gösterilerek işten çıkarıldım” diye konuştu.

İzBB Başkanı Cemil Tugay ile ve genel sekreterlik ile görüştüğünü belirten Aras, “Beni durumumu bilerek işe aldılar. Bugün ise ‘Sen Tunç Soyer döneminde işe girmişsin’ diyorlar. Hayır, resmi kurumlarda kişiler bağlayıcı değildir, bağlayıcı olan kurumun kendisidir. Beni belediye işe aldı ve beni belediye mağdur etti, ediyor. Valilikten kendilerine tebliğ geldiğini söylüyorlar ancak kendilerine de söyledim, hukukçulardan da kendilerine görüş iletebilirim çalıştırmak belediyenin inisiyatifindedir. Çalışmamda hukuki bir sakınca yoktur” diye konuştu.

“ÇALIŞMA HAKKIM İLE YAŞAM HAKKIM İHLAL EDİLİYOR”

Anayasanın ihlal edilerek çalışma hakkının gasbedildiğini kaydeden Aras, “Çalışma hakkı ihlali aynı zamanda yaşam hakkı ihlalidir. Toplumda tecrit denilen bir şey var, insanlar duyunca akla ilk olarak hapishane geliyor ancak bir yere kapatılmak illa ki dört duvar değil. Yaşam içinde, toplum içinde de bir yere kapatıyorlar, tecrit ediyorlar. Geri bulduğumuz, beğenmediğimiz anayasada dahi nasıl ki eğitim hakkı, sağlık hakkı varsa çalışma hakkı diye bir bölüm var. Burada hukuku dahi çiğniyorlar, hukuki bir kılıfa dahi dayandıramıyorlar. Benim çalışmamın önünde bir engel yok ve ben hayatımı idame ettirmek zorundayım. Hukuksuz biçimde 9 yıl yatırdılar şimdi de ‘aç kal’ diyorlar” diye konuştu.

“İŞ, EKMEK VE ADALET MÜCADELEMİZE SAHİP ÇIKSINLAR”

Son dönemdeki politik sürece ve CHP’nin söylemlerine dikkat çeken Aras, “Son dönemde kayyımlar ve operasyonlar gündemde. Muhtarlara dahi kayyım atanıyor, sendika başkanı tutuklanıyor. Bunların hepsine karşı Özgür Özel’in açıklaması var. Kayyımlara karşı olduğunu, sendikacıların tutuklanmasına karşı olduğunu, maden işçilerinin yanında olduğunu ekmeği için mücadele eden işçilerin yanınsa olduğunu dile getiriyor. Ben de mücadele edenlerden biriyim, hatta onların iş yerlerinde onların kapılarının önünde ekmeği için mücadele eden birisiyim. Tek derdim işim ve ekmeğim. Nasıl ki, Esenyurt’taki hak gasbına karşı iseniz, burada İzBB’deki hukuksuzluğa da karşı çıkmalısınız. Adalet herkes için lazım. Bu vesileyle hem CHP’ye hem de sendikalara, demokratik kitle örgütlerine bu konuda çağrıda bulunuyorum. İş, ekmek ve adalet mücadelemize sahip çıkmalılar” ifadelerini kullandı.

AVUKAT EKİN ÖZER: ARŞİV TARAMASI KÖTÜ NİYETLİ KULLANILMIŞTIR

Konuya ilişkin bilgi ve görüşlerini talep ettiğimiz Avukat Ekin Özer, arşiv taramasının iyi niyetli kullanılmadığını kaydederek, “Arkadaşımızla alakalı işten çıkarılmasını gerektirir bir hüküm yok. Fesih bildiriminde, müvekkilimizin hangi niteliği, hangi davranış ve tutumu sebebiyle iş akdinin fesih edildiği belli olmadığı gibi müvekkilimize atfedilen davranışa dair savunması dahi alınmadan fesih işlemi yapılmıştır. Bu durum açıkça yasaya aykırı olup fesih geçersizdir. Arkadaşımız sendikalıdır. Disiplin süreci işletilmeksizin işten çıkış yapılması hukuka aykırı olmakla beraber süreç uygunlukla yürütülmüş olsa idi eğer iş güvencesi hükümleri için gerekli olan 6 aylık süre tamamlanmış olacağı da aşikardır. Burada arşiv araştırması kötü niyetli kullanılmıştır. İşe iade davası açma hakkı kazanacakken 6 ay dolmadan, üstelik raporlu olmasına ve tam evrak teslim edecekken, 3 gün önce işten çıkarılmıştır. Öte yandan uygulama çalışma hakkı ile de çelişmektedir. İş hukuku ilkesi, feshin ancak son adım olmasını içerir” şeklinde konuştu.

SENDİKA ŞUBE BAŞKANI YILMAZ: GÖRÜŞMELER DEVAM EDİYOR

Son olarak sürece ilişkin görüşlerini aldığımız Genel-İş İzmir 3 No’lu Şube Başkanı Serap Yılmaz ise, sürecin devam ettiğini belirterek, “Şuanda görüşme aşamasındayız. Başkan ve belediye bürokratları ile görüşmeler bölge temsilciliğimiz üzerinden ilerliyor. Belediye taşeronda bir iş teklifi sundu, ancak Barış arkadaşımız bunu kabul etmedi. Süreç devam ediyor, görüşmeler sürüyor” ifadelerini kullandı.