10 Ekim Ankara Katliamı davası: Sınır emiri olarak anılan Mustafa Demir’in adı dosyada hiç geçmiyor

10 Ekim Ankara Katliamı davasının duruşmasında avukatlar sınır emiri olarak anılan Mustafa Demir’in adının dosyada geçmediğini belirterek dosyaya sanık olarak eklenmesini istedi.

24 Aralık 2024 16:41
Paylaş

Damla KIRMIZITAŞ
Ankara

10 Ekim Ankara Katliamı davasının firari sanıklar yönünden ayrılan 2. dosyasının ilk duruşması Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

EMEP Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’ın yanı sıra siyasi parti ve sendika temsilcilerinin de izlediği duruşmaya katliamda hayatını kaybedenlerin yakınları ve yaralananlar katıldı.

Duruşmada Gaziantep Barosu müdahillik talebinde bulundu. Baro Başkanı Bülent Duran “Katliamı yapanlar Gazientep'ten kalkıp geldiler. Dönemin başbakanının ‘Canlı bomba kendini öldürmeden yakalayamıyoruz’ cümlesi vahim. Katliama giden evrelerin bütünlükle ele alınıp tüm sorumluların yargılanmasını istiyoruz” dedi.

Duruşmada söz alan müşteki avukatı Av. Senem Doğanoğlu “Daimi arama kararı verdi savcılık. Ancak dosya hâlâ bize açık değil. Dosyada X ve Y diye geçen faillerin tespit edilmesini istedik. Bize kapatılan dosyada bizden ne saklandığı önemli. Daimi arama kararına esas olan evrakların dosyaya konulmasını istiyoruz. İddianamenin insanlığa karşı suçtan düzenlenmesi gerekiyor” dedi.

"BİLİRKİŞİ İNCELEMELERİ YETERLİ DEĞİL"

Avukat Erkan Ünüvar ise “Bu dava görülmeye başlayalı 8 yıl oldu. Bilirkişi incelemeleri yeterli değil. Hüseyin Bayram’ın sanıklarla ayrı ayrı iletişimi var. Sanıklarla iletişimi olan kişilerin kimler olduğunu bir türlü öğrenemedik. Kendi çalışmamızı yaptık, analizleri mahkemeye sunduk. Yaptığımız çalışmalarla Hüseyin Bayram adına kayıtlı hattı Deniz Büyükçelebi’nin kullandığını düşünüyoruz. Deniz Büyükçelebi sınırda olduğu dönemde birkaç hattı kullanmış. Bu hatları sadece sınır bölgesinde kullanmış. Gaziantep'te başka hat kullanmış. 9-10 Ekim'de Hakan Şahin ve Yakup Şahin arasında telefon trafiği var. O gün Hüseyin Bayram da sanıklarla sık iletişim kurmuş” dedi. Harun Balçık isimli kişinin de katliamdan 15-20 dakika önce Yakup Şahin ile iletişim kurduğunu ifade eden Ünüvar müzekkere yazılarak bu hatları kimlerin kullandığının tespit edilmesini talep etti.

"SINIR EMİRİ OLARAK ANILAN MUSTAFA DEMİR'İN ADI DOSYADA GEÇMİYOR" 

Yine avukat komisyonu olarak yürüttükleri çalışma sonunda dosyada adı hiç geçmeyen Mustafa Demir’in faillerle yakın ilişkide olduğunu gördüklerini söyleyen Ünüvar, “Mustafa Demir'in de fail olarak yargılanması gerekiyor. Ebu Halip kod adını kullanıyor. İlhami Balı'yla çalışıyor. Sınır emiri olarak geçiyor. Antep, Kilis, Konya'da açılan tüm soruşturmalarda Mustafa Demir’in adı İlhami Balı ile bir arada geçiyor. 2012’den beri hep görev bölüşümü var. Mustafa Demir'in sınırdaki askerlerle görüşmelerinin olduğunu görüyoruz. Demir'in 10 Ekim’den haberdar olmaması mümkün değil. Mustafa demir hakkında dosyanın sanığı olarak yargılanmasını talep ediyoruz” dedi.

"SANIKLARIN İADESİ İÇİN SÜREÇ BAŞLATILMALI"

Avukat İlke Işık ise başka dosyalardan tutuklu IŞİD’lilerin tahliye edildiğini hatırlatarak “Önemsiz bir dosya gibi bu dosyayı kapatırım sanıyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Bu 16 sanık alalede sanıklar değil, bunlar önemli IŞİD üyeleri. Bütün dünya IŞİD'i konuşurken yeniden adımlar atmanız, yeni çalışmalar yapılması gerektiği çok açık. 5 sanığın Suriye'de olduğunu resmi kayıtlar ile görmüş oluyoruz. Diplomatik ilişkiler Suriye ile başladı. O yüzden sanıkların iade işlerine ilişkin sürecin bir an önce başlatılmasını talep ediyoruz” dedi.

