İzmir’de ebe ve hemşireler Bakanlığa seslendi: Eziyet yönetmeliği istemiyoruz

Ebe ve hemşireler haklarını aramak ve seslerini duyurmak için İzmir İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdi. İzmir Sağlık Platformu açıklamaya destek verdi. Basın metnini İzmir Aile Sağlığı Çalışmaları Derneği’nden Ebru Canlı, Gamze Sapmaz ve Seda Dilay Sağıroğlu okudu.

“Eziyet Yönetmeliği ile hiçbir yerde olmayan 6 ayda bir zorunlu hasta takibi ile asıl işimiz olan koruyucu sağlık hizmeti aksayacaktır. Sağlıklı bireylerin gerekmediği ve istemediği halde doktor kontrolüne zorlanması ile kaynak israfı ve iş kaybı oluşacak, sağlık harcamalarında gereksiz artış yaşanacaktır” denilen açıklamada, “Bu yönetmelik ve kanun taslağı; ne halka ne hekimlere ne de biz ebe hemşirelere fayda sağlamadığı gibi ASM' lerin ticarileştirilmesinin önünü açacaktır. Bizlerin iş güvencesini ortadan kaldırmıştır. Pek çok Aile hekimliği biriminde ebe ve hemşire olmadan hizmet veriliyorken Aile sağlığı merkezlerinde ebe ve hemşire eksikliğinin giderilmesi gerekirken tam tersi istifaların artmasına neden olan yönetmelikte ısrar ediliyor” ifadeleri kullanıldı.

“MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Aile sağlığı merkezlerinde görev yapan ebe ve hemşirelerin maaş hesaplamasında esas alınan tavan ücretlerinin 1.5 olarak hesaplanması nedeniyle hak ettiklerini almadıkları belirtilen açıklamada, “Ayrıca gebe bebek çocuk takiplerine göre belirlenen oranlara lohusa izlemleri de eklenmiştir. Yaptığımız işin sayısı değil kalitelisi önemsenmelidir. Bizler müşteri hizmetleri değiliz. Puanlama ile maaş almayı değerli sağlık çalışanlarına reva gören bu sistemi nasıl kabul edebiliriz? Ailemizden biri vefat ettiğinde çocuğumuz olduğunda yıllık izne çıktığımızda, aşı yaptırmayan ailelerin redlerinde, ulaşılmayan hastalarda maaşlarımızın kesilmesinin vahimliğini haykırmaya geldik” ifadeleri yer aldı.

Bakanlığın aylardır aşı temini yapamadığı da vurgulanan açıklamada, “Hastalarımızın menfaatini düşünen bizler, performans kaygısı gütmeden, tane hesabı verilen aşıları önce en gerekli gördüğümüze uygulama yönünde inisiyatif kullanmak zorunda bırakılmaktayız. Aşıyı temin edemeyenler, lojistiğini de sağlamayıp tane hesabı verdikleri aşıyı görev yerlerimizi bırakıp gidip bizim almamızı talep etmektedir” denildi.

Yaşanan bunca eksikliğe ve aksaklığa rağmen mesleklerine bir gayretle devam ettikleri belirtilen açıklamada “Bizler halkımızın sağlığı ve haklarımız için sonuç alıncaya kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” denildi.

“İNSANCA YAŞAYABİLECEK ÜCRET TALEP EDİYORUZ”

Basın açıklamasının ardından konuşan İzmir Aile Hekimleri Derneği Başkanı Muhteber Çolak, “Aile hekimliği birimi bir ebe veya hemşireden oluşur. Birçok aile hekimliği birimi ebesiz veya hemşiresiz çalışmakta. Bu yönetmelik çıkarken arkadaşlarımıza yönelik bir haksızlıkta ortaya çıkmaya başladı. Ebe veya hemşire yerine aile sağlığı elemanı diyerek mesleki profesyonellikleri görmezden gelindi. Gelinen noktada bize yansıttıklarını ebe ve hemşire arkadaşlarımıza da yansıtıyorlar. Bunu kabul etmiyoruz. İş barışı içinde hepimizin emekliliğine yansayacak güvenceli bir ücret istiyoruz. Emekli hemşire arkadaşlarımız çok düşük ücret alıyorlar. Arkadaşlarımızın emeğinin görülmesini, yaşamlarını rahatça sürdürebilecekleri, yoksulluk sınırının altında kalmayan ücret taleplerini destekliyoruz” dedi.

İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Nuri Seha Yüksel ise, “Koruyucu sağlık hizmeti sunan ebe, hemşire ve doktorlar korumasız kaldı. Bir şeyler oldu bebekler korumasız kaldı. MHRS’den randevu alamayan hastalar çaresiz, korumasız kaldı. Biz nitelikli, ulaşılabilir, ücretsiz ve kesintisiz bir sağlık istiyoruz” ifadelerini kullandı. (İzmir/EVRENSEL)