10 Ocak 2025 13:28
Son Güncellenme Tarihi: 10 Ocak 2025 16:16

Sağlık meslek örgütlerinden "Eziyet Yönetmeliği" açıklaması: Halkın sağlık hakkı için eylemlerimiz devam edecek

“Eziyet yönetmeliğine” karşı iş bırakan sağlık emekçileri iş bırakmanın son gününde yaptıkları açıklamalarda Halkın sağlık hakkını ve meslek onurumuzu savunmaya devam edeceğiz dedi.

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

Paylaş

Sağlık çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” dedikleri Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne karşı 6-10 Ocak tarihlerinde yaptıkları iş bırakma eyleminin son gününde yaptıkları açıklamalarda; “Halkın sağlık hakkını ve meslek onurumuzu savunma kararlılığımızla, eylemlerimiz devam edecektir” mesajı verdi.

SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN TALEPLERİ NELER?

  • "Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman, ekipman ve olanak sağlanmalıdır.
  • Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır.
  • Birinci basamakta bilimselliği tartışmalı GETAT uygulamalarına son verilmelidir.
  • Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli; aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir.
  • Ebe ve hemşirelerin maaş ve teşvik ödeme kriterleri mesleki sorumluluklarının dışında kriterlerden oluşmakta iken, Aile Sağlığı Merkezleri'nde çalışan ebe hemşirelere ödenecek ücret Aile Hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir.
  • Aile Sağlığı Çalışanlarının kanun değişikliği gerektiren tavan ücreti katsayısı artırılmalıdır."

İSTANBUL: HAKLIYIZ, KARARLIYIZ, KAZANACAĞIZ

Kadıköy Rıhtım'da Sağlık Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne karşı düzenlenen iş bırakma eylemi, halkın da desteğiyle sona erdi. Sağlık çalışanları, düzenlemeyi "Eziyet Yönetmeliği" olarak nitelendirirken Sağlık Bakanlığı'na yönelik sert eleştirilerde bulundu. Aile hekimleri ve sağlık çalışanları, 1 Kasım 2024'te yürürlüğe giren ve kamuoyunda "Eziyet Yönetmeliği" olarak bilinen düzenlemeye karşı 5 günlük iş bırakma eylemlerinin son gününde Kadıköy Rıhtım'da bir araya geldi. "Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz" ve "Bakan İstifa" yazılı pankartlar taşıyan sağlıkçılar, hak taleplerini yineleyerek mücadeleye devam edeceklerini duyurdu.

Eylemde sağlık meslek örgütleri adına açıklamayı SES Şişli Şube Eş Başkanı Fadime Kavak Sevim yaptı. Sevim, sağlık çalışanlarının maaş, kadro ve iş güvenliği gibi temel haklarını görmezden gelen düzenlemenin geri çekilmesi gerektiğini vurguladı. Sevim açıklamasında, Sağlık Bakanlığı'nın halkın ve sağlık çalışanlarının çıkarlarını hiçe sayarak hareket ettiğini söyledi: "Zor değil, ASM yapacaksınız. Emekliliğe yansıyan yoksulluk sınırının en az iki katı maaş vereceksiniz. Kadro sağlayacak, şiddeti önleyecek, bizi dinleyeceksiniz. Ancak bunları bilerek ve isteyerek yapmıyorsunuz. Çünkü ne bizim emeğimiz ne de halkın sağlığı umurunuzda değil."

Sevim, Sağlık Bakanlığı'nın politikalarının sağlık çalışanlarını baskı altına almayı hedeflediğini vurgulayarak: "Sürekli sağlık sisteminin başarılarından bahsediyorsunuz. O başarıyı emeğiyle, bilgisiyle sağlayan biziz. Ancak emeğimizi savunduğumuzda cezalandırılmaya çalışılıyoruz" dedi.

“20 YILDA  20 ASM YAPMADINIZ”

Sevim, yönetmelikle dayatılan koşulların kabul edilemez olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: "Maaş kesme ve sözleşme feshi tehditleriyle bize bu yönetmeliği kabullendirebileceğinizi mi zannediyorsunuz? Bu hayal alemindeyseniz uyanmanız için biz daha çok iş bırakacağız, bilginiz olsun."

Sevim, Sağlık Bakanlığı'nın aile sağlığı merkezlerini (ASM) güçlendirme sözlerini eleştirerek şunları söyledi: "ASM yapacağız diyorsunuz. 20 yıl oldu, 20 yılda 81 ile 20 ASM yapamadınız. Siz sadece şehir hastanelerinde yandaşlarınıza ödeme yapıyorsunuz. Bir ayda şehir hastanelerine ödediğiniz para ile İstanbul'un tüm ASM'leri yeniden yapılır, ama sizin tercihiniz şehir hastanelerinin müteahhitlerini zengin etmek."

“SAĞLIK SİSTEMİ KRİZDE!”

Açıklamada, mevcut yönetmeliğin sağlık sistemini daha da kötüleştirdiği vurgulandı. Sağlık Bakanlığı'nın, aile sağlığı merkezlerinde (ASM) yaşanan sorunları çözmek yerine algı çalışmalarıyla durumu manipüle ettiğine işaret edildi: "Günde 80 hasta bakan hekimlere daha fazla zaman ayıracaklarını söylüyorsunuz. 1,5 dakikada tansiyon takibi yapılabilir diyen bürokratlarınız var. Sağlığı bu kadar bilmeyen bir yönetimle karşı karşıyayız."

“KAZANANA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ!”

Sağlık çalışanları, yönetmeliğin geri çekilmesi, ASM'lerin güçlendirilmesi ve sağlık çalışanlarının taleplerinin karşılanması için mücadeleye devam edeceklerini belirten Sevim, "Aile hekimliğini korumak, emeğimizi korumak için bir araya geldik. Biz buradayız ve o eziyet yönetmeliğinizi çöpe atmadan durmayacağız. Önce o eziyet yönetmeliğini çöpe atacaksınız, önce ASM yapacaksınız, önce yoksulluk sınırı altında, açlık sınırı altında çalışmaya zorlamayacaksınız. Önce aşı temin edeceksiniz, önce AP malzemesi vereceksiniz, önce maske vereceksiniz, önce şiddeti önleyeceksiniz, önce bizim güvenliğimizi sağlayacaksınız, önce bizim emeğimizi yok saymayacaksınız, önce bizi dinleyeceksiniz.Hastanelerimizi yıktınız, Üniversitelerimizi boğdunuz, Aşı üreten, bilgi üreten kurumlarımızın kapısına kilit vurdunuz. Doktorları, ebeleri, hemşireleri kovaladınız. Hastalarımızı çaresiz bıraktınız. ASMlerimizi ve birinci basamağı eziyet yönetmelikleriniz ile bitirmenize izin vermeyeceğiz. Haklıyız. Kararlıyız.Kazanacağız."

Basın açıklamasının ardından sağlıkçılar, davul ve zurna eşliğinde halay çekerek direnişte kararlı olduklarını söyledi.

BASIN AÇIKLAMASINDA İMZASI OLAN SAĞLIK MESLEK ÖRGÜTLERİ

  • Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN)
  • Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS)
  • Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş)
  • Hekim Sen İstanbul Şubesi
  • Hekim Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Hekim Birliği)
  • Hürriyetçi Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Hürriyetçi Sağlık Sen)
  • Hürriyet Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Hürriyet Sağlık Sen)
  • HEP-SEN
  • İstanbul Aile Hekimleri Derneği (İSTAHED)
  • İstanbul Tabip Odası
  • Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul Şubeleri (İstanbul/EVRENSEL)

ANKARA: HALKIN SAĞLIK HAKKI İÇİN EYLEMLERİMİZ DEVAM EDECEK

Ankara’da Sağlık emek ve meslek örgütleri "Eziyet Yönetmeliği"ne karşı açıklamada bulundu. Açıklamada,"Halkın sağlık hakkını ve meslek onurumuzu savunma kararlılığımızla, eylemlerimiz devam edecektir. Eziyet haline gelen bu yönetmelik iptal edilene ve diğer taleplerimiz karşılanana kadar mücadelemiz sürecektir" denildi.

Yenimahalle 1 nolu ASM önünde yapılan açıklamada konuşan Genel Sağlık İş Ankara Şube Başkanı Şenol Şahin, "Bu yönetmelik sağlık emekçilerini tükenişe, halkı niteliksiz sağlık hizmetine mahkûm etmektedir."Eziyet Yönetmeliği" şeklinde nitelendirdiğimiz bu düzenleme, aile sağlığı çalışanlarının mesleki onurunu itibarsızlaştırmakta, çalışma koşullarını ağırlaştırmakta, iş güvencesini zayıflatmakta ve hak edişlerini azaltmaktadır. Bu durum çalışma barışını olumsuz etkilemekle kalmayıp, sağlık hizmetlerinin niteliğinin de zayıflamasına sebebiyet vermektedir" dedi.

“SAĞLIK HAKKININ GASBEDİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”

Şahin, "Tekrar sesleniyoruz;Sağlıkta şiddete karşı etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalıdır. Etkili şiddet yasası çıkartılmalı, sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdırAile Sağlığı Merkezleri kamu tarafından yeterli düzeyde fiziki ve teknik olarak donanım olarak yeterli hale getirilmeli,hizmet binalar kamulaştırılmalıdır. Önceliği koruyucu sağlık hizmetleri olan, ekip anlayışını temellendiren bir sistem kurulmalıdır. Her geçen gün artan iş yüküne karşı, kadrolu ve güvenceli hemşire, ebe, teknisyen istihdamı arttırılmalıdır. Sağlık mesleklerine yönelik mesleki tanımlar net yapılmalı, angarya çalıştırma yasaklanmalıdır. Üniversite hastaneleri başta olmak üzere çalışanların tayin hakları, özlük ve sosyal hakları garanti altına alınmalıdır. Sağlık çalışanlarına emekliliğe yansıyacak en düşüğü yoksulluk sınırı üzerinde olacak şekilde tek kalem maaş ödemesi yapılmalıdır" dedi

Sağlık hizmetinin lütuf değil, temel insan hakkı olduğunu belirten Şahin, "Bu hakkın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Halkın sağlık hakkını ve meslek onurumuzu savunma kararlılığımızla, eylemlerimiz devam edecektir. Eziyet haline gelen bu yönetmelik iptal edilene ve diğer taleplerimiz karşılanana kadar mücadelemiz sürecektir" dedi. (Ankara/EVRENSEL)


İZMİR SAĞLIK PLATFORMU: “EZİYET YÖNETMELİĞİ İPTAL EDİLENE KADAR MÜCADELEMİZ SÜRECEK”

İzmir Sağlık Platformu, "Eziyet Yönetmeliği"ne karşı iş bırakma eyleminin 5’inci gününde İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. “Aile hekmliği eziyet yönetmeliğine hayır” yazılı pankart açan sağlık emekçileri, “Yönetmelik iptal edilene ve taleplerimiz karşılanana kadar mücadelemiz sürecek” dedi.

Açıklamada konuşan İzmir Aile Hekimleri Derneği Çağrı Dursun, “İş güvencemizi elimizden alan ve bizleri tehdit eden, reçete ve tedavi özgürlüğümüze müdahale ederek baskı kuran, bizlere başvurmayan hastalar için bizleri cezalandıran, hastaneye yılda 7’den fazla gitti diye bizlerin ücretlerinden kesen, hasta verilerini paylaşmıyoruz diye hem ücretlerimizi kesen hem de işten atmakla tehdit eden, bizleri ve hastalarımızı birer katsayı olarak gören, hastanelerde randevu krizini çözmüş görüntüsü vermek için hastaları oyalayan bizleri bir sekreter memuruna dönüştürmek isteyen, dünyanın hiçbir yerinde olmayan uygulamalar ile iyice tıkanmış olan sağlık sistemini daha da kaosa sürükleyecek olan bu yönetmeliği kabul etmiyoruz” dedi.

Onlarca hekim, ebe, hemşirenin yanlış sağlık politikaları sonucu istifa ettiğini hatırlatan Dursun, “Binlerce sağlık emekçisi yurt dışına gitti. Hâlâ nedendir bu zulüm, bu eziyet. Bu krizin daha da derinleşmemesi için yetkilileri tekrar uyarıyoruz. Elini reçetemden çek. Meslek onuruma artık daha fazla zarar verme. Halkın sağlığı için patronlara değil, sağlık emekçilerine kulak ver. Yönetmelik çekilene kadar alanlarda olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

“2 BİN 685 HEKİM KADROSUNA 318 HEKİM BAŞVURDU”

İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Yüce Ayhan da sağlık bakanlığı atama kuralarından bir veri paylaşarak şunları söyledi; “2 bin 685 hekim kadrosuna 318 hekim başvurdu. Yani kadroların yüzde 88’ine hekimler itibar etmediler. Sadece yüzde 12 yerleştirme söz konusu. Türkiye’nin 34 ilindeki hekim kadrolarını hekimler tercih etmedi. Bu tablo hükümetin sağlık alanını yönetemediğinin fotoğrafıdır.”

Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol ise, “Aile hekimi olmadan, ebe ve hemşireler olmadan aile hekimliği sistemi yürümez. Buradan çıkışın yolu bu birlikteliği bozmamak ve genel grevdir. Türkiye genelinde hep birlikte alanlara çıkmamız gerekir. Başka yolu yok” diye konuştu.

Sağlık çalışanlarının yanında olduklarını belirten Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, “Bizler etle tırnak gibiyiz. Doğduğumuz andan ilk sizleri görüyoruz. Sizlere kulak vermeyenlere buradan sesleniyoruz; sağlık çalışanlarımızı koruyalım ki sağlığımızı koruyalım. Merkezi iktidara sesleniyorum, doktorumuzla hemşiremizle uğraşmayı bırakın. Onların dertlerine derman olun” dedi.

“MÜCADELEYİ BİRLEŞTİRMEK VE BÜYÜTMEKTEN BAŞKA ÇAREMİZ YOK”

Emek Partisi Elif Çuhadar ise, “Emek Partisi olarak yanınızdayız. Çünkü sağlık bizim de hakkımız. Sağlıkta ticaret ölüm demektir. Bütün kamu hizmetlerini piyasa koşullarına açan bu iktidar her şeyi daha fazla para daha fazla rant daha çok işi daha az personelle nasıl yaparım derdinde. Ama bütün emekçilerin kaynaklarından elde edilen bütçe olanakları sermayeye aktarmaktan maalesef geri durmuyor. O halde sağlık hakkı tüm yurttaşlar için acil ve önemli bir haksa ve sağlık emekçileri bu koşullarda çalışmak istemiyorsa bu mücadeleyi birleştirmek ve büyütmekten başka çaremiz yok. Çünkü sağlık hakkı vatandaş için de bu hizmeti üreten sağlık emekçisi birlikte mücadele etmelidir. Biz de bu mücadeleyi büyütmek için her koşulda yanınızda olacağız” ifadelerini kullandı. (İzmir/EVRENSEL)


ESKİŞEHİR: ‘’YÜZBİNLERCE SAĞLIK ÇALIŞANI, SİZİ HEMEN ŞİMDİ İSTİFA ETMEYE DAVET EDİYORUZ’’

Eskişehir 'de Sağlık emek ve meslek örgütleri "Halkımızın sağlık hakkı ve meslek onurumuz için buluşuyoruz" çağrısıyla bugün saat 11.00'da Tabip Odası'nda buluştu. Daha sonra 12.15'te Tabip Odası önünde yürüyüşe başladı. Yürüyüş esnasında sık sık "genel grev genel direniş ", " AKP sağlığa zararlıdır", "sağlık haktır satılamaz", " sermayeye değil sağlığa bütçe" sloganları atıldı. 

Sağlık emekçileri, yürüyüşlerini İl Sağlık Müdürlüğü önüne kurulan barikatın arkasında sonlandırarak burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Sağlık bakanı Kemal Memişoğlu'nu istifaya çağıran açıklamada; "Biz açlık sınırında ayakta durmaya çalışan ve her gün daha çok hasta olup, sağlığa ulaşamayan milyonlar ve bize yaşatmak istediğiniz, mutsuzluk, umutsuzluk, tükenmişlik duygusuna asla yenik düşmeyen, düşmeyecek olan yüzbinlerce sağlık çalışanı, sizi hemen şimdi istifa etmeye davet ediyoruz." denildi.

‘’SAYIN BAKAN! TERCİHİNİZ HALKTAN YANA MI, YOKSA PATRONLARDAN, RANTTAN YANA MI OLACAK?​’’

Basın açıklamasını Bilecik Aile Hekimleri Derneği Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Bülent Karalar okudu. Bülent Karalar: "Sayın Bakan, bizi duyduğunuzu biliyoruz. Ne yapacağınızı bilemediğinizin farkındayız. Özür dilemek ve hatadan geri dönmek erdemliliktir. Hatanızdan hemen geri dönün” dedi.

Gerçek bir sağlık sisteminde, genç hekimlerin, çağdaş, bilimsel, etik ilkelere bağlı olarak, özerk üniversite ortamında yetişmesi gerektiğine işaret eden Karalar; “Yetersizliği artık herkesin malumu, patronlara ucuz iş gücü üreten dört duvardan ibaret sözde tıp fakülteleri kabul edilemez. Aksi durumda tüm branşlarda sağlık emekçileri iyi bir eğitim alamaz” diye belirtti.

 “AKADEMİK KADROLAR VE UNVANLAR SADAKATE DEĞİL LİYAKATE TESLİM EDİLMELİDİR”

Tüm kurumlarda iyi hekimlik ilkelerinin uygulanmasının sağlanması gerketiğine vurgu yapan Karalar şöyle devam etti; “En temel ve basit örneği, 3-5 dakikada hasta bakmaya zorlanma kabul edilemez. Bu süreler mesleki gerekliliklere göre belirlenir. Bunun için mutlaka katılımcı, demokratik yönetim anlayışı gerekir.

Toplumun hastalıklardan korunması en temel ilke olmalıdır. Bunun için çevresel ve tüm sosyal faktörler de birlikte sağlanmalıdır. Örneğin şehrimizde Sakarya Vadisinin maden havzası olmasına izin verilmemesi, tüm bireylerin insana yaraşır bir gelirinin olması ve insanca yaşam koşullarının sağlanması, güvenli ve yeterli besine, suya ulaşmak, insanca barınma koşulları gibi.”

Koruyucu sağlık hizmetinin öncelendiği güçlü bir birinci basamak sağlık hizmetinin gerekliliğine vurgu yapan Karalar: "Tüm bunlar olduğunda insanlarımız daha az hastalanır, daha az ilaç tüketilir, daha az tetkik istenir. Bu bizler için en önemlisidir. Ayrıca ülkemizde sağlık alanında önemli tasarruf sağlanmış olur.  Bu tasarruf kalemlerine eklenecek en önemli madde şehir hastanelerinin sözleşmelerinin sonlandırılmasıdır.

Tercihinizi yapın Sayın Bakan! Tercihiniz halktan yana mı, yoksa patronlardan, ranttan yana mı olacak?

 20 yıl önce ülkemize bir karabasan gibi yerleştirdiğiniz sağlıkta dönüşüm programınızı devam ettirmekteki ısrarınız nedeniyle tercihinizi aslında gayet iyi biliyoruz. Bu nedenle biz açlık sınırında ayakta durmaya çalışan ve her gün daha çok hasta olup, sağlığa ulaşamayan milyonlar ve bize yaşatmak istediğiniz, mutsuzluk, umutsuzluk, tükenmişlik duygusuna asla yenik düşmeyen, düşmeyecek olan yüzbinlerce sağlık çalışanı, sizi hemen şimdi istifa etmeye davet ediyoruz" dedi.

‘’SORUNU BİZ BİLİYORUZ ÇÖZÜM DE BİZDE!’’

Basın açıklamasında söz alan Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Nazan Aksaray: ise "O kadar başarısız ve beceriksizler ki daha çok zulmediyorlar. Hatalarını daha çok arttırıyorlar ve baskılarını arttırmaya çalışıyorlar. Bugün burada bir örneğini daha gördük. İl Sağlık Müdürü bizim bahçemiz olan bu alanı bizlere kamu emekçilerine sokamamak ne demektir! Bunu şiddetle kınıyorum. Sağlık müdürünü istifaya davet ediyoruz. Korkmayın, biz bu ülkenin binlerce sağlık çalışanıyız. Sorunu biz biliyoruz, çözüm de bizde. Demokratik dilden, katılımcı dilden korkmayın!" diye konuştu.

(Eskişehir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

İsrail ordusu, Batı Şeria'nın birçok bölgesine baskınlar düzenledi

SONRAKİ HABER

Çorum'da 12 öğrenci gıda zehirlenmesi nedeniyle hastaneye kaldırıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa