Bayhan, Betek Boya'da yetki itirazı süistimalini sordu: Bu suça karşı tutum alacak mısınız?
EMEP Milletvekili İskender Bayhan, Betek Boya’da fabrika yönetiminin sendikal haklara karşı yetki itirazı sürecini kullanarak uyguladığı baskı ve mobbingi meclis gündemine taşıdı.
Fotoğraf: Evrensel | Kolaj: Evrensel
Betek Boya’da yaşananları Meclis gündemine Emek Partisi (EMEP) Milletvekili İskender Bayhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a “Bakanlığınız, patronların uzun süren mahkeme süreçlerini kötüye kullanarak, kendi yasanızdaki bir hükümden cesaret alıp işçilerin sendikalaşma hakkını çiğnemesine ve bu şekilde suç işlemesine karşı bir tutum alacak mıdır” sorusunu sordu.
EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, verdiği soru önergesinde Anayasanın 51. ve 52. maddelerinin ve Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) 87 No’lu sözleşmesinin sendika hakkını güvence altına aldığını söyledi. Ancak bu hakkın patronlar tarafından engellendiğini belirtti. Bu engelle son olarak Betek Boya işçilerinin karşılaştığını söyleyen Bayhan, soru önergesinde şu ifadelere yer verdi:
- 5 Aralık’ta verdiğimiz soru önergesinde patronlara tanınan ‘yetki itirazı’ hakkı ile işçilerin fiilen ve hukuken sendikal haklarından mahrum bırakıldığını ve bu süreçte birçok fabrikada işçilere yönelik baskıların arttığını, özellikle ‘daralma’ gibi bahanelerle sendikalı işçilerin işten çıkarılarak fiilen sendikasızlaştırmanın önünün açıldığını belirtmiştik. Bu kapsamda, ‘Betek Boya’da tek bir işçinin bile sendikal haklarına sahip çıktığı için küçülme, daralma vb. gerekçelerle hukuksuzca işten çıkarılmasının önüne geçmek üzere bir sorumluluk alacak mısınız?’ diye sormuştuk. Tam üç hafta önce yönelttiğimiz bu sorunun ardından 88 işçi işten çıkarılmıştır. Gözünüzün önünde gerçekleşen bu işçi kıyımının ardından, işten çıkarılan 88 işçinin işe iade edilmesi, yetkiye itiraz davasının geri çekilmesi ve toplu iş sözleşmesi sürecinin başlatılması için bu kez işçilerin yanında yer alarak bir sorumluluk alacak mısınız?
- Betek Boya’nın sahibi olan Nippon Paint Holding, internet sitesinde Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Temel İlke ve Haklar Bildirgesi’ne bağlı kalarak sendikalaşma özgürlüğü ve toplu pazarlık hakkını güvence altına aldığını beyan etmiştir. Ancak, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda yer alan ‘yetki itirazı’ hükmünden faydalanarak işçilerin sendikalaşma hakkını engellemiştir. Bakanlığınız, patronların uzun süren mahkeme süreçlerini kötüye kullanarak, kendi yasanızdaki bir hükümden cesaret alıp işçilerin sendikalaşma hakkını çiğnemesine ve bu şekilde suç işlemesine karşı bir tutum alacak mıdır?
- Yerli ve yabancı sermaye açısından, kesinleşmesi yıllar süren ‘yetki tespitine itiraz’ hakkı bulunmaz bir nimet haline gelmiştir. Üstelik, yetki tespitine karşı açılan davaların yüzde 40’ının yetkisiz mahkemelerde görülmesi, bu tür hilelerle süreçleri uzatılmakta ve işçilerin sendikal haklarından mahrum kalmasına neden olmaktadır. Yabancı sermayeli tekellerin, anayasa ve yasalara uymayarak işçilerin anayasal haklarını çiğnemesine neden olan bu hukuki oyunların önüne geçmek için neden adım atmıyorsunuz?
- Bütün grev, direniş ve hak mücadelelerinde işçilerin yasal haklarını tanımayan yerli ve yabancı tekelleri koruyan kolluk güçlerinin geri çekilmesi için İçişleri Bakanlığı ile herhangi bir temasta bulunmayı düşünüyor musunuz? (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)