İzmir’de Evrensel’le dayanışma gecesi: 'Baskılara karşı 30 yıl'
İzmir’de Evrensel Gazetesi ile dayanışma gecesi düzenlendi. Gecede konuşan gazetemiz İzmir Temsilcisi Özer Akdemir, “Evrensel’in güçlenmesi, sermayeye karşı emeğin güçlenmesidir” dedi.
Fotoğraf: Emirhan Durmaz/ Evrensel
İzmir’de Evrensel Gazetesi ile dayanışma gecesi düzenlendi. Evrensel okurlarının katıldığı etkinlik Çiğli Belediyesi Fakir Baykurt Konferans Salonu’nda gerçekleşti. Gecenin açılış konuşmasını Evrensel Gazetesi İzmir Temsilcisi Özer Akdemir yaparken; Metin Boran’ın yazdığı, Fahri Bozbaş’ın yönettiği ve tek kişilik performansıyla Ahmed Arif’i canlandırdığı “Anadoluyum Ben Ahmed Arif” adlı iki perdelik tiyatro oyunu seyirci karşısına çıktı.
"AĞIR FİZİKİ, SİYASİ VE MALİ BASKILARA KARŞI 30 YIL"
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Akdemir, işçi sınıfının ve tüm emekçilerin gazetesi Evrensel’in 2025’te 30’uncu yılına girdiğini kaydederek, “Evrensel bu 30 yılı ağır fiziki, siyasi ve mali baskılara rağmen tamamlamıştır. Fiziki baskılar çalışma arkadaşımız Metin Göktepe’nin öldürülmesine; siyasi baskılar tutuklamalar, hapis cezaları ve sonu gelmez soruşturmalara; mali baskılar gazetemizin resmi ilan geliri gibi kazanılmış haklarının gasp edilmesine varmıştır. Bu ağır koşullara rağmen işçi basını, gerek bizzat gazete emekçilerinin gerekse gazetenin yayınlanmasını kendi kurtuluş mücadelesinin bir gereği olarak gören ileri işçilerin fedakarlıklarıyla yayınını sürdürüyor” diye konuştu.
Türkiye’nin uzun yıllardır içinde olduğu yüksek enflasyon koşullarının, bir gazete yayınlamanın maliyetini de olağanüstü biçimde artırdığını vurgulayan Akdemir, “Kağıt ve mürekkep başta olmak üzere, gazetenin maliyetini oluşturan temel kalemler ithal ürünlerdir ve bunlar ortalama enflasyonun üzerinde pahalanmıştır. Ulaşım, dağıtım, ajans ücretleri de öyle. Bu olağanüstü koşullara karşılık gazetemizin, okuyucu dayanışması dışında bir savunma hattı yoktur” ifadelerini kullandı.
"EVRENSEL’E YÖNELİK BASKI ONA OLAN İHTİYACIN ARTMASIYLA İLGİLİ"
Evrensel’in salt bir medya aygıtı değil, bir mücadele örgütü ve örgütçüsü olduğunu belirten Akdemir, “Sermayenin ödemesi gereken vergiler affedilirken ücretlerin baskılandığı; neoliberal düzen çetelerinin sağlık ve eğitime, bebek küvözlerine kadar sızdığı; politik baskının, güdümlü yargı eliyle ülkenin her anlamda bir kayyım cenderesine alınmasına vardığı; ormanların, akarsuların, ovaların, bir bütün ülke coğrafyasının vahşice sermaye sömürüsüne açıldığı koşullarda Evrensel tarihi bir misyonla görevlidir. İşçi sınıfı ve müttefiklerinin; tüm emekçilerin, meslek sahiplerinin, üretici köylülerin, küçük esnaf ve zanaatkarın bağımsız sesi olarak Evrensel, karşı karşıya kaldığı zorluklarla doğru orantılı bir ihtiyaç haline gelmiştir. Evrensel’in fiziki-siyasi-mali baskı altına alınması, doğrudan ona olan ihtiyacın artmasıyla ilgilidir” şeklinde konuştu.
"EVRENSEL’İN GÜÇLENMESİ EMEĞİN SERMAYEYE KARŞI GÜÇLENMESİDİR"
Son olarak Evrensel’i mali olarak zor duruma düşürmek isteyen sermaye ve devletin esasen bir gazeteyi değil, bir mücadeleyi zor duruma düşürmek istediğini ve emeği silahsızlandırmaya çalışmakta olduğunu kaydeden Akdemir, “Buna karşı yürünecek yolumuz belli: Evrensel’in daha fazla işçiye, daha fazla köylüye, kadına, gence ulaşması için yaygın bir dağıtım, bunun için yeni ve daha yaygın bir örgütlenme… Evrensel’in güçlenmesi, sermayeye karşı emeğin güçlenmesidir” diyerek sözlerini tamamladı.
Konuşmanın akabinde, Metin Boran’ın yazdığı, Fahri Bozbaş’ın yönettiği ve tek kişilik performansıyla Ahmed Arif’i canlandırdığı “Anadoluyum Ben Ahmed Arif” adlı iki perdelik tiyatro oyunu sahnelendi.
(İzmir/EVRENSEL)