04 Ocak 2025 13:09

Ekrem İmamoğlu: Kanal meselesi İstanbul ve Türkiye için bir beka meselesidir

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kanal İstanbul projesinin İstanbul ve Marmara için büyük tehdit olduğunu belirterek “Bence kanal meselesi İstanbul ve Türkiye için bir beka meselesidir” dedi.

Fotoğraf: ANKA

Paylaş

Ekrem İmamoğlu, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) kampüsünde yapılan Kanal İstanbul Süreci bilgilendirme toplantısının açılış konuşmasını yaptı. Gün içinde öğlene kadar sürmesi beklenen toplantının açılışını yapan İmamoğlu, hayatını kaybeden sanatçı Ferdi Tayfur’un cenazesine katılacağını daha sonra programın ikinci bölümünde olacağını söyledi. İmamoğlu, açılış konuşmasında şunları söyledi:

''BAŞINDAN BERİ ARAYIŞIMIZ BİR ORTAK AKIL ARAYIŞIYDI''

Uzmanların ve akademisyenlerin görüşlerinin tehdidin boyutunu daha önce yapılan çalışmalarda, çalıştaylarda, sunumlarda, buluşmalarda defalarca hem kamuoyunun önüne hem bu kararı alan insanların önüne koyduğuna işaret eden İmamoğlu; “Burada çok yoğun mücadele veren, kürsülerden bunu aktaran, anlatan çok değerli dostlarımızın olduğunu da görüyorum. Aramızda defalarca meclis kürsüsünden konuşan siyasi konumu ne olursa olsun bu konuda beyanatları en üst seviyede veren farklı siyasi görüşlerden dostlarımızın olduğunu da biliyorum, görüyorum. Tabii başından beri arayışımız bir ortak akıl arayışıydı. Bilimsel zeminde konuşabilme ve tartışabilme arayışıydı. Ama ne yazık ki bu hedefe bir türlü ulaşamadık. Hiçbir davetimize hiçbir bilim ve teknik insanı gelmedi. Biz depremle mücadelede, afetle mücadelede göreve gelir gelmez 2019 yılında bir çalışma yapalım ve beraber nasıl yol alabiliriz oturup konuşalım. Şeklinde üç günlük bir çalıştay yapmıştık. Ve devletimizin her kademesinden yöneticileri davet etmiştik. O davet ettiğimiz insanlardan hemen hemen hiçbir yönetici bizim davetimize katılmadı. Halbuki üç günlük olağanüstü değerli bir çalışma olmuştu. Aynı şekilde Kanal İstanbul'la ilgili bir çalışma yaptık ve bu çalışmayla ilgili aydınlanmak istediğimizi dile getirdik. Yine bütün açık davetimizi devletimizin her ilgili kurum ve kuruluşuna yaptığımız gibi özellikle ÇED raporuna olumlu görüş veren o rapora imza atan bilim insanlarını da tek tek özenli bir biçimde lütfen gelin ne için olumlu görüş veriyorsunuzu bize anlatın duymak istiyoruz, İstanbul halkına sizin sözlerinizi duyurmak istiyoruz. Dediğimiz o çalışmaya dahi tek bir kişi katılmadı. Yani onlarca bilim insanından tek bir kişi dahi o imzasını niçin attığını gelip kamuoyuna bize, İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimine meclis üyelerine anlatmadı” dedi.

''YALAN SÖYLEYEREK OY DEVŞİRME ÇABASININ BU KADAR PERVASIZCA YAPILDIĞI BİR KONU ÇOK AZ VARDIR''

O günden bugüne aslında gizli kapılar arkasında yürütülen bu çalışmanın gerçekten Türkiye tarihi açısından çok önemli olduğunu ifade eden İmamoğlu şöyle devam etti; “İstanbul geleceği açısından çok tarihidir, önemlidir, büyük bir tehdittir ama bu işin altına imza atanlar sesini bile çıkarmıyor tek bir kelime dahi çıkıp anlatıda bulunmuyor. Daha acısı farkındasınızdır. 2019’dan sonra yürüttüğümüz özellikle bu kanal meselesine dair bilgilendirme çabalarımız, kampanyalarımız kamuoyunun farkındalığını arttırma yönünde attığımız birtakım çalışmalarda dahi polisle panolar bildiriler sökülmeye çalışıldı. Hatta gece yarısı söküldü, kaldırıldı bunları da yaşadık.”

“SEÇİMLERDE KANAL İŞİNİ UNUTTULAR AĞIZLARINA ALMADILAR”

İktidarın son genel ve yerel seçimlerde kanal işini unuttuğunu, ağızlarına bile almadığını belirten İmamoğlu; “Hatta son İstanbul seçiminde rakibim 'benim gündemimde yok' dedi. Şimdi Şehircilik Bakanı imza atıyor her gün. Kanalla ilgili birçok konuyu ‘benim gündemimde yok’ dedi. Yani sırası geldiğinde Kanal işinin ne kadar ayıp olduğunu kamuoyunun nezdinde ayıplandığını, çok kötü bir yere konduğunun farkındalar ağızlarından kelime çıkmıyor ya da inkar ediyorlar. Yani bir devlet adına hükümet adına, millet adına görev yapan bir makamdaki bir insanın inkar ederek, yalan söyleyerek oy devşirme çabasının bu kadar pervasızca yapıldığı bir konu çok az vardır. Yani bu kadar kişiliği zedeleyen, itibarı zedeleyen tutum ve davranışları yapma konusunda geri durmayacak kadar bu arkadaşları bu konuda motive eden nedir? Vallahi anlamadım, billahi anlamadım. Anlamaya çalışıyorum. Bu derin bir şey. Yani tek başına bu da çözemez bunun cevabını cevabını veremez yani. Bir para meselesi olduğunu, bir çıkar meselesi olduğunu zaten keşfediyoruz ama tek başına bu mudur emin değilim yani. Ve bunun derinlemesine araştırılması gerekir” ifadelerini kullandı

''BENCE KANAL MESELESİ İSTANBUL VE TÜRKİYE İÇİN BİR BEKA MESELESİDİR''

“Bu konunun siyaseti yoktur. Bence kanal meselesi İstanbul ve Türkiye için bir beka meselesidir” diyen İmamoğlu şöyle devam etti; “Biz bugün 2019’da İstanbul’un Muhafızı olmayı başaramasaydık bugün İstanbul kenti bir kez daha tepeden tırnağa alabora olmuş olurdu gözlerini kırpmadan bunu yaparlardı. Ve sadece 135 milyon metrekarelik alanın yüzde 60’ı–70’i tarım alanı, orman alanı olan bu alanın alabora edildiğini, altının üstüne getirildiği bir ortamın çektirdiği çileyi düşünsek biz aslında ülkemizi ve şehrimizi ne denli büyük bir beladan kurtardığımızın bir göstergesidir diye düşünüyoruz. Bu manada bu toplantının siyaset ötesi bir toplantı, bir mücadelenin nasıl yapılması gerektiğine dair görüş alışverişinin yapıldığı bir toplantı kimliğiyle çok önemsiyorum. Bu manada değerli grup başkan vekilimiz Sayın Gökhan Günaydın başkanımızla ve Genel Başkan Yardımcımız Gökhan Zeybek başkanımız da bu konuyu konuştuğumuzda bu konuda davet ederek aramızda bulunmasına vesile olduğu değerli grup başkan vekillerimizin varlığı bu minvalde beni çok mutlu etmiştir Yine farklı siyasi partileri veya görüşleri temsil eden milletvekillerimizin ve parti yöneticilerimizin, il başkanlarımızın burada bizlerle olması çok çok değerlidir.”

''TEHDİDİN BOYUTU OLDUKÇA YÜKSEKTİR''

Kanal İstanbul meselesinin ele alınıp, konuşulması gerektiğinin altını çizen İmamoğlu; “Elbette bizim elimizde bir kısım veriler var bilimsel, teknik. Ama bugün özellikle bu meseleyle ilgili mücadelenin nasıl toplumsallaştırılması, bilim ve teknik zeminine çekilmesi konusunda hata yapmamak, eksik kalmamak adına İstanbul şehrinin Şehr-i Emini olarak bu şehrin muhafızı olmayı milletine söz vermiş bir kişi olarak yönetimimizle beraber sizlerin bize sunacağı değerli tavsiyeleri, önerileri bir güzel bir şekle oturtup bunu iş birliği içerisinde koordinasyonu ve moderasyonunu yapan bir anlayışa oturtmak istiyoruz. Bugünkü toplantının yegane amacı budur. İstanbul'u ve Marmaray'ı çevresiyle beraber bu tehditten koruma gayretimiz birlikte göstermeliyiz. Bence tehdidin boyutu oldukça yüksektir. Bu yönüyle inşallah bugün verimli buluşmanın toplantının güzel çıktılarını biz de buradan hızlıca harekete geçiren bir eylem planını sizlerle tekraren kamuoyuyla paylaşıyor olacağız” diye konuştu.

"1 MİLYON RİSKLİ YAPININ İYİLEŞTİRİLMESİ DAHA ÖNEMLİ"

Marmara Belediyeler Birliği (MBB) ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ise Kanal İstanbul projesinin deprem riski açısından dünyanın en hassas coğrafyalarından biri olan Marmara Bölgesi’ni daha kırılgan hale getireceğini belirterek “Kanal İstanbul’un maliyetinin 65 milyar dolara ulaşabileceği ifade ediliyor. 1 milyon riskli yapının derhal iyileştirilmesi çok daha önemli bu süreçte. İnanıyorum ki beton kanal olmayacaktır, olmamalıdır” dedi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

TESK: Sigara ve alkolde yapılacak ÖTV artışları zam olarak yansıtılmamalı

SONRAKİ HABER

Pentagon: Kobani'de herhangi bir üs kurma planımız ya da niyetimiz yok

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa