10 Ocak 2025 15:39

“Sağlık Bakanlığı halkın değil çetelerin”

Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla sağlık muhabirleriyle bir araya geldi. Şahbaz, "Bakanlık halkın değil, çetelerin bakanlığıdır.” dedi.  

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

CHP Sağlık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla sağlık muhabirleriyle bir araya geldi. 2024 yılını değerlendiren Şahbaz, “Sağlık Bakanı halka hizmet etmiyor. Bu kadar hekim, sağlık çalışanı çığlık çığlığa eylem yapıyor, bunlara kulak tıkıyor. Bu bir yönetim zafiyetidir. Bunu kabul etmiyoruz. Zaten kabul edilemez de. Bakanlık halkın değil, çetelerin bakanlığıdır.” dedi.  

Sağlık muhabirleriyle bir araya gelen Şahbaz, gazetecilik mesleğinin iktidarın baskı mekanizmaları, patronların çıkar hesapları ve hukukun üstünlüğünü hiçe sayan uygulamalarla boğulduğunu ifade etti. “1961 yılında bayram olarak ilan edilen gün, bugün haksız gözaltı ve tutukluluk, sansür, düşük ücret, sendikasızlık ve işsizlik ile mücadelenin günü olmuştur.

Türkiye, Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün 2024 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 180 ülke arasında 158. sırada yer alıyor. Bu sıralama, gazetecilerin sesinin nasıl susturulduğunun ve hakikat mücadelesinin nasıl baltalandığının açık bir göstergesidir” dedi.

“ÖZGÜR BASININ YANINDAYIZ”

Gazeteciliğin; gerçeği savunmak, halkın haber alma hakkını korumak demek olduğunu ifade eden Şahbaz, basın toplantısında gerçeği ortaya çıkarma pahasına canından olan gazeteciler Uğur Mumcu, Metin Göktepe ve Hrant Dink’i de unutmadı. Şahbaz, “Bugün gazeteciler sadece iktidarın değil, onların uzantısı olan karanlık güçlerin de hedefinde. İfade özgürlüğünü savunan gazeteciler, ya cezaevlerine konulmakta ya da susturulmak için türlü yollarla tehdit edilmekte. Bu baskı iklimi, Türkiye'de halkın haber alma hakkını da doğrudan gasp etmektedir” diyerek gazetecilik faaliyetlerinin suç olmadığını, özgür basının yanında olduklarını söyledi.

Bu açıklamanın ardından 2024 yılı Türkiye’nin sağlıktaki durumuna dair de açıklama yapan Şahbaz, aile hekimliği ödeme ve sözleşme yönetmeliğine karşı eylem yapan aile hekimi, ebe ve hemşirenin yanında olduklarını; etkili bir birinci basamak olmadan iyi bir sağlık sisteminin oluşturulamayacağından söz etti. CHP olarak yakın zaman önce birinci basamağa dair düzenledikleri çalıştayı hatırlatan Şahbaz, “Sağlık emekçileri ile orada yaptığımız çalıştayın sonuçları bugün talep edilen sonuçlardır” dedi. Türkiye'de Sağlıkta Dönüşüm Programı ile artan sorunların sonuçlarını bugün konuştuğumuzu ifade eden Şahbaz, “Ne birinci basamağa ayrılan ne de genel sağlık bütçesine ayrılan pay yeterlidir. Bir kez buradan bunlara ayrılan finansların arttırılması çağrısı yapıyoruz” dedi.

“SAĞLIKTA BİLGİLERİN 3. KİŞİLERE AKTARILMASI TOPLUMUN GÜVENLİĞİ AÇISINDAN SIKINTILIDIR”

Aşı temininde ciddi sıkıntılar olduğunu ifade eden Şahbaz, “Tüberküloz, Hepatit B aşıları yok. Biz HPV, Meningokok gibi aşılarında ücretsiz aşı takvimine alınması çağrısını yapıyoruz. Belediyelerimiz artık halkın da yoğun bir şekilde talep ettiği HPV’ye dair aşılama faaliyetlerini sürdürüyorlar. Ankara’da 1800’ün üzerinde aşılama oldu. Bir halk sağlığı sorununa dönen HPV’nin aşılama takvimine alınması oldukça önemli” dedi.

Sağlıkta şiddetin de artık sadece sağlık emekçilerinin değil, halkın da bir sorunu olduğunu ifade eden Şahbaz, “Gelinen noktada etkili bir yasa çıkarılması gerekiyor. Sağlıkta ticarileşmenin sonuçlarını yaşadığımızı söyledik. Şimdi ise  SGK, GSS’de bazı değişiklik yapan yasaya göre toplumun sağlık verilerinin işlenmesi, 3. kişilere aktarılması noktasında toplumun güvenliği açısından sıkıntılıdır. Bu kabul edilemez. Kime aktarılacak bu bilgiler? Ticari kar güdüsü ile yapılacak bu adım kabul edilebilir mi?​” diye konuştu.

Halen kamu kaynaklarını şehir hastanelerine aktarıldığını hatırlatan Şahbaz, “Burdur’da diyaliz merkezinde 4 hasta yaşamını yitirdi, 33 hasta yoğun bakıma düşerek tedavi aldı. İstanbul Murat Dilmener Hastanesi’nde sıcak su borusu patladı, ve 1 bebek yaşamını yitirdi, ardından İstanbul’da 19 özel hastanede bebek çetesi ortaya çıktı. Bu durum yeni değildir. O dönemin il sağlık müdür olan Sağlık Bakanı da bu durumun sorumlusudur. Dava Bakırköy Adliyesi’de sürüyor, takip edeceğiz.” dedi.

ÜLKEMİZDE HER HEKİME 1.2 HEMŞİRE DÜŞÜYOR

DSÖ her hekim için 3 hemşire istihdam edilmesini önerirken, bugün ülkemizde bu sayı 1.2. Hemşire sayısındaki yetersizlik, sistemde tıkanıklığa, hastane enfeksiyonlarının artmasına neden oluyor. Ülkemizde de bu kapsamda bölgesel eşitsizlikler söz konusu. Bu kapsamda bölgesel teşvikin arttırılması bu konu önemlidir, dedi.

Basın toplantısı ardından soruları cevaplayan Şahbaz, “Sağlıkta çeteleşmenin konuşulduğu günlerde temel sağlık hizmetlerinin paralı hale getirilmesi başta olmak üzere, iktidarın sağlıkta ticari  kardan geri durmamasına dönük adımlarını nasıl değerlendiryorsunuz” sorusuna şöyle cevap verdi: “Sağlık Bakanı halka hizmet etmiyor. Bu kadar hekim, sağlık çalışanı çığlık çığlığa eylem yapıyor, bunlara kulak tıkıyor. Bu bir yönetim zafiyetidir. Bunu kabul etmiyoruz. Zaten kabul edilemez de. Bakanlık halkın değil, çetelerin bakanlığı” dedi. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

DİSK-AR: Geniş tanımlı işsizlik pandemi dönemi seviyesinde

SONRAKİ HABER

SASA’da direnen işçiler kazandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa