İSİAS Oteli davası karar duruşmasına doğru: "Kamu görevlileri yargılansın"
24 Aralık'ta karar duruşması gerçekleşecek İSİAS Oteli davası öncesinde İstanbul'da basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, sorumlu kamu görevlilerinin de yargılanması gerektiği vurgulandı.
Adıyaman'da 6 Şubat depreminde 72 kişinin hayatını kaybettiği İSİAS Oteli davasına ilişkin İstanbul Barosu’nda açıklama yapıldı. 24 Aralık'ta gerçekleşecek karar duruşması hakkında yapılan basın toplantısında İstanbul Barosu Genel Sekreteri Hürrem Sönmez, Rehberler İçin Adalet Platformu'ndan Burcu Yılmaz, Av. Özgür Urfa ve İstanbul Rehberler Odası Eski Başkanı Hüseyin Özgür Özaltun konuştu. Toplantıya ayrıca yakınlarını kaybeden aileler ve avukatlar katıldı.Davayı değerlendirmek ve kamuyu bilgilendirmek için bir araya gelinen İstanbul’daki toplantının yanı sıra Türkiye Rehberler Odaları ve Rehberler için Adalet Platformu Ankara, Çanakkale, Adana, Urfa, Hatay, Nevşehir, Marmaris ve Kuşadası’nda basın açıklamaları yaptı. Aynı zamanda bu akşam Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği tarafından Kıbrıs Namık Kemal Meydanı’nda “adalet için ses ver” etkinliği gerçekleştirilecek.
Bilirkişi raporlarıyla İSİAS Otel’in yapımında ve işletmesinde birçok kusur bulunduğunu hatırlatan Burcu Yılmaz, "Deprem gerçeği ile iç içe olduğumuz ülkemizde ve riskli bölge olarak nitelendirilen bir bölgede bunulun otel binasını ele aldığımızda, işlenen bu suçlar doğrudan ve bilinçli olarak insan hayatını hiçe sayarak işlenmiştir" dedi.
"OLASI KAST İLE İNSAN ÖLDÜRME SUÇUNDAN CEZALANDIRILMALILAR"
Yılmaz, “Davanın ilk duruşmasında ‘Ben oradaydım, çocuklarınız bina yıkıldığı için değil soğuktan öldü. Ben gittiğimde enkazdan çocuk sesleri geliyordu’ deme cüretinde bulunan Ahmet Bozkurt ve suç ortakları 24 Aralık’ta büyük olasılıklı bilinçli taksirle insan öldürme suçundan cezalandırılacaklar” hatırlatması yaparak davanın 5. duruşmasında savcı tarafından verilen mütalaanın, yaşananları yeterince dikkate almadığını vurguladı ve “Depremin üzerinden 22 ay geçmesine rağmen sorumluluğu bulunan kamu görevlileri hakkında hala iddianame hazırlanmamış olması ve dava açılması beklenmeksizin dosyanın apar topar kapatılma çabası da unutulmamalıdır. Yargılanan sanıkların bilinçli taksirle insan öldürme suçundan sürdürülen yargılama işlenen bu suçların tam anlamıyla karşılığı değildir. Bu kayıpların sorumluluğu sadece ihmal ve taksirle açıklanamaz. Otelin yapımında ve işletmesinde kasıtlı bir sorumsuzluk ve göz yumma hali olduğu açıkça ortadadır” dedi.
Rehberler İçin Adalet Platformu ve Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği adına, tüm suçluların davada olası kast ile insan öldürme suçundan cezalandırılmalarını talep edildi.
"32 MESLEKTAŞIMIZI BİZDEN ALDILAR"
Otele meslektaşlarını gönderdiklerini belirten Hüseyin Özgür Özaltun: "32 meslektaşımızı bizden aldılar. Son davada verilen savcı mütalaasında bilinçli taksirle adam öldürme suçuyla yargılanacak olan gerçek suçluların olası kast ile adam öldürme hükümleri altında yargılanmalarını istiyoruz. Gerçek suçlular yargılanmadıkça vazgeçmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
"RANT UĞRUNA İNSAN HAYATINI HİÇE SAYAN POLİTİKANIN SONUCU"
Av. Hürrem Sönmez, 6 Şubat depreminden bu yana hayatların hala normale dönmediğini hatırlatarak "İSİAS da dahil olmak üzere yaşanan şey doğal afet soncu değil de ağır ihmallerin rant uğruna insan hayatını hiçe sayan politikanın sonucudur. Bu otelde hayatını kaybeden sporcu çocuklar ve rehberlerin davası hepimizin davası. Gerek İstanbul Barosu gerek toplum olarak adalet borcu olarak yükümlülük altındayız. İhmalin sonucu yaşanan ölümler artık olası kast çerçevesinde değerlendirmeli. Hiçbir soruşturma yürütülmeyen kamu görevlileri yargı önünde hesap vermeli. Hem devam eden davada hem de yürütülmeyen etkili soruşturmanın yerine getirilmesi için her desteğin yanındayız" dedi.
"ÜLKEMİZ MÜTEAHHİTLER CUMHURİYETİNE DÖNÜŞMÜŞ"
Yıkımın ardından 22 ay geçtiğine vurgu yapan Av. Özgür Urfa, "Bu süreçte yaralar hala sarılmış değil. Suç işleyenler hala hesap vermiş değil. Hayatını kaybeden insanlar ve yıkılan bunca binaya rağmen sorumlular, kamu görevlileri hala korunup kollanmaya devam ediyor. Yargılanan az sayıda müteahhit ise adeta ödüllendiriyor. Sessiz sedasız tahliye ediliyor. Ülkemiz müteahhitler Cumhuriyetine dönüşmüş durumda. Hakkında hiçbir yaptırım uygulanmıyor, suçları örtbas ediliyor. İSİAS da bu davalardan biri. Kıbrıslı sporcular ve tur rehberleri hiçe sayılarak bu cezasızlık politikası devam ediyor" dedi.
Urfa, önümüzdeki hafta yapılacak karar duruşmasında aileler ve avukatların, sanıklar için olası kast suçundan soruşturma yürütülmesi gerektiği yönünde taleplerinin reddedildiğini bildirdi. Urfa, “Yargılama aşamasında üç bilirkişi raporu alındı. Raporda inşaatın yapımından yıkımına 20’den fazla kalemde ayrı kusur tespit edilmiş durumda. Bunlar yetmiyormuş gibi kaçak kat çıkıldığı tescillenmiş durumda. Binanın bugüne kadar yıkılmamış olması mucize. Sanıklar ‘takdir-i ilahiydi bu binayı yıkan’ dese de yolun karşısında çok sayıda bina ayakta durmaya devam etmekte. Bu da bize göstermektedir ki müteahhitle birlikte diğer sorumluların, kamu görevlilerin ihmali, kastı, kötü niyeti söz konusu. Kamu görevlileriyle ilgili bu suça iştirak ettikleri, denetlemedikleri tespit edilmiş durumda. Ağustos’ta kamu görevlileri için soruşturma izni verilmiş olmasına rağmen hala bir iddianame düzenlenmedi. Herkesi Adıyaman’daki karar duruşmasını takip etmeye davet ediyoruz" dedi. (İstanbul/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et