Ekinözü Köyü'nün dibine kurulan GES'e köylülerden tepki: "Meyve ağaçlarımız kurudu"

Elazığ'ın Kovancılar ilçesi Ekinözü köyünde yaşayan vatandaşlar, bölgede kurulmak istenen GES'in doğal hayatı ve sağlıklarını olumsuz etkileyeceği gerekçesi ile tepki gösterdi.

Daha önce de taş ocağı yüzünden su kaynaklarının kuruması nedeniyle mücadele veren köy halkı adına köyün önceki dönem muhtarı ve Habap Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Hayati Sinem konuştu. Sinem, şunları söyledi:

"Buradan beklentimiz güneş enerji sistemleri kurulurken toplum sağlığını etkilemeyecek şekilde köy yerleşke alanlarından, şehir yerleşke alanlarından uzak bir noktaya kurulması yönünde. Biz bu zararlara şimdiden şahit oluyoruz.”

"DURUP DURURKEN BİR AĞACIN, BİR BAĞIN KURUMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"

Köyün başlıca sorunlarından birinin köye kurulan GES’ler olduğunu vurgulayan Sinem; “Köyümüze kurulan bu güneş enerji sistemlerinin köyümüze 5 yıl içinde verdiği zararlar saymakla bitmez. Bunların başlıcalarından birisi kendi çevresinde şimdiden çölleşmeye başlamış olması. Yapılan bilimsel araştırmalarda bize her ne kadar masum gösterilse de GES sistemleri, güneşten aldığı enerjinin daha yüzde 41'ini enerjiye elektriğe çevirebiliyor. Geriye kalan yüzde 58-60 gibi bir oranı ise direkt olarak yere, toprağa  boşalıyor. Bu yere boşalan enerji yeraltı sularının çekilmesine, kurumasına ve kendi etrafında çok kısa bir süre içerisinde çölleşmeye vesile olmaktadır. Şu anda solumda gördüğünüz bir komşumuza, bir köylümüze ait bahçenin  gördüğünüz üzere yaklaşık 10 dönümlük meyve bahçesini kesmek zorunda kaldı bu vatandaşımız. Sebebine gelince, suyun eksikliği değildir. Buradan yayılan enerjiden olsa gerek. Yoksa durup dururken bir meyvenin, bir ağacın, bir bağın kuruması söz konusu değildir” dedi.

"NEDEN YERLEŞİM ALANLARINA UZAKLIK MESAFESİ ŞARTI YOKTUR?"

Ülkede güneş enerji sistemlerine, güneş enerji panellerine ihtiyacı olsa dahi bununun yerleşke alanlarından uzak bir yere kurulması şartı olduğunun altını çizen Sinem; “Neden; ÇED sistemine ÇED başvurusunda bulunduğunuzda bir besi ahırının dahi kurulması için şartnamede en yakın yerleşke alanına bir buçuk kilometre mesafeyi şart koşmuştur. Yerleşim alanlarından uzaklığı için, yerleşim alanlarını rahatsız etmemesi, toplum sağlığının etkilenmemesi amacıyla bu yapılmaktadır. Besi hayvancılığında koşulan bu şart var iken güneş enerji sistemleri gibi tehlikeli bir projenin neden yerleşim alanlarına uzaklık mesafesi şartı yoktur varsa da burada uygulanmamıştır. Buradan amaçladığımız, buradan beklentimiz güneş enerji sistemleri kurulurken toplum sağlığını etkilemeyecek şekilde köy yerleşke alanlarından, şehir yerleşke alanlarından uzak bir noktaya kurulması yönünde. Hiçbir kimsenin itirazı olamaz ama bizdeki farklılık 640 dönüm artı 200 dönüm, yani  yaklaşık 800 dönüm devasa bir araziye köyün gözüne gözüne sokularak kurulan bu tesislerin toplum sağlığı üzerinde çok ciddi zararları olacaktır. Biz bu zararlara şimdiden şahit oluyoruz. Birincisi; 5 sene zarfında kimsenin kendi bağlarından üzüm yememesi, ikinci olarak  kendisine yakın bölgelerdeki bahçelerin ağaçların meyvelerin tamamen koruması. Bu süreç başladığı ve devam edecek" ifadelerini kullandı. (ANKA)