Avukatların beyanlarının ardından mahkeme heyeti ara kararını açıkladı. Gaziantep Barosunun müdahillik talebini kabul eden mahkeme heyeti, Mustafa Demir adlı şüpheli hakkında cumhuriyet başsavcılığına suç ihbarında bulunulmasına, yeri bilinen sanıkların iade işlemlerinin Adalet Bakanlığına sorulmasına karar verdi. Diğer taleplerin bir bölümünü reddeden, bir bölümünü ise sonraki duruşmada karar bağlayacağını açıklayan mahkeme heyeti davayı 17 Haziran saat 10.00’a erteledi.

 "IŞİD’LİLER HTŞ KALKANI ALTINDA"

Duruşmaya ilişkin açıklama yapan EMEP Milletvekili Sevda Karaca “Bugün burada sanık sandalyelerini doldurması gereken barbar IŞİD’liler Suriye’de başka bir Selefi çete olan HTŞ’nin kalkanı altında bekliyor. Belki yeni katliamlar organize ediyor. Bir yandan IŞİD’lilerin serbest bırakıldığı bu günlerde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ‘değerli dostum’ dediği Colani’den Türkiye’de katliamlar örgütleyen IŞİD’lileri alıp Türkiye’ye getirip yargılayabilecek mi? Yoksa IŞİD’liler HTŞ’nin koltuğu altında yeni suçlar için hazır mı tutulacak? Bu sorunun cevabı gerçek adaletin sağlanması için çok önemli” dedi.

“BU DAVANIN TAKİPÇİSİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Duruşma sonrası açıklamada bulunan 10 Ekim Barış Derneği Eş sözcüsü Mehtap Sakinci, "Bu dosya kapsamında artık süreci daha güçlü bir şekilde takip edileceğine dair kamuoyuna bilgi vermek istiyoruz. Daha bitmedi. Mahkeme yine taleplerimizin büyük bir kısmına yeniden değerlendirmek üzerine atiye bıraktığı kararları zimmen reddetti. Firari sanıkların artık bir an önce getirilmesine dair harekete geçmesini gerektiğini düşünüyoruz. Bizim sinir uçlarımıza dokunuyor boş sanık sandalyeleri. Bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz" dedi.

“IŞİD'İN İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLEDİĞİNİ KABUL ETMİYORLAR”

Dava avukatlarından İlke Işık ise, "5 sanığın Suriye'de olduğuna ilişkin resmi yazışmaları mahkemeye hatırlattık. Bir sanığın Irak'ta olduğuna ilişkin resmi yazışmaları hatırlattık. Suriye ile diplomatik ilişki kurmak için koşa koşa gidenler bu diplomatik ilişkinin gereği olarak firarilerin iadelerinin yapılmasını istiyoruz. Bu sanıkların Türkiye'ye iade edilmesi ve bu dosyada sanık olarak yargılanması ve boş sanık sandalyelerinin doldurulmasını talep ediyoruz” dedi.

IŞİD'lilerin hâlâ Suriye'de gezdiğini söyleyen Işık, “Dünya tekrar bir IŞİD tehlikesinden bahsediyor. 103 insanı öldürdüler. Yargılanmak zorundalar. Bu konuda takipçi olmaya devam edeceğiz. Korunanlar var, yaklaşılmasına izin verilmeyenler var. Kamu görevlilerinin yargılanmasına engel olmaya çalışıyorlar. Sanıkları saklıyorlar. Görüntü olanları tespit etmeyen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı var. IŞİD'in insanlığa karşı suç işlediğini kabul etmiyorlar. Hiçbirini kabul etmiyoruz. Mücadele etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

“ADALETİ BURADA GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”

Dem Parti Mardin Milletvekili Kamuran Tanhan da "Türkiye'nin yargı pratiğini 100 yıldır biliyoruz. Bu dava Türk yargı pratiği için bir imtihan. Ama ne yazık ki bu sınavdan gereken hassasiyeti göstermiyor. Etkin bir soruşturma olmadığını duruşma salonuna tecrübe ettik. 10 yıldır bir soruşturma devam ediyorsa ki bu faillerin tamamı bildiriliyorsa ve buna işlem yapılmıyorsa neyi gizliyorsunuz? Bu soruların aydınlığa kavuşması gerekiyor. Adaleti burada gerçekleştireceğiz. Bu ülke geçmişiyle yüzleşsin ve adalete erişim için mahkemelerin var olduğunu bilelim" dedi.

“BİRLİKTE MÜCADELE ETMEYE EDECEĞİZ”

EMEP Antep Milletvekili Sevda Karaca, "10 Ekim Katliamı davasında adalet arayışımız bu ülke halkları için, barış isteyen, sınır komşularıyla kardeşçe yaşamak isteyen, ölmek istemeyen, çocuğunun geleceğinden emin olmak isteyen bütün yurttaşların davasıdır. Sorularımızı sormaya, cevapları aramaya, sorumluları sorumluluklarını yerine getirmeye davet etmeye ve hep birlikte mücadele etmeye edeceğiz. 10 Ekim Gar Katliamı aynı zamanda bizim için bu ülkenin çözülmemiş katliam davalarının da merkezinde durmaya, adalet barış talebimizin sembolü olmaya devam edecek" diye konuştu.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

TMMOB: İş kazalarının artmasının sebebi politiktir

SONRAKİ HABER

Bölge haritası halkların aleyhine yeniden düzenleniyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa