Okullara iletilen mitinge katılın mesajına tepki: Parti devleti uygulamasının bir örneği

Eylem NAZLIER
İstanbul

İsrail’in Gazze ve Flistin’e yönelik katliam ve saldırılarına karşı hamasi söylemlerden başka bir şey yapmayanlar yine 1 Ocak’ta İstanbul Galata Köprüsü’nde buluşmaya hazırlanıyor. İktidara yakın kuruluşların oluşturduğu Milli İrade Platformunun organize ettiği miting için belirlenen 3 ana slogandan birinin ‘Dün Ayasofya, bugün Emevi, yarın Aksa’ olacağı duyuruldu. Miting için kamu kurumları da seferber olmuş durumda. Mitinge katılımı artırmak için okullara da mesajlar atıldı.  Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okul müdürlerinin yer aldığı WhatsApp gruplarına gönderilen mesajla, 1 Ocak 2025’te Galata Köprüsü’nde düzenlenecek mitinge katılım çağrısında bulunularak mitingin öğretmenler, veliler ve öğrencilere duyurulması istendi.

VELİ, ÖĞRENCİ VE ÖĞRETMENLERE ULAŞTIRIN

Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünden gönderilen mesajda şu ifadeler yer aldı: “Değerli müdürlerimiz, insanlık onurunu yüceltmek ve başta Filistin, Doğu Türkistan, Çin ve dünyanın çeşitli yerlerinde zulüm gören mazlumlara destek olmak için 1 Ocak 2025 Çarşamba günü saat 08.30’da Galata Köprüsü’nde düzenlenecek mitinge hepinizi bekliyoruz. Not: Toplu ulaşım ücretsiz olup hareket saatleri ekteki afişte yer almaktadır. Mesajımızın öğretmenlerimiz ve okul aile birliği üyelerince tüm veli ve öğrencilerimize ulaştırılmasını rica ediyoruz.”

“PARTİ DEVLETİ UYGULAMASI”

Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, öğrencilerin ve öğretmenlerin siyasi organizasyonlarda kullanılmasını ‘Parti devleti uygulamasının bir örneği’ olarak değerlendirdi. İlçe milli eğitim müdürlüğünün miting çağrısını siyasi propaganda olarak niteleyen Özbay “Miting duyurusu yapmak, belediye araçları göndermek, öğrencileri mitinge götürmek, onlara slogan attırmak, devlet ile parti arasındaki sınırın kalkmasının tipik örneklerindendir. Bu, 22 yıllık AKP iktidarında sıkça gördüğümüz olaylardan biridir” dedi. Mitingin amacı ne olursa olsun, milli eğitim müdürlerinin okul müdürleri ve öğretmenlerin bu tür etkinliklerin duyurusunu resmi görevlerini kullanarak yapamayacağına işaret eden Özbay “Öğretmen ve öğrenciler, iktidarın veya yandaşı olan kurumların dolgu malzemesi, tarikatların potansiyel müritleri değildir. Okulların, öğrencilerin ve velilerin cemaat ve tarikatların eylemlerinin arka bahçesi haline getirilmesi kabul edilemez. Milli eğitim ve okul müdürleri de okullarda cemaatlerin ve tarikatların sözcülüğünü yapamaz” diye konuştu.

“ASIL İSRAİL’LE TİCARET KESİLMELİ”

Eğitim Sen İstanbul 9 No’lu Şube Başkanı Hüseyin Özev, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün okul müdürlerine böyle bir çağrı yapmasının yanlış olduğuna işaret ederek  “Mitingin zamanlaması da okullar, öğretmenler ve öğrenciler üzerinden katılım çağrısı yapılması da doğru değil” dedi. Dünyanın neresinde olursa olsun zulüm gören tüm toplumların dili, dini ve rengine bakmaksızın yanında olduklarını dile getiren Özev “Ama burada mitingin belirlenen tarihi ve katılım için okullara resmi yazılar gönderilmesi eğitim üzerinden tamamen ideolojik mesaj vermek ve ayrıştırma amacı taşıyor” eleştirisinde bulundu. Gazze’de yaşanan katliama, İsrail saldırganlığına ve yaşanan insanlık dramına kendilerinin de karşı olduğunu dile getiren Özev “İsrail’in Filistin halkına yönelik soykırımı elbette kınanmalı. Ancak hükümetin bu konuda somut yaptırımlar uygulaması gerekir. Ticari ilişkiler kesilebilir ya da uluslararası platformlarda daha etkili adımlar atılabilir. Bunun yerine bir miting düzenlenip, okulların aracı olarak kullanılması doğru bir yaklaşım değil” dedi.

“AYRIŞTIRMA AMACI VAR”

Özev ayrıca okullarda yılbaşı kutlamalarının yasaklandığı bir dönemde aynı tarihe denk gelecek şekilde okullara böyle bir miting çağrısı yapılmasının masum olmadığına dikkat çekerek “Yeni yıl kutlamaları yasaklanırken, yılın ilk gününde böyle bir etkinlik düzenlenmesi, bu yasakları meşrulaştırma çabası gibi görünüyor. Bu, yılbaşını kutlayan ya da kutlamak isteyen insanları ötekileştiriyor, ayrıştırıyor” diye konuştu.