Alevi kurumlarından tepki: Sessiz kalmak onaylamaktır
Alevi Bektaşi Federasyonu ve Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Alevi İnanç Kurulu Suriye’de Alevilerin hedef alınmasına sessiz kalınmaması çağrısı yaptı.
Fotoğraf: Suriye İnsan Hakları Gözlemevi
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) ve Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) Alevi İnanç Kurulu yaptıkları açıklamalarda, Suriye’de Alevilerin hedef alınmasına sessiz kalmanın saldırıları onaylamak olduğunu vurguladı.
Suriye'de Beşar Esad’ın devrilmesinin ardından iktidarı alan cihatçı Heyet Tahrir el Şam’ın, (HTŞ) Suriye’de Alevileri hedef almasına tepkiler sürüyor. Özellikle bir Alevi türbesinin yakıldığını gösteren videonun sosyal medyada yayılmasının ardından Suriye’nin birçok kentinde protestolar düzenlenirken, Türkiye’de de Alevi kurumlarından açıklamalar geldi.
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) yaptığı yazılı açıklamada, Halep’in Meyselun bölgesinde bulunan Ebu Abdullah el-Hüseyin el-Hasibi türbesinin yakıldığı ve 5 sivilin katledildiği saldırıya dikkat çekildi.
Savaşta yüzbinlerce insanın hayatını kaybettiği ve tekfirci olmayan herkesin hedefe konulduğu Suriye’de olup bitenlere sessiz kalmanın Alevi katliamına onay vermek olduğu ifade edilen açıklamada, "Bizler daha ilk günden itibaren savaşa karşı olduğumuzu, dünyanın neresinde olursa olsun cana kıyanlara karşı duruşumuzdan asla taviz vermeyeceğimizi söyledik. Sistematik bir şekilde evlere baskın yaparak insan kaçıran, katliam yapan, yağma yapıp evleri işgal eden HTŞ’li teröristlerin eylemleri karşısında sessiz kalan Türkiye ve uluslararası kamuoyunu da şiddetle kınıyoruz” denildi.
"SALDIRI TÜM ETNİK VE İNANÇ GRUPLARINA"
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) Alevi İnanç Kurulu da saldırılara tepki gösterdiği açıklamasında, “Esad rejiminin yıkılması, Suriye halklarının özgür ve bilinçli direnişiyle değil, emperyalizmin hesaplarına göre kurgulanan uluslararası selefi cihadist çetelerin Suriye’ye taşınmasıyla gerçekleşmiştir” denildi.
Esad rejiminin Suriye halklarına karşı birçok insan hakları ihlali gerçekleştirdiği, Suriye’nin şimdi de emperyalist güçlerin desteklediği grupların Alevi toplumu başta olmak üzere, Ezidi, Dürzi, Süryani, laik, Hristiyan ve Ermeni topluluklara karşı işlediği insanlık suçlarının acı bir sahnesi haline geldiği ifade edilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Alevi toplumu, Esad’ın Alevi kökenli olması sebebiyle savaşın en ağır yıkımını yaşayan grupların başında gelmektedir. Sürekli tehdit altında bulunan Aleviler, katliamlarla yüz yüze kalmakta veya bu korkuyla göç etmek zorunda kalmakta ve temel insan hakları ihlal edilmektedir. Cihadist selefi gruplar, Alevilere yönelik ciddi saldırılar düzenleyerek, bu topluluğun varlığını tehdit etmekte ve bölgedeki demografik yapıyı değiştirmeyi hedeflemektedir. Bu durum, yalnızca Alevilere değil, diğer tüm etnik ve inanç gruplarına da büyük zararlar vermektedir. Bu savaş, yalnızca Suriye’de ve bölgedeki halklara değil, tüm insanlık onuruna bir saldırıdır." (POLİTİKA SERVİSİ)