Evrensel'in manşeti | Ya özele ya ölüme
13 ilçede devlete ait tek onkoloji bölümü yok. Var olanlar yetmiyor, hastalar özel hastanelere yönlendiriliyor, parası olmayanları acı son bekliyor. Sağlık Bakanlığı bütçesi ise bu sistemi yağlıyor.
İstanbul'da onkoloji kliniği bulunan ve bulunmayan ilçelerin haritası.
İstanbul’da kanser hastalarının yaşadıkları piyasacı sağlık sisteminin özeti… 13 ilçede devlete ait tek onkoloji bölümü yok. Var olanlar yetmiyor, hastalar özel hastanelere yönlendiriliyor, parası olmayanları acı son bekliyor. Sağlık Bakanlığı bütçesi ise bu acımasız sistemi yağlıyor.
5 MİLYONA 1 ONKOLOJİ YOK
İstanbul’da devlete ait hastanelerde onkoloji bölümleri yeterli olmanın çok uzağında. Toplam nüfusu 5 milyonu aşan 13 ilçede hiç onkoloji bölümü yok. Yan etkilerle boğuşan hastalar binlerce lirayı bulan taksi ücreti verip ızdıraplı bir yolculukla hastanelere gidiyor. Ancak yoğunluk ve doktor yetersizliği nedeniyle nitelikli hizmet alamıyor, süreler uzuyor.
ÖZEL SOYUP SOĞANA ÇEVİRİYOR
Çaresiz kalanlar özel hastanelere yönlendiriliyor. Kağıt üzerinde SGK kapsamındakilerden para alınmayacağı yazıyor. Ancak muayene, tahlil gibi adlar altında ek ücret isteniyor. Yatılı kalanlardan günlük 10-25 bin lira arası para alınıyor. 30 güne kadar süren radyoterapi ya da kemoterapi için de ücret ödeniyor. Yeşil kartlılar ise tüm tedaviyi cepten karşılamak zorunda.
EŞİTSİZLİĞİ DERİNLEŞTİRİYOR
İstanbul Tabip Odası Başkanı Osman Küçükosmanoğlu devlet hastanelerinde yeterli onkoloji hizmeti bulunmamasının özel sektöre bağımlılığı artırdığını ifade etti. Onkoloji Uzmanı Dr. Halis Yerlikaya da “Cepten ödemeler çok fazla” diyerek, yoksul hastaların tedavi hizmetine ulaşamadığını, özel hastane sisteminin ise eşitsizliği derinleştirdiğini söyledi.
‘TEDAVİNİN HER ADIMI PARA’
Tedavi gören bir kadın hasta “Toplu taşıma kullanamıyorum, taksiye en az 2 bin lira veriyorum. Özele gidince masraf daha da artıyor. Özel besinlere erişmek imkansız” dedi. Bir hasta yakını da “Devlette radyoterapi yok. Özele gidince bir sürü ödeme aldılar” diye konuştu. Bir diğer sorun ise ilaç. Bazı ilaçlar yurt dışından temin edilebiliyor. Hastalar ancak mahkeme yoluyla aylar sonra getirtebiliyor.
SES ŞUBE BAŞKANI BULUT: YETERSİZLİK EMEKÇİLERİN YÜKÜNÜ ARTIRIYOR
SES Bakırköy Şube Eş Başkanı Fikret Bulut onkoloji kliniği yetersizliğinin sağlık emekçileri için de yük oluşturduğunu anlatarak, “Mevcut onkoloji kliniklerinde görev yapan asistan hekimlerin yeterli eğitim alamaması tedavi süreçlerinin niteliğini olumsuz etkiliyor. Bu kliniklerde hekim tüm bu sorunlar nedeniyle özel hastanelerde çalışmayı ya da Avrupa’ya gitmeyi seçiyor” dedi.
YÜZLERCE MİLYAR LİRA ŞİRKETLERE AKACAK
Enerji, Ulaştırma ve Sağlık Bakanlıkları bütçeleri TBMM Genel Kurulunda görüşüldü:
- 60 yılda 284 milyar dolar Akkuyu Nükleer Güç Santralini işletecek Rus tekelinin kasasına akacak.
- AKP döneminde 386 bin madene ruhsat verildi. Madenlerin yüzde 85’i yabancı tekellerin.“
- Yap-işlet-devret” projeleriyle müteahhitlere 2025’te 202 milyar lira garanti ödemesi yapılacak.
- ‘Hasta garantisi’ verilen şehir hastaneleri işletmecilerine 2025’te 104 milyar lira ödenecek.
‘BÜTÇE ÖZELE MECBUR BIRAKIYOR’
2025 yılı Sağlık Bakanlığı bütçesi dün Meclis Genel Kuruluna getirildi. Bütçede aslan payı 105 milyar ile yine özel şirketler tarafından işletilen şehir hastanelerine aktı. Muhalefet milletvekilleri iktidara tepki gösterdi: “Kanser hastalarına beş-altı ay sonraya randevu veriliyor. İnsanları zorla ya acile ya da özel hastanelere yönlendiriyorsunuz.”