17 Aralık 2024 05:30

Kamu işçilerin TİS süreci yaklaşıyor: "Beklenticilik hali sorunları çözmüyor"

700 bin işçiyi ilgilendiren kamu çerçeve protokolü süreci ocak ayında başlayacak. Ekonominin en kötü dönemlerini yaşadıklarını belirten kamu işçileri, “Beklentide olma hali sorunları çözmüyor” diyor.

Fotoğraf: Evrensel 

Paylaş

Yiğit DOĞAN
Eskişehir

Asgari ücretin belirlenmesinin ardından kamu işçilerinin sözleşme süreçleri de başlayacak. Kamuda örgütlü sendikalar iş yerlerinde yaptıkları anketler sonucu taslaklarını hazırladı. Taslakları tatmin edici bulan işçilerin yanı sıra beklentilerini karşılamadığını söyleyerek eleştiren işçiler de var ancak hiçbir işçi yüzde 100’lük zammın altında kalan bir oranın yeterli olmayacağını söylüyor. Taslağı eleştiren işçiler, “Bizleri hiçbir taslak kurtarmaz, yüzde 100 zam olmadan kamu işçisinin yüzü gülmez” ifadelerini kullanıyor.

Kamu işçileri 22 yıllık AKP iktidarı döneminde başta ücretlerin erimesi olmak üzere pek çok hak kaybı yaşadı. Kamu işçisi günümüz Türkiye’sinde yoksulluk sınırının yarısı civarında bir ücret alıyor. Hem kendisinin hem de çocuklarının geleceğinden tedirginlik duyuyor. Görüştüğümüz birçok kamu işçisi hem sendikasına hem de iktidara güvenmiyor. Sendika için “Alamazlar”, iktidar için “Vermezler”, kendileri için “Birleşmek, mücadele etmek çok zor” diyor. AKP’ye oy veren işçiler Erdoğan’ın sorunlarını bilmediğini, bu nedenle de çözüm için bir adım atamadığını düşünüyor. Sendikacıları da sorunlarını Erdoğan’a duyuramadığı için eleştiriyor.

‘HAYATIMIN EN ZOR DÖNEMİ’

Eskişehir Hava İkmal Fabrikasında çalışan tecrübeli bir işçi hayatının en zor dönemini yaşadığını söylüyor. Geçmişte aldıkları ücretle daha rahat yaşadıklarını ve geçindiklerini söyleyen işçi şu an yaşam standartlarının giderek düştüğünü anlatıyor: “Geçmişte maaşımdan üç beş kuruş artırıp bir kenara koyabiliyordum. Şimdi ise her ay borçlanarak yaşıyorum. İşçinin aldığı ücret gelen zamlar karşısında hiçbir anlam ifade etmiyor. Market, manav, kasap fiyatları her gün artıyor. Kasabın önünden geçemez olduk. Kamu işçisini bu hale getirdiler…”

TİS sürecini de değerlendiren işçi, “Öncesinde ‘Bu sefer kamu işçisi sesini duyuracak ve hak ettiğini alacak’ diye bir umudum vardı ancak bu umutlu halim gidererek yerini karamsarlığa bıraktı. Çünkü her TİS sürecinde olan oluyor. Taslak hazırlanıyor, işçilerin talepleri bu taslağa yansımıyor. Sendikacılar iş yerlerini geziyor, işçilerle konuşuyor ama eski tas eski hamam yaşanıyor. Kısa bir zaman sonra görüşmeler başlayacak, ne çıkacak göreceğiz. Her şey yapılmak için yapılıyor” diyor.

