DEM Parti: İktidarı Kuzey ve Doğu Suriye yönetimi ile diyaloğa çağırıyoruz
DEM Parti eş genel başkanları meclis genel kurulunda yaptıkları konuşmalarda Suriye'de Türkiye destekli SMO'nun saldırılarının durdurulması, çözüm ve barış için diyalog kurulması çağrısı yaptı.
Fotoğraf: MA
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları meclis genel kurulunda yaptıkları konuşmalarda çözüm ve barış için diyalog kurulması çağrısı yaptı.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Meclis Genel Kurulu’nda görüşmeleri başlayan 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi kapsamında konuştu.
Hatimoğulları Suriye’deki gelişmelerin ışığında Ortadoğu’nun yeniden şekillendiğini kaydederek, “Ortadoğu’da süren savaşların nihai amaçları ortadadır. Hedef; İran’ı etkisizleştirmek, yapabilirlerse savaşa çekmek, Rusya’yı sınırlamak, Çin’in kuşakyol projesinin önünü kesmek ve bunu küresel sermayenin başka bir bloktan yükselen bir tehlike olarak açığa çıkmasını engellemek. Tüm bunların sonucunda; Asya-Pasifik hattını engellemek ve gerekirse savaşları bu anlamda büyütmek. Bütün hedefleri bu” diye konuştu.
DAHA BÜYÜK BİR SAVAŞIN KAPILARI ARALANIYOR
Yaşanan bu gelişmelerin Türkiye’yi etkilediğini de belirten Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Suriye’deki bu gelişmelerin içinde İran’ın da olduğu daha büyük bir savaşın ortamının ve koşullarının yaratıldığının altını çizmek isterim. Bunun üzerinde özel çalışıldığını belirtmek gerekiyor. Bu planları aklımızdan bir an bile çıkarmadan Suriye’deki son gelişmeleri değerlendirmeliyiz. Daha büyük bir savaşın kapılarının açılacağını bilen bir yerden değerlendirmeliyiz. Emperyalist güçlerin imalatı olan El Kaide, El Nusra ve Suriye’de uzantıları olan HTŞ dahil olmak üzere; çok sayıda irili ufaklı örgütü buradan türediğini biliyoruz. Bu türeyen örgütler şimdi bir kez daha sahne almış durumdadır. Türkiye’deki iktidarın imalatı bu çete örgütü, şu anda Suriye'de yine faaliyet yürütmektedir. Kuzey Doğu Suriye'deki Kürtlere ve Suriye haklarına karşı kullanılmaktadır. Bu iktidarın Türkiye ve bölgeye yaptığı en büyük kötülük; Kürt sorununda çözümsüzlüğü sürdürmek, Neo-Osmanlıcı hayallere kapılmak ve bunun peşinden giden bir dış siyaset izlemek”
KİM KOMŞU OLSUN?
“Bu iktidarın eğitip donattıkları, Türkiye’deki yurttaşların katili oldu. Maaşlarını kıstığınız zaman ve vaktiyle Esad'la görüşme teklifinde bulundunuz diye Reyhanlı sınırında Türk bayrağını yaktılar. Güvenlik adı altında izlediğiniz politikalara baktığımız zaman; Türkiye’nin sınırları bir zaman bu kadar güvensiz olmamıştı. Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan Kürtler demokratik farklı haklarla ortak yaşam kültürünü benimsemiş kadın özgürlükçü bir anlayışa sahiptir. Sekülerdir aynı zamanda. Biz bu kürsüden defaatle söyledik. Kürt halkı mı komşumuz olsun yoksa IŞİD ve türevi örgütler mi…”
“SALDIRILAR SON BULMALIDIR”
Suriye ile ilgili tavırlarının çok net olduğunu belirten Hatimoğulları, “Çetelerin kimi bölgelerde devam eden müdahaleleri derhal son bulmalıdır. Suriye’nin kaderini Suriye halkları demokratik bir zeminde belirlemeli ve orada demokratik bir anayasa yapım sürecine katkı verilmelidir. Dış müdahaleler derhal bitmelidir. Bugün elimize ulaşan haberler Ayn İsa’da çoğu çocuk 12 sivil TSK güçlerinin SİHA’larıyla katledildi. Minbiç günlerdir bombalanıyor. Orada sivillerin olduğu yerler bombalanıyor. Türkiye’de iç barış barış diyeceğiz ama Minbiç, Eyn İsa, Tel Rıfat’ı vuracağız. Böyle bir dünya yok. TSK orada gerçekleştirdiği o saldırılara son vermelidir. Suriye’de yaşayan Araplar, Kürtler, Ermeniler Türkmenler, Dürziler, Arap Aleviler, Nusayriler, İsmaililer, Asuriler, Asurlar ve burada sayamadığım tüm farklı halklar ve inançların bir arada yaşam kültürüne sahiptir ve herkesin temsil edildiği ortak kapsayıcı demokratik bir anayasının oluşması için katkı vermeliyiz. Kürtlerin statüleri mutlaka ve mutlaka tanınmalıdır. Demokratik Suriye, demokratik Ortadoğu diyorsak; oradaki Kürt kardeşlerimizden korkmayacağız, çekinmeyeceğiz. Oradaki Kürt kardeşlerimizle ortak yaşamın yollarını bulmalıyız. Onun için de bu parlamento çalışmalıdır.”
BAKIRHAN’DAN AKP İKTİDARINA DİYALOG ÇAĞRISI
Bütçe görüşmelerindeki konuşmasında Suriye’deki gelişmelere ilişkin konuşan Bakırhan, “Suriye’de demokratik bir yönetimin ülkeyi yönetmesini arzuluyoruz” dedi. Bakırhan; Suriye’de kurulacak geçici hükümetin demokratik bir sürece geçişin hazırlıklarını yaparak bunu dünyaya deklare etmesi gerektiğini belirtti.
Çatışmaların durması gerektiğini belirten Bakırhan, “Suriye’yi daha derin bir savaş ve istikrarsızlık adasına dönüştürecektir. Hızla ateşkes sağlanmalı, bitimsiz savaşların adresi olan yeni bir Lübnan’ın, Libya’nın ortaya çıkması engellenmelidir. 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesinden sonra oluşacak psikolojik ve siyasal enerjinin, yeni fay hatlarını tetikleyerek hemen sınırımızda büyük bir karmaşa yaratması, Ortadoğu’nun ve Türkiye’nin istikrarsızlaşmasını getirecektir” diye kaydetti.
Bakırhan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye’nin yeni döneminde halkların bir arada yaşamı konuşulurken Minbiçe saldırmak; Suriye ve Türkiye’de çözüm arayışlarını baltalama girişimidir. Bu akıl tutulmasıdır. Bundan vazgeçilmesi gerekiyor. Türkiye olan biten gelişmelerden azade değildir. Bu sebeple; AKP iktidarının Kürt kazanımlarına dönük yeni bir saldırısı, Suriye’de istikrarı başka bahara bırakacak, Ortadoğu’daki ateşi harlayacaktır. Bu konuda AKP iktidarını Suriye’ye dönük barış ve çözüm politikasını yürütmeye ve Kuzey-Doğu Suriye yönetimi ile diyalog içerisine girmeye çağırıyoruz.”
BÜYÜK FIRTINA UYARISI
“Ortadoğu’da taşlar yerinden oynarken, Türkiye’nin bundan etkilenmeyeceğini düşünmek büyük bir yanılgıdır. Bir yandan küreselde, diğer yandan Ortadoğu’da yaşanan gelişmelere bakıldığında; etrafımızı saran ve yaklaşan ‘Büyük fırtına’ görülmelidir.” (MA)