Metal işçileri greve kararlılıkla devam ediyor: Grevimiz hangi milletin güvenliğini tehdit ediyor?

Hitachi’nin Dudullu’da bulunan fabrikasında bekleyen işçilerle bir araya geliyoruz. Ateş başı sohbetlerinde yılgınlığın izi yok, “Kararlıyız” diyorlar.

19 Aralık 2024 04:45
Paylaş

Hilal TOK
İstanbul

Grevleri cumhurbaşkanı kararıyla yasaklanan metal işçileri, bu yasağı tanımayarak grevlerini kararlılıkla sürdürüyor. Hitachi’nin Kartal, Tuzla, Dilovası ve Dudullu'daki fabrikalarında 4 Aralık’ta başlayan grev bugün 15. gününde. Hitachi’nin dört fabrikasında da grevi tam katılımla sürdüren işçiler kararlılığını koruyor, grev meydanını gece soğuğunda bile ısıtıyor.

Böyle bir akşamda Dudullu’daki Hitachi fabrikasında grevde olan işçilerin konuğu oluyoruz. İşçilerin varilden yaptığı soba sürekli harlayarak soğuğa meydan okuyor. Diğer fabrikalardan çıkan servisler geçerken müziğin sesi artıyor. Birleşik Metal-İş’in grev önlüklerini giymiş işçilere, araçlardan korna sesleriyle destek geliyor... “Önceki günlerde kestane, balık pişirmiştik, şansınıza bugün patates var” diyor işçiler. Bu akşam karınlarını köze attıkları patateslerle doyuracaklar. Bir kısmı ateşin başında akşam yemeği için uğraşırken diğerleri çadırda semaverdeki çayın pişmesini bekliyor.

Grevin yasaklanmasına tepkililer. “Dışarı çıkıp hakkını istediğinde terörist ilan ediliyorsun, milli güvenliği sarsıyormuşuz” diyorlar. “Hep göz korkutuyorlar, milli güvenlik sorunuymuşuz, artık buradan gidip dağa çıkarız” diye gülüyorlar. Sesler birbirinin üstüne biniyor:

“Şurada gelecek kaygısı gütmeyen bir tane insan gösterin…”

“Emeklilik hakkımızı bile bitirdiler…”

“Korkuyla algı yönetiyorlar, ‘Bunlar sesini çıkarıyor, o zaman terörist’ diyorlar. Sadece hakkımızı arıyoruz biz…”

"TEK BİR TRAFO, BÜTÜN İŞÇİLERİN MAAŞINI ÇIKARIYOR"

İşçilerden biri, “Derdimiz çok iyi geçim değil, sıradan bir hayat istiyoruz, ona bile çok diye bakıyorlar. Şu an da aldığımız 30 bin lira falan. O da ağustosa kadar, sonra vergi kesintileri… Yüzde 100 zam alsak bile işçi yine yoksulluğun gerisinde. Bizim istediğimiz yüzde 200-300 değil. Dalga geçer gibi yüzde 20 zam önerisiyle başladılar. Bu şirket bir de dolar bazında ihracat yapıyor; bu yılın ilk altı ayında kazancını geçen seneye göre yüzde 40 artırdı. Biz biliyoruz zaten kazandığını, buna rağmen nasıl reva görüyorsun bize? Bizim Kartal’da ürettiğimiz bir tane trafo, bütün Hitachi işçilerinin maaşını çıkarıyor. Buradaki bir trafo, bir Mercedes parasından fazla. Sadece Dudullu fabrikası ayda 200 tane trafo üretiyor. Düşünün artık. Buradaki işçi ucuz köle. O yüzden bu yabancı sermaye buraya yatırım yapıyor, yoksa yapmaz zaten.”

"ÜRETEN BİZİZ, YOKSUL OLMAK İSTEMİYORUZ"

Ateşin başına geçiyoruz, Baştemsilci Koray Duman 17 yıldır burada çalıştığını söyleyerek süreci şöyle özetliyor: “9 Ağustos itibarıyla başlayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerimiz beşinci tekliften sonra masada tıkandı. Sonrasında işçilerin en temel gücü olan grev hakkımızı kullandık. Grevin 11. günündeyken grev yasaklamalarıyla karşılaştık. Tabii bu grev yasaklarını her dönem görüyoruz. Ama biz grev yasaklarına boyun eğmiyoruz. Biz hâlâ grevdeyiz. Masada bu işi bitirmeden içeriye girip üretim yapmayacağız. Metal işçisi haklı ve taleplerinin karşılanmasını istiyor. Çünkü üreten biziz. Taleplerimizin de sonuna kadar arkasındayız. İnsanca yaşanabilir bir ücret istiyoruz.”

