30 Aralık 2024 07:00

Evrensel'in manşeti | Bir buçuk milyona tek onkolog, tek mamografi cihazı

Depremin yıktığı Hatay’da sağlık alarm veriyor. Kent merkezinde tek mamografi cihazı ve bir onkolog var. Elektrik kesintileri, cihaz arızaları ve eksikler kanser tarama ve tedavilerini aksatıyor.

Görsel: Midjourney/Fırat Turgut/Evrensel

Paylaş

Kübra KIRIMLI
Ankara

Maraş merkezli depremlerin yıktığı Hatay’da kadınlar kanser taramalarına ulaşamıyor. Çünkü 1 milyon 544 bin 640 kişinin yaşadığı Hatay’ın kent merkezinde yalnızca bir mamografi cihazı var. Mamografi cihazı kullanan da yalnızca tek bir personel var. Kentte halen elektriklerin sık sık kesilmesi nedeniyle tıbbi cihazlar belirli aralıklarla arızalanıyor. Ayrıca Hatay’da sağlık sisteminin durumunu Evrensel’e aktaran Türk Tabipleri Birliği (TTB) MK Üyesi ve Hatay’da aile hekimliği görevini sürdüren Dr. Ali Kanatlı’nın verdiği bilgiye göre yine kent merkezinde yalnızca bir onkoloji uzmanı var, o da Antakya'ya iki hafta önce geldi.

"KADINLAR TETKİKLERİNİ YAPMIYOR"

Deprem öncesinde kentte 3 mamografi cihazı bulunduğunu söyleyen Dr. Kanatlı, “Antakya, Samandağ ve Defne olmak üzere Hatay’da 3 mamografi cihazı vardı; aslında sayısının 5 olması gerekiyordu. Depremle Antakya merkezde bulunan KETEM’in yıkılmasıyla ciddi bir nüfus cihazsız kaldı. Şimdi ise Defne’de bir adet cihazımız var” dedi.

Cihazın bulunduğu Defne ilçesinde sorunların bitmediğini anlatan Dr. Kanatlı, “Elektrik ve internet kesintileri bitmiyor. Cihazlar arızalanıyor. Ayda 4-5 gün yaşanan sorunlardan dolayı kadınlar tetkiklerini yaptıramıyorlar” dedi. Kadınların tetkikler için kilometrelerce yol yürüdüğünü ifade eden Kanatlı, “O gün yaşanan arızadan dolayı geri dönmek zorunda kalıyorlar. Yaklaşık 1 milyon nüfusta kadınlar için yalnızca 1 adet cihaz var” dedi.

"PERSONEL SÜREKLİ RADYASYONA MARUZ KALIYOR"

Depremin ikinci yıl dönümüne günler kala kadınların Hatay kent merkezinde ne mamografi ne de smear test yaptırabildiğini anlatan Kanatlı, “Kadınların kimi için öncelik barınma, kimi elindeki gıdayı saklamak için uğraş veriyor kimi de çocuklarının eğitimine dair sorunlarla boğuşuyor. Çünkü bu sorunlar çözülmedi. Ve kadınlar bu sorunlar arasında kendilerini, kendi sağlıklarını, yaptırmak zorunda oldukları tetkikleri, tedavileri unuttular. Bu tetkikleri talep eden kadın sayısı çok az” diye konuştu. Hatay Tabip Odası olarak çalışmaları sürdürdüklerini vurgulayan Kanatlı, “Ancak nasıl çözüm olacağız? Cihaz sayısı bir, yetmiyor. Cihazın başındaki personel bir kişi. Günde 40 çekim yapıyor. Sürekli radyasyona maruz kalıyor, kendi sağlığını tehlikeye atarak tedavi sunuyor. Yani bu aksaklıklarla tetkikleri çeken arkadaşımızı kanserden kaybedeceğiz. İş güvenliği yok” ifadelerini kullandı.

"HER AY AİLE HEKİMLERİ HATAY’I TERK EDİYOR"

Elektrik kesintileri için neredeyse her gün yetkilerle görüştüklerini anlatan Dr. Kanatlı, “Elektrik yoksa sağlık hizmeti veremiyoruz. İnternet kesintisi varsa reçete yazamıyoruz, geçmiş tetkiklere bakamıyoruz. Jeneratörler bozuluyor, güç kaynağımız bitiyor” dedi. Çalışma koşullarından dolayı her ay birkaç aile hekiminin Hatay’ı terk ettiğini ifade eden Kanatlı, durumu şöyle anlattı: “Dün bir hastam geldi, ehliyet raporu için 400 kilometre yol katettiğini söyledi. Hasta geliyor, ama elektrik kesintisi yüzünden kendisine rapor veremiyoruz. Bundan dolayı hastalarımız sık sık aile hekimlerini değiştiriyor. Ancak yeni aile hekimleri de kenti terk edip gitmiş, hastanın haberi yok. Kısaca burada en temel sağlık hizmetlerine erişimde ciddi sorunlar var.”

Koruyucu sağlık hizmetlerinin aile sağlık merkezlerinde verileceğinin altını çizen Kanatlı, “Eğer ASM’ler kapanırsa hastalıklar, kanser çoğalır. Önlenebilir, tetkiklerle erken teşhis edilebilir hastalıklardan hastalarımızı kaybederiz. Bu sorunlar görevlendirme ile aşılamaz. 23’üncü ayı geride bıraktık, sorunlarımız çözülmediği gibi kangrenleşti. Bakın hekimler gidiyor, bırakın cihazı bir yana hizmeti verecek, koruyucu sağlık hizmetini verecek aile hekimleri ve ASM personeli Hatay’ı terk ediyor” diye konuştu. 

