Bir utanç belgesi: Asgari ücret

Muhammet

Antep 

Asgari ücret bir kez daha insanların en temel yaşama hakkını ellerinden alacak şekilde belirlendi. TÜRK-İş’in Kasım 2024 verilerine göre, dört kişilik bir ailenin sadece sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için gerekli olan açlık sınırı 20.562 TL. Yoksulluk sınırıysa bu ailenin barınma, ulaşım, eğitim, sağlık gibi temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için 66.976 TL olarak hesaplanmış durumda. Bekâr bir çalışanın aylık yaşam maliyetiyse tam 26.712 TL. Bu rakamlar, asgari ücretle geçinmenin imkânsız olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

EKONOMİK YÜK, İŞ SINIFININ SIRTINDA

Ancak, açıklanan bu gerçeklere rağmen, insanların asgari ücretle yaşamaya zorlanması, emekçinin alın terinin sermaye sahiplerinin cebine akıtılması demektir. Bir işçinin emek gücünden asgari ücretin kat kat fazlasını kazanan patronlar, bu ülkenin ekonomik yükünü işçi sınıfının sırtına yıkmaya devam ediyor. Gençler, günlerinin çoğunu çalışarak geçirseler bile, bu asgari ücretle bırakın sosyal hayatta var olmayı, temel insan hakkı olan barınma, beslenme ve sağlık gibi gerekliliklerini bile karşılayamıyorlar. Açlık sınırının altında yaşamak zorunda bırakılan insanlar, bir lokmayı bile dişlerinden artırarak ayakta kalmaya çalışıyor.Bu yetersiz ücretin üzerine eklenen vergiler ve zamlar, insanları adeta nefessiz bırakıyor. Devlet, lüks makam araçlarından, israf eden kamu kurumlarından, günde 10 milyonlarca TL’nin aktığı saraydan, yandaş şirketlerden asla kesinti yapmazken, emeğiyle geçinen vatandaşın sırtına daha fazla yük bindiriyor.ASGARİ DEĞİL, İNSANCA YAŞAM

Asgari ücret, yalnızca rakamsal bir değer değil, aynı zamanda bu sistemin insanlara biçtiği yaşam standardının bir aynasıdır. Bugün asgari ücret, milyonlarca insanı açlığa ve çaresizliğe terk eden bir utanç belgesidir.Bu yozlaşmış, köhnemiş, adaletsiz sömürü düzenine boyun eğmeyeceğiz ve insanca bir yaşam için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz!