Amasra Davası: Savcı, 4 sanığa 43 kez 20 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası istedi
Amasra'da 43 işçinin öldüğü maden faciası davasında savcı, 4 sanık hakkında 1123’er yıl, diğer 19 sanık hakkında ise ayrı ayrı 22,5 yıl hapis cezası istedi. Duruşma 20 Ocak 2025'e ertelendi.
Fotoğraf: ANKA
14 Ekim 2022 tarihinde Bartın'ın Amasra ilçesinde yer alan Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü'ne bağlı maden ocağında meydana gelen patlamada 43 madenci yaşamını yitirdi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022'de 43 işçinin hayatını kaybettiği, 9 işçinin yaralandığı patlamaya ilişkin 4'ü tutuklu 23 sanığın yargılandığı davada mütalaa açıklandı.
Bartın Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Bartın Adliyesi’nde gerçekleşen 10. duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler, patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları ile taraf avukatları katıldı. Adliye içinde ve çevresinde polis ekipleri tarafından geniş güvenlik önlemi alındı.
İSTENEN CEZA BELLİ OLDU
Yaşanan faciaya dair açılan davanın 10'cu duruşması bugün görüldü. Savcılık makamı tutuklu sanıklar, Müessese Müdürü Cihat Özdemir, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekçi, İşletme Baş Mühendisi Mehmet Tural ve İş Güvenliği ve Sağlığı Şube Müdürü Volkan Soylu hakkında olası kastla insan öldürme suçundan 43 kez 20 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası talep etti.
Davadaki diğer 19 sanık için ise savcılık 22,5'ar yıl hapis istendi.
DURUŞMA 20 OCAK 2025'E ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar verdi. Duruşma, 20 Ocak 2025'e ertelendi.
Duruşma sonrası ortak açıklamayı yapan ailelerin Avukatı Derviş Emre Aydın, patlamaya ilişkin haklarında soruşturma izni verilen TTK Genel Müdürlüğü çalışanlarının da yargılamaya dahil edilmesi gerektiğini vurguladı.
Aydın, şunları söyledi:
"Mağdur ailelerin avukatları olarak biz bu katliam dosyasında olası kast mütaalasının sunulmasını katliamın en başından beri açık olan gerçeklerin bu şekilde hukuki bağlamda da ortaya konması gerektiğini yönünde düşüncelerimizi ve taleplerimizi sunmuştuk. Fakat başka bir talebimiz daha vardı. Katliamın tüm sorumlularının yargılanması talebiydi. Geldiğimiz noktada TTK Genel Müdürlüğü düzeyindeki yöneticiler hakkında iddianame düzenlemesinin önünde herhangi bir engel olmadığı görülüyor fakat iddianame düzenlenmiyor. Bu da üst kademede yönetici pozisyonundaki diğer sanıkların korunduğu anlamına geliyor. Bizim onların da yargılamaya dahil edilmesi yönündeki taleplerimiz her zaman devam ediyor”
"KEŞİF YAPILMADAN KAPATILMASI HATA”
Patlamadan sonra madeninin keşif yapılmadan kapatılmasının hatalı olduğunu belirten Aydın, “Diğer bir husus, keşif meselesi ile ilgili henüz bir sonuç alınamamış olması. Buna ilişkin değerlendirmelerimizi yapmıştık. İlk soruşturma aşamasında katliamdan sonra sanıkların kasıtlı hareketleriyle maden hatalı şekilde kapatılmış ve keşif için uygun oluşamayacağı bir ortam yaratılmıştı. Şimdi bu durum şu anda yargılamada keşif yapmamızın önüne geçiyor. Bu mevcut sanıkların kendi kasıtlı davranışlarıyla yargılamayı, soruşturmayı sürüncemede bırakmak için yarattıkları ortamdan kaynaklıydı. Mahkeme keşif için tekrardan TTK Genel Müdürlüğü ve ATİM’e keşif koşullarının uygun olup olmadığına görüş bildirmelerini istedi. Fakat geldiğimiz aşamada dosyanın karar noktasına geldiğini ve sanıklardan esas hakkında savunmalarının yapmaları için duruşmanın 20 Ocak tarihine ertelendiğini gördük” dedi.
Aydın son olarak, tüm kamuoyunu ve emekçileri Amasya maden katliamı yargılamasını takip etmeye çağırdı. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)