‘GERÇEK ENFLASYON BAZ ALINMALI’

Bir başka Hava İkmal işçisi, “Sendika pazarlığa ne kadar yüksekten başlarsa o kadar iyi” diyerek başlıyor sözlerine. “Sendikanın hazırladığı taslağı yetersiz buluyorum” diyen işçi, taleplerinin göz ardı edildiğini belirtiyor. İşçi şöyle devam ediyor: “Gerçek enflasyona göre zam almamız lazım. Gerçek enflasyon ve artı zam almamız lazım. Enflasyon farkı zaten hakkımız. Bizim maaşlar onun üzerine çıkmalı. Huzurlu, yarını bir an olsun düşünmeden yaşamak bizim de hakkımız olmalı. Her geçen gün yaşam kalitemiz biraz daha azalıyor. Yediğimiz yemeklerden tutalım da yaptığımız tatillere her şeyin kalitesi düşüyor. 4-5 arkadaş dışarıda maç izlemeye giderdik, bunları azaltıyoruz. Artık ayda bir veya iki ayda bir dışarı çıkıyoruz. Bunları ifade ettiğimde bazı işçi arkadaşlar beni eleştiriyor, en azından işimiz var, ekmeğimiz var… Tamam bunlar var ama benim yaşam kalitem düşmesin ben bunu istemiyorum. Bizleri yönetenler işçilere tasarruf yapın diyor, işçiye her şeyi çok görüyorlar ama kendileri zevk ve sefa içerisinde bin küsur odalı saraylarda yaşıyorlar.”

AKP’ye oy verdiğini söyleyen bir başka kamu işçisi ise Erdoğan’ın kamu işçilerinin sorunlarını bilmediğini savunuyor. Erdoğan’ın pek çok ulusal ve uluslararası sorunla uğraştığını belirten işçi, “Sıra bize gelmiyor olabilir” diyor. Ancak sorun çözme sırasının artık işçilere gelmesi gerektiğini söyleyen işçi, “Gerçekten geçim konusunda çok zorlanıyoruz. Çok çalışıyoruz fakat aldığımız ücretler de ortada. AKP ve Erdoğan oy kaybı yaşamamak istiyorsa biz kamu işçilerinin sorunlarına da eğilmeli. AKP’ye oy veren birçok işçi arkadaşım yerel seçimlerde tepki olarak oy vermedi” diyor.

‘BU DÜĞÜMÜ BİZ ÇÖZEBİLİRİZ’

Bir TÜRASAŞ işçisi ise umutsuz ve çok öfkeli olduğunu söylüyor. İşçi, “Öfkeliyim çünkü hak ettiğimiz ücretleri alamıyoruz. Ücretlerimizin önemli bir kısmı vergi olarak kesiliyor. Para babalarına ise vergi afları geliyor. Devletin kasası boş, o nedenle de biz işçilerden daha çok vergi alarak kasayı doldurmaya çalışıyorlar. Bu adaletsizliğe karşı maalesef birlik olup sesimizi çıkaramıyoruz. Ne sendikadan ne de hükümetten umudum var. Bu düğümü çözecek olan biz işçiler olabiliriz. Fakat bizim de farklı tedirginliklerimiz, korkularımız var. Bazen bir cesaretle bir şeyler yapabiliyoruz, canımıza tak ediyor ama sonra binbir türlü oyunla inşa edilen güven de yara alıyor” diyor.

Hava İkmal ve TÜRASAŞ işçilerinden aldığımız görüşler kamu işçileri içerisinde hissedilen umutsuzluk ve öfkeyi gözler önüne seriyor. Ücretlerin kuşa dönmesi en büyük sorun olarak karşımıza çıkarken, yaşam standartlarının giderek kötüleşmesi işçilerin şikayet ettikleri bir başka nokta olarak duruyor. Sendikalara duyulan güvensizlik nedeniyle TİS sürecinden umutsuz olduklarını da söyleyebiliriz. Kamu işçisinin ücretler dışında da pek çok talebi var ancak bunların kazanılması uğruna mücadele değil daha çok beklenticilik anlayışı en azından şimdilik egemen görüş diyebiliriz. Bu beklenticilik kırılmadan, uğruna mücadele edecek talepler ortaya konmadan TİS sürecinin işçilerin lehine sonuçlanması oldukça zor. Öbür türlüsü zaten TİS sürecini iktidar ve sendikal bürokrasinin insafına bırakmak olacaktır.

ÖNCEKİ HABER

Rusya'da Nükleer Koruma Kuvvetleri Komutanı öldürüldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa