26 Aralık 2024 19:49
10 maddede Merkez Bankası’nın faiz kararının meali!
Merkez Bankası, politika faizini 2,5 puan düşürerek yüzde 47,5’e çekti. 10 maddede Merkez Bankası'nın faiz kararı ne anlama geliyor?
Fotoğraf: ANKA
Bülent FALAKAOĞLU
İstanbul
Merkez Bankası Şubat 2023’ten sonra ilk kez faiz indirdi; yüzde 50 olan politika faizini 2.5 puan düşürerek, yüzde 47.50 seviyesine çekti.
Enflasyon verilerinde hedeflenen iyileşme sağlanamadığından yüksek bir faiz indirimi beklenmiyordu. Yapılan 250 bazlık yani 2.5 puanlık indirim ne anlatıyor.
- En fazla 1.5 puan indirileceği tahmin edilirken gelen 2.5 puanlık indirim asgari ücretin düşük açıklanmasıyla ilgili. İşçinin tüketemez hale gelmesinin enflasyona olumlu yansıyacağı düşünülerek, başka bir ifade ile işçinin ezilmesine basılarak beklentinin en üstüne çıkıldı.
- Faiz indirimi yapılırken ihtiyatlı davranıldı. IMF, Dünya Bankası, kredi derecelendirme kuruluşları gibi uluslararası finans kapitalin temsilcilerinin ‘Aman faizi fazla indirmeyin, ödediğiniz bütün bedeller çöp olur’ yönündeki ‘uyarıları’ dikkate alındı.
- Uluslararası finans kapital gözetilirken, ‘faizi indirin’ seslerini yükselten MÜSİAD, ticaret ve sanayi odaları gibi iktidar etrafında kümelenen sermaye çevrelerinin ağzına bir parmak bal çalındı.
- Şimşek programının kararlıkla sürdürüleceği bir kez daha açığa çıktı. Neredeyse sabit kur altında özel sektör dış borçlanmasında rekor kırılması, ülkenin sıcak para mahkumiyeti, buna rağmen enflasyon hedeflerinin tutmaması gibi nedenlerle faiz indirimlerinde yüksek adımlar atma konusunda hükümetin elinin kolunun bağlı olduğu görüldü.
- Yapılacak faiz indirimlerinin enflasyon gözetilerek sürdürüleceği netleşti. Netliği sağlayan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı sonrası metnindeki şu ifade oldu: Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir.
- İndirim kararı sonrası Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun, “Şimdi sıra bankalarda. Bu indirimi öncelikli olarak KOBİ kredi faizlerine yansıtmalarını, üretime ve istihdama destek olmalarını bekliyoruz” çağrısı boşta kalabilir. Yapılacak faiz indirimi kredilerde bollaşma olacağı anlamına gelmiyor. Bankalara uygulanan kredi sınırlamalarında yumuşatma yaşanmadı. Yumuşamanın ‘Enflasyon hedefini saptıracağı’ endişesi sürüyor.
- Faiz indirimi Türkiye’nin en yüksek faiz verenler listesindeki yerini değiştirmedi. Türkiye faiz ödemelerinde dünyada dördüncü sırada. Emekçilerin faiz yükü düşmeyecek. Önümüzdeki yıl için bütçeden faiz ödenecek oran yüzde 55 artırılarak 1 trilyon 950 milyar liraya çıkarıldı.
- PPK basın metnindeki ‘Talep ve kurdaki dengelenme enflasyona olumlu yansıyor’ ifadesi gelirlerin baskılanmasının süreceği anlamına geliyor. Önümüzdeki yıl sonu için dolar kuru hedefi 42 TL. Bu düzey, ihracatçının ‘Kuru artırın’ talebinin karşılık bulmayacağının göstergesi. Faizlerin de ihtiyatlı düşecek olması geriye bir tek gelirlerin baskılanmasını seçenek olarak bırakıyor.
- “İşlenmemiş gıda enflasyonu önceki iki aydaki yüksek seyrin ardından aralık ayında ılımlı görünmektedir. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları iyileşme eğilimi sergilemekle birlikte, dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam etmektedir” ifadesi çiftçinin ürünlerine enflasyon riski bertaraf edilsin diye, tıpkı asgari ücretteki gibi doğru dürüst para verilmeyeceğinin göstergesi.
- Sermaye kesimlerini incitmemeye gayret edilirken sadece emeği ile geçinen işçinin, emeklinin, memurun, çiftçinin gözetilmediği bir kez daha açığa çıktı.