Metal işçilerinin bugün yoksulluk sınırının çok altında kaldığını vurguluyor Duman, “Burada işçilerin hepsi yoksulluk sınırının altında çalışıyor. Neredeyse açlık sınırına yakın. Yani biz açlık sınırıyla yoksulluk sınırı arasına sıkıştırılmış ücretlere mahkum edilmiş durumdayız. Yoksulluk sınırının altında ücret istemiyoruz” diyor. 

Bu grevdeki kararlılığın sonraki sözleşmelerde de işçilere güç vereceğini söylüyor Duman ve ekliyor: “Maliye bakanımız, ülkeyi yöneten iktidar orta vadeli programla, açıkladıkları ekonomi paketleriyle ‘İşçiye para vermeyelim, enflasyon çıkmasın’ diye düşünüyorlar. Bu şekilde baskılıyorlar ki bizden sonraki sözleşmelere örnek olmasın buradaki mücadele. Biz de bu yüzden yoğun bir şekilde baskı görüyoruz. Hem grev yasaklamaları olsun hem emniyet güçleri olsun, buradalar. Hani ellerinden geleni yapıyorlar. Ülkeyi yöneten iktidar zaten sermaye sınıfının yanında. Grevlerin yasaklanması da bunun bir göstergesi zaten. İşçi sınıfının yanında değil, üretenin yanında değil; tamamıyla sermaye sınıfının yanındalar.”

Duman, “milli güvenlik” gerekçesini de eleştiriyor: “Zaten yurt dışına üretim yapıyoruz. Hangi milletin güvenliğini tehdit ediyor? Bu zamana kadar 21 grev ertelediler, 20 bine yakın işçi grev yasağıyla karşılaştı. Hakları gasbedildi. Zorla işçinin istemediği sözleşmelere imza attırıldı. Biz bunu burada kırmaya çalışıyoruz. Mücadelemizin de arkasındayız. Arkadaşlarımızın kabul edebileceği bir sözleşme ortaya çıkana kadar da çalışmayacağız.”

"ÜCRETİMİZ ERİDİKÇE ERİDİ"

Temsilci İbrahim Ercan da 18 yıldır Hitachi’de çalışıyor. 2007’de işe başladığında saatlik ücretinin 3 lira olduğunu, o zaman üç kredi ödemesine rağmen evin ihtiyaçlarını, kirasını karşılayabildiğini söylüyor: “Şimdi aldığımızın bir karşılığı yok. Zengini daha zengin, fakiri daha fakir eden bir anlayışla karşı karşıyayız. Bugün işe başlayan vasıfsız işçi 30 bin lira alıyor, ben 18 yıllık işçiyim, aldığım ücret 40 bin lira. 40 bin lira ile bugün ne mutfak masrafı ne kira ne eğitim masrafı karşılanır. Bugün ülkeyi yöneten iktidar kapitalistleri zengin ederken bir taraftan da yoksul kesimi, işçiyi, çiftçiyi, memuru, emekliyi daha da yoksullaştırdı. 85 milyonun 5 milyonu zenginse, geri kalan seksen milyon bu ülkeyi zengin etmek için çalışıyor. Ortalama ücreti asgari ücrete çekerek yoksulu daha yoksul etmek istiyorlar. Bugün her şey iktidarın elinde, gerçekler televizyonlarda manipüle ediliyor. Bir gecede yasalar çıkarılarak haklar elimizden alınıyor. Geçmişte kazandığımız süreçler oldu. İşçiler birleşince kazanılmayacak bir savaş olmadığını düşünüyorum. Buradan herkese çağrım; yani bugün çoluğunun çocuğunun ekmeğini taştan çıkartanlar bunlara dur diyecekler. Halka güvenim sonsuz.”

ÖNCEKİ HABER

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi: İsrail, Dera ve Kuneytra'da ilerliyor

SONRAKİ HABER

ABD "Ateşkesi uzattık", SDG "İhlal ediliyor" dedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa