Van'da Yargıtay kararı ve Rojava'daki saldırılar protesto edildi

Rojava’ya yönelik saldırılar ve Yargıtay’ın Abdullah Zeydan hakkındaki kararına karşı Van'da bulunan Kent Meydanı’nda kitlesel açıklama yapıldı. Açıklama öncesi DEM Parti Van İl Örgütü binasında bir araya gelen partililer, saat 13.00'de Kent Meydanı'nda düzenlenecek olan açıklamaya katılmak üzere parti binasından çıkmak istedi. Binanın etrafı çok sayıda polis tarafından abluka altına alınarak kitle engellendi.

Abluka kaldırıldıktan sonra yüzlerce kişi Kent Meydanı’na geçti. Açıklamaya Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal'ın yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.

"YARGITAY KARARI SİYASİDİR"

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Van Milletvekili Zülküf Uçar, Bahçesaray Belediyesi'ne kayyım atanması sonrası Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Abdullah Zeydan'ın memnu haklarının iadesine dair kararının Yargıtay tarafından bozulduğunu söyledi. Uçar, "Yeni bir hukuksuzluk süreci tekrar devreye sokuldu. Eş başkanımızın memnu hakları iade edilirken hukuka uygun bir süreç işlenmiştir" dedi.

Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan'ın Van'da yaşayanların iradesi olduğuna dikkat çeken Uçar, "Yargıtay’ın kararı siyasi talimatlar doğrultusunda verilen bir karardır. Bu kararın hiçbir şekilde hukukla, demokrasiyle, adaletle ilgisi yoktur. Mesele Kürt olunca, Kürt belediye eş başkanları olunca zulüm ve düşmanlık kendisini gösteriyor. Kürt halkının gözaltılarla ve tutuklamalarla terbiye edebileceğini düşünenler, Kürt halkını yıldıracaklarını sanıyorlar. Sizin bu yüzyıllık kirli siyasetinize karşı Kürt halkı yüzyıldır mücadele ediyor" diye kaydetti.

“ROJAVA HALKINA YÖNELİK SALDIRILARA SESSİZ KALMAYACAĞIZ”

Rojava’ya yönelik saldırılara da tepki gösteren Uçar, “Rojava Van’dır, Batman’dır, Amed’tir, Bahçesaray’dır, Halfeti’dir. Yüzyıl önce çizilmiş olan bir sınır bizi kardeşlerimizden, topraklarımızdan ayıramaz. Bugün savaşan çeteleri çok iyi biliyoruz, IŞİD’in bir devamıdır. Bu çeteler HTŞ ve Özgür Suriye Ordusu adı altında birleşerek suç işliyorlar. Rojava halkına yönelik saldırılarda elbette Van ve Diyarbakır halkı da sessiz kalmayacaktır. İktidara sesleniyoruz; bu çetecilerin, katliamların yanında mı duracaksınız? Yoksa 'kardeşimiz' dediğiniz, el uzattığınız halkın yanında mı olacaksınız? Kürt halkı Kürdistan’ın her yerinde eşit ve özgür bir yaşam için mücadelesini her zaman verdi. Sömürgeci akla karşı her zaman direndi ve direnecektir de” diye konuştu.

ŞEDAL: HALK EMEĞİNİN ÇALINMASINA İZİN VERMEYECEK

Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları da iktidarın halkın kurumlarına çökme politikalarına karşı, halkın onur ve haysiyetine sahip çıkacağına dikkat çekerek, ortaya konan direnişin devam edeceğini söyledi. 

 
"Tekçilik ile kendisini var eden AKP-MHP iktidarı, halkların aydınlık geleceği, kadınların ve gençlerin özgür yaşam isteğini yok edip, savaş iktidarında ısrar etmektedir" diyen Neslihan Şedal, "Sizler, asla halkların özgür yaşama isteğini, Kürt halkının büyük bir emekle ortaya koyduğu iradeyi gasp edemeyeceksiniz. Sizin bu saldırılarınızı bertaraf edince kadar bu sokaklarda direnmeye devam edeceğiz. Sizin meşruiyetiniz yoktur. Asıl meşru olan bu halktır. Van halkı onuruna sahip çıkacaktır. Van halkı vicdanlıdır ve emeğinin çalınmasına izin vermeyecektir. Vanlı gençler, kadınlara sesleniyoruz; sizin emeğiniz olan bu kurumları teslim etmeyeceğiz ve sizi de kurumlarımızın etrafından kenetlenmeye çağırıyoruz” diye seslendi.

ZEYDAN: TÜRKİYE'NİN İHTİYACI TOPLUMSAL BARIŞI TESİS ETMEKTİR

Ardından konuşan Abdullah Zeydan, 14 belediyenin tamamını DEM Parti'nin kazandığını hatırlatarak, "Siz bu halkın onuruna sahip çıkmayacağını mı düşünüyorsunuz. İnsanlar onur ve haysiyeti için yaşar. İrademizi yok sayacaksanız neden sandık kuruyorsunuz? Halkın seçme ve seçilme hakkı yoksa çıkın mertçe söyleyin. Hukuk ve yargı oyunlarıyla bu halkın iradesine çökmeyin. Kayyım düzenini isteyenler, halkın kaynaklarına çökmeye çalışan hırsızlardır. Halkın iradesini bu kayyım şakşakçılarına kurban etmeyin. Herkes adalete, hukuka sahip çıkmalıdır. İktidarı aklıselime davet ediyoruz. Son süreçte söylenen sözler halkın ihtiyacı olan sözlerdir. Diyaloğun olması halkın hayrınadır. Bu savaş hepimize kaybettirdi. Türkiye’nin ihtiyacı toplumsal barışı tesis etmektir. Bu derin yoksulluğu görüyorsunuz? Halkın mahkum edildiği, zorluklarla üniversite okumuş gençlerin mahkum edildiği yoksulluğu görüyorsunuz. Hepsinin temelinde bu çatışmalı süreç ve hukuksuzluk var. Dönem kayyım gaspı dönemi değil, toplumsal barış dönemidir” dedi. 
 
Konuşmalarından ardından halk, “Kayyım talan e berxwedan jiyan e” sloganları atarak, DEM Parti il binasına kadar yürüdü. (HABER MERKEZİ)