"ONKOLOG İKİ HAFTA ÖNCE GELDİ"

Sağlık Bakanlığının ‘Kanser taramalarına önem vereceğiz’ sözünü hatırlatan Dr. Kanatlı, “Yeterli personel ve cihazı sağlamaları gerekir, altyapıyı düzenlemeleri gerekiyor. Elektrik kesintileri sebebiyle cihazlarımız arızalanıyor. Elektrik kesintilerine çare bulamıyoruz, kent merkezinde şu an bir onkolog var; o da iki hafta önce geldi! Halen radyasyon onkoloğu yok. Meme kanseri tedavilerinde ciddi sorun yaşıyoruz; ki gözlemlerimize göre kanserde artış var. Hastalarımız tedavi için il dışına gitmek zorunda kalıyorlar. Tüm bunlar ciddi maddi külfetler. Dahası hastalarımızın gittiği il olan Adana’da da hastane (Balcalı) kapatıldı; hastane depreme dayanıksız çıktı” dedi.

TÜRKİYE’DE 40 BİN KADINA BİR MAMOGRAFİ CİHAZI VAR

Mamografi cihazı ile tetkikleri yaptırması önerilen kadınlar için yaş aralığı 40 ve üstü. 40 yaş ve üstü kadınlara yılda bir defa tetkiklerin yaptırılması öneriliyor. Türkiye’de 40 yaşın üstünde yaklaşık 16 milyon 750 bin kadın var. Bakanlık verilerine göre ise 2023’te Sağlık Bakanlığına ait hastanelerde 418, üniversite hastanelerinde 79, özel hastanelerde 462 mamografi cihazı bulunuyor. Bu sayılar yaklaşık bir oranla, Türkiye’de bakanlığa ait hastanelerdeki mamografi cihazları sayısıyla her 40 bin kadına bir cihazın düşmesi anlamına geliyor. Çeşitli tıbbi cihaz firmalarının sitelerine bakıldığında mamografi cihazlarının 5 bin dolardan (güncel kurla 175 bin 699 TL) başladığı görülüyor. Fiyatlar genel olarak 5 ila 50 bin dolar arasında değişiyor.

Bu yetersizliğe karşın Türkiye’de meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türü. Her sene yaklaşık 27 bin kadına meme kanseri teşhisi konuyor. Meme kanserinde dünya genelinde ortalama görülme yaşı 61 iken, Türkiye’de bu yaş ortalama 51’dir. 2040’ta Türkiye’de meme kanseri görülme sıklığının yüzde 40 artması öngörülüyor.

ASBEST KANSER RİSKİNİ ARTIRIYOR

Depremde ağır hasar gören Hatay’da yetersiz sağlık hizmetlerinin yanında depremin yarattığı hasarlar nedeniyle kanser riskini artıran pek çok unsur var. Bunlardan biri de asbest. TMMOB'ye bağlı Çevre Mühendisleri Odasının (ÇMO) Hatay'da 4 farklı noktadan aldıkları 8 numunenin dördünde katı asbest tespit edildi. Yine ÇMO’nun yaptığı saha araştırmasına göre 45 adet katı ve toz numunenin 16 adedinde asbest lifi tespit edilmişti. Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, deprem bölgesinde 300 bin ila 400 bin kişinin asbest kaynaklı çeşitli kanser türleriyle karşılaşma ihtimali olduğunu aktarmıştı.

SAĞLIK BAKANLIĞININ YANITI VE BİR NOT

Sağlık Bakanlığı, bu haberimize ilişkin olarak, "Sağlık Bakanlığı Sağlıklı Çözüm" isimli X hesabından bir yanıt yayınladı. Bakanlık il genelinde olan mamografi cihazı ve onkolog sayısına dair veriler paylaştı. Bunun üzerine tekrar görüşüne başvurduğumuz TTB MK üyesi Dr. Ali Kanatlı, “Sağlık Bakanlığı KETEM’e dair söylediğimiz 1 cihaz sayısını açıklamasında da doğruluyor. Kadınların taramalarını yaptıracakları ilk adres KETEM’lerdir. Aile hekimi arkadaşlarımızın yönlendirdiği ilk adres KETEM’dir. Söylediğimiz bir cihaz Defne KETEM’de bulunuyor. Antakya, Samandağ, Altınözü ve Yayladağı’ndan 1 milyon nüfusu aşkın kişiye sadece 1 mamografi cihazı düşüyor. Ve söylediğimiz gibi sıkça yaşanan elektrik ve internet kesintileri ile hizmette aksama oluyor. 15 gün önce hizmete başlayan bir onkolog meslektaşımız, Antakya’da hizmete başladı. Burada asıl sorun onkolog sayısı değil. Kaldı ki bu sayı kent merkezi için yetersizdir. Esas sorun, o onkologla birlikte hizmet verecek radyasyon onkoloğunun olmamasıdır.  Zaten bu sebeple hastalarımız çevre illerden Adana’ya sıkça gitmek zorunda kalıyorlar” diye açıklama yaptı.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Suriye'nin Lübnan Büyükelçiliği hizmetleri askıya aldı 

SONRAKİ HABER

DBP: Çözüm toplumsal tüm dinamiklerin katılımıyla mümkündür

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa