Doç. Dr. Arzu Yılmaz: Düğüm Fırat'ın doğusu
Suriye Milli Ordusunun Kürt bölgelerine yönelik saldırılarını değerlendiren Doç. Dr. Arzu Yılmaz, "Sorun baskının Fırat'ın doğusuna taşıp taşmayacağı" dedi.
Fotoğraf:AA
ABD destekli Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) öncülüğündeki cihatçıların Suriye'nin başkenti Şam'a girmesi ve Esad yönetiminin düşmesinin ardından, Türkiye destekli cihatçı gruplardan oluşan Suriye Milli Ordusu (SMO) da dün Menbiç’te kontrolü ele geçirdi. SMO'nun bugün de stratejik Teşrin Barajı'na ve Fırat Nehri'nin doğusu ve batısını bağlayan Karakuşak Köprüsü'ne yöneldiği, bölgede çatışmalar yaşandığı aktarıldı.
Kürt bölgelerine yönelik gerçekleştirilen operasyonları Erbil Üniversitesinden Doç. Dr. Arzu Yılmaz gazetemiz Evrensel'e değerlendirdi. Suriye sahasında bugüne kadar operasyonel olan bütün aktörler arasında bir arka kapı diplomasisi olduğu ve mutabakat sağlandığının ortaya çıktığını dile getiren Yılmaz şöyle konuştu: “Böylesi bir koordinasyon içerisinde Kürtlerin durumunun da gündeme gelmemiş olduğunu düşünmek naiflik olur. Genel beklenti o ki Fırat'ın batısındaki Kürt güçlerinin var olan askeri güçleri çekilecek. Fırat'ın doğusundaki Kürtlerin genel beklentisi de biraz önce tarif ettiğim arka plan üzerinden doğmuştu. Bu aşamada Tel Rıfat ya da Menbiç üzerinde Suriye Milli Ordusunun askeri bir operasyon yapması Türkiye'de bekleniyordu.”
Kritik olanın Fırat’ın doğusu olduğunu söyleyen Yılmaz, “Şimdi sorun bu baskının Fırat'ın doğusuna taşıp taşmayacağı. Bu aşamada gerek Amerika'daki politik aktörlerin gerek İsrail'in yaptığı açıklamaların Türkiye'ye birtakım hatırlatma mesajları olduğunu algılıyorum. Türkiye bu mesajları ne kadar dinleyecek bunu bekleyip göreceğiz. Türkiye eğer müdahale ederse bu süreçte iki ihtimal var. Birincisi iyi ihtimal, Öcalan'la bir görüşme sağlanıp bir mesaj verilebilir ve Kürt aktörler ona göre yeniden pozisyon alabilirler. İkinci ihtimal ise askeri operasyonların devam etmesi ile Türkiye ve Kürtler arasında yeni bir çatışmanın ortaya çıkması” dedi. (POLİTİKA SERVİSİ)