8 Ocak 2025 12:32

Diyarbakır Barosu: Yas ve gömülme hakkı insancıl hukuk güvencesindedir

Diyarbakır Barosu, yas ve gömülme hakkının insancıl hukuk güvencesi altında olduğunu belirterek, Daştan ve Bilgin'in cenazelerinin alınabilmesi için gerekli koşullar sağlanmalı çağrısı yaptı.

Diyarbakır Barosu: Yas ve gömülme hakkı insancıl hukuk güvencesindedir

Fotoğraf: MA

Diyarbakır Barosu Suriye'de 19 Aralık'ta öldürülen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin'in ailesinin cenazeleri almasının engellenmesine dair yazılı açıklama yaptı."Yas, Gömülme Ve Veda Hakları Sağlanmalıdır" başlığıyla yapılan açıklamada, "Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in aileleri ve aralarında milletvekili, sivil toplum örgütü temsilcilerinin de bulunduğu heyet, naaşların Türkiye'ye getirilmesi için Irak Kürdistan Federe Bölgesi'ne geçmek üzere Habur Sınır Kapısı'na gitmişlerdir. Ancak yaklaşık 48 saat geçmesine rağmen, şuana kadar herhangi bir gerekçe gösterilmeden pasaport işlemleri dahi yapılmaksızın sınır kapısında bekletilmektedirler" denildi.

ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER HATIRLATILDI

"İnsancıl hukuk doktrininde ölülere muamele, mezar ve yas tutma hakkı önemli bir karşılık bulmaktadır" denilen açıklamada, Lahey Sözleşmesi ve Cenevre Sözleşmeleri başta olmak üzere uluslararası birçok sözleşmede herkesin gömülme hakkının olduğu ve ailelerinin de yaşamını yitiren yakınlarına veda etme hakkının olduğu belirtildiği vurgulandı.

“HUKUKA AYKIRI BEKLETMEYE SON VERİLSİN”

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) yaşamını yitirenin naaşının yakınlarına verilmemesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) 8'inci Maddesinin ihlali olarak kabul etiği kaydedilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Uluslararası Kızıl Haç Komitesi 112 ve 117 arasında belirlediği kurallarında ‘ölüye saygı ve adaleti’ düzenlemektedir. Hukuki ve ahlaki açıdan ölüye saygı, ölümün ardından kişinin onurunu ve haklarını koruma yükümlülüğünü içermektedir. İnandığımız değerler ve toplumsal hafızamız hem ölüye hem de geride kalanlara saygıyı öğütlemektedir. Kültürel geleneklerimiz yaşamını yitiren kişinin yakınlarına yas sürecini geçirmeleri ve veda etmeleri üzerine kuruludur. Bu nedenle yaşamını yitiren gazetecilerin ailelerine ve milletvekili, sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin de bulunduğu heyete yönelik bu hukuksuz uygulama ölüye saygı ve usulüne uygun gömülme hakkına yönelik tutumu da ortaya koymaktadır. Ölüye saygı, gömülme ve veda haklarının uluslararası insancıl hukuk ve insan hakları hukuku çerçevesinde güvence altına alındığını belirtmekte; gazetecilerin naaşlarının aileleri tarafından alınabilmesi için gerekli imkanların sağlanması ve Habur Sınır Kapısında haksız ve hukuka aykırı bir şekilde bekletilen heyete yönelik uygulamaya son verilmesi çağrısında bulunuyoruz." (HABER MERKEZİ)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Dört yılda 750 bin yeni çocuk işçi

Dört yılda 750 bin yeni çocuk işçi

Bizzat Erdoğan’ın, pandemiyi ‘üretim ve lojistik üssü olma fırsatı’ olarak işaret ettiği 2020’den bu yana ucuz emek eksenli dönüşümün çarpıcı sonuçları ortaya çıkıyor. ‘Üretim, ihracat’ gibi sloganlarla pazarlanan dönüşüm, çocuk emeğini de başta sanayi olmak üzere sermayenin hizmetine sundu. Bu dört yılda 750 bin çocuk daha resmi rakamlara işçi olarak geçti.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Gençlerin sokak eylemlerine atıfta bulunan Bahçeli, "Öğrencinin yeri okuldu, sınıftır, kütüphanedir" dedi.

Evrensel'i Takip Et