07 Ocak 2025 15:28

TTB 2. Başkanı Dr. Pınar Saip: Nitelikli bir sağlık sistemi için iş bırakıyoruz

ASM’lerde 5 gün sürecek iş bırakma eylemine yarın tüm basamaklardaki sağlık emekçileri de katılıyor. Sağlık emekçileri, halk nitelikli hizmet vermek, kendileri içinde insanca çalışma koşulları istiyor

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Kübra KIRIMLI
Ankara

Sağlık hizmetlerinin ve koruyucu sağlığın bel kemiği olan aile sağlığı merkezi (ASM) çalışanı sağlık emekçileri Sağlık Bakanlığı’nın eziyet yönetmeliğine karşı bir kez daha iş bıraktı. 6-10 Ocak’ı kapsayan 3. kez yapılan iş bırakma eylemine 8 Ocak’ta (yarın) bu kez 2. ve 3. basamakta çalışan sağlık emekçileri de katılacak. Performans sistemiyle sağlıkta niteliğin değil niceliğin ölçüldüğünü, sağlık emekçilerinin daha çok tetkik yapıp hasta bakmak zorunda bırakıldığı bir sisteme karşı olduklarını dile getiren Türk Tabipleri Birliği (TTB) 2. Başkanı Dr. Pınar Saip “Aile hekimlerinin mesleki bağımsızlığı yok ediliyor. Bizler ne kamuda ne de özelde performans ve ciro baskısı olmadan, hekimliğin beş dakikayla sınırlandırılmadığı bir sistem istiyoruz. Gerçekten hekimlik yapabileceğimiz nitelikli bir sağlık sistemi için iş bırakıyoruz” dedi.

“TİCARETHANEYE DÖNÜŞMESİNE KARŞIYIZ”

Sağlık alanında 2. ve 3. basamakta yaşanan sorunların birinci basamakta yaşanan sorunlardan bağımsız olmadığına işaret eden Pınar Saip, en başta mesleki bağımsızlıkları için iş bıraktıklarını belirterek “Hür irademizle hekimlik yapmak istiyoruz” dedi. İş bırakarak bir kez daha sağlık alanında yaşanan sorunların sorumlusunun sağlık emekçileri olmadığını dile getireceklerini belirten Saip “mevcut sorunların sorumlusunun kendileri olmadığını açıklayacaklar. Dr. Saip, “Bugün güçlü bir birinci basamak olsaydı 2. ve 3. basamakta yaşanan iş yükü azalabilirdi. Şu an 2. ve 3. basamak sağlık kurumları gerek kamuda gerek özelde birer ticarethaneye dönüşmüş durumda. Kamuda performans sistemi, özelde ise ciro baskısı altında ezilen hekimler sorunlarına çare arıyorlar” dedi.

“SAĞLIKTA PERFORMANS OLMAZ”

Kamuda performans sistemi üzerinden işleyen bir sistemin ne hekimlere ne de hastalara fayda sağlamadığına dikkati çeken Saip, “Performans sistemiyle kamu ve üniversite hastanelerinde radyoloji, biyokimya gibi bazı işlem ve tetkikler taşeronlara devredildi. Hastanelerde hekimler tek kalemde maaş almıyorlar, aylık gelirlerinin çoğu döner sermayeden karşılanıyor. Yani, ne kadar fazla işlem, tetkik yaparlarsa o kadar fazla gelir kazanılıyor. Yani niteliğin değil niceliğin ölçüldüğü bir sistemden bahsediyoruz” ifadelerini kullandı.

“ÇETE ÜRETMEYECEK BİR SİSTEM İÇİN”

Sağlık alanında yaşanan sorunların biriken bir öfke olarak sağlık çalışanlarına döndüğüne vurgu yapan Saip “Etkili bir sağlıkta şiddet yasası çıkarılmasını kısacası güvenli çalışma ortamları istiyoruz. Nitelikli bir tıp uzmanlığı eğitimi verilmesini ve gerçekten hekimlik yapabileceğimiz bir sistem içinde çalışmak istiyoruz. Öte yandan OSGB’lerde çalışan işyeri hekimleri pazarlanıyor, özel hastanelerde çalışan hekimler ise ciro baskısına maruz kalıyor. Bu ciro baskısına son verilmesini güvenceli gelir ve güvenceli iş ortamları sağlansın istiyoruz. Kısaca insanca yaşayacak emekliliğe yansıyacak güvenceli gelirin sağlanmasını maddi kaygılardan uzak görevimizi yapmak istiyoruz. Sağlıkta çeteleşmeye neden olmayacak bir sağlık sistemi için bugün iş bırakıyoruz” diye konuştu. Tüm bu koşullar altında yurttaşların etkili bir sağlık hizmeti alamadığının altını çizen Saip “Dünyada hastanelere en fazla başvuru yapan ülkeyiz. Öyle ki acile yapılan başvuru sayısı ülke nüfus sayısından fazla, yılda 120 milyon insanımız acile gidiyor. Yılda her bir yurttaş 11.4 kez hastaneye gidiyor. Bunlar sağlık sistemimizin sorunlara çare olmadığını anlatıyor” dedi

ÖNCEKİ HABER

SANA: Katar ve Türkiye gemileri Suriye’ye elektrik sağlayacak

SONRAKİ HABER

AKP'li Güler: Genel af gibi bir konu gündemimizde yok

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa