12 Ocak 2025 11:50

ABD’nin Grönland hesabı: 57 bin kişilik ada neden bu kadar önemli?

ABD ve Çin’in Grönland’a ilgisi, jeopolitik önemini arttırdı. ABD’nin adada bulunan Thule Hava Üssü, Arktik bölgesindeki en önemli üs olma özelliği taşıyor. Ada maden kaynaklarıyla da dikkat çekiyor.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Yücel ÖZDEMİR
Köln

ABD başkanlığı koltuğuna ikinci kez oturacak olan Donald Trump’ın geçen hafta Florida’daki malikanesinde düzenlediği basın toplantısında sarf ettiği sözler, hafta boyunca dünya basınında tartışıldı. En dikkat çekici olanlardan birisi Kuzey Atlantik ve Arktik Okyanusu arasında yer alan, dünyanın en büyük adası olan Grönland’ın ABD hakimiyetine geçmesini istemesi oldu. Trump aynı toplantıda Kanada’nın da ABD’ye katılması, Panama Kanalı’nın geri alınması, Meksika Körfezi’nin adının “Amerika Körfezi” olarak değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Trump’ın Grönland’ı almak istediklerini söylemesinden kısa bir süre sonra oğlu Donald Trump Jr.’in “Trump” adlı uçağıyla Grönland’a iniş yapması ayrı bir heyecan yarattı. Basına düşen videolarda sokaktaki insanlara Trump çalışanlarının “MAGA” şapkaları dağıtıldığı görülüyor.

Trump birinci başkanlık dönemi olan 2019’da Grönland’ı satın almak istediğini söyleyerek bunu “Ulusal güvenlik ve özgür dünyanın çıkarları”na bağlamıştı. Baba ve oğul Trumpların Grönland hamlesi, Avrupa’da dikkatlerin daha fazla adaya yönelmesine yol açtı. Grönland’ın bağlı olduğu Danimarka’nın yanı sıra AB ve Almanya, yaptıkları açıklamalarla Trump’ın planına tepki gösterdi. Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen 10 Ocak’ta Grönland Hükümet Başkanı Mute B. Egede ile ortak bir basın toplantısı düzenleyerek Trump’a tepki gösterdi. Egede, “Biz ne Danimarkalı ne de Amerikalı olmak istiyoruz. Biz Grönlandlı olmak istiyoruz. Ama bu, Danimarka ile tüm bağlarımızı kestiğimiz anlamına gelmiyor” dedi.

GRÖNLAND’DA YAŞAM BİN YIL ÖNCE BAŞLADI

Grönland’ın yerli halkı Inuitler, Arktik bölgesinde yaşayan yerli halk grubu ve Grönland’ın kültürel ve tarihsel kimliğinin temelini oluşturuyor. Yazılı kaynaklara göre Inuitler, yaklaşık 4 bin yıl önce Asya’dan Kuzey Amerika’ya ve oradan da Grönland’a göç eden Thule kabilesinin torunları. Grönland’daki yerleşimleri de yaklaşık 1000 yıl öncesine dayanıyor. 57 binlik nüfusunun yaklaşık yüzde 90’ı Inuitlerden oluşuyor. Kalaallisut, Grönland’ın resmi dili ve Inuit halkının ana dilidir. Ayrıca Danimarkaca da, yaygın olarak İngilizce de konuşulur.

Geleneksel olarak Inuitler, avcılık (fok, mors, ren geyiği) ve balıkçılıkla geçimlerini sağlarlar. Bu yaşam tarzı, modern yaşamla birlikte kısmen değişse de kırsal bölgelerde hâlâ sürdürülmektedir. Inuit halkı, modernleşme sürecinde büyük değişimlerle karşılaştı. Eğitim ve sağlık hizmetlerine erişim ücretsiz. Geleneksel kültürlerini koruma çabaları devam etmekte.

Siyasette Inuit kültürü ve kimliği, Grönland’daki siyasi kararların ve çevre politikalarının şekillenmesinde etkili. Öte yandan iklim nedeniyle ruh sağlığı sorunları, işsizlik ve göç nedeniyle Inuit toplulukları çeşitli zorluklarla karşı karşıya.

ADAYI İLK İSTEYEN TRUMP DEĞİL

ABD’nin gözünü diktiği ve 2,1 milyon kilometrekare yüz ölçümüyle ile Almanya’nın yaklaşık altı, Türkiye’nin üç katı büyüklüğündeki Grönland adasının önemi küresel ısınmayla birlikte yıldan yıla artıyor. Bu nedenle ABD emperyalizminin geçmişten günümüzde adaya göz dikmesi boşuna değil. Sahip olduğu doğal yer altı kaynakları ve konumu, emperyalist rekabet açısından stratejik önemini de yükseltiyor.

1721’den bu yana uluslararası hukuk bağlamında Danimarka’nın sömürgesi olan Grönland’ı ilk gündeme getiren Trump da değil. 1946’da dönemin ABD Başkanı Harry Truman, Grönland’ı satın almak için Danimarka’ya 100 milyon teklif etti. Ancak Danimarka bu teklifi kabul etmedi. Buna rağmen ada Soğuk Savaş yıllarında ABD’nin SSCB’ye karşı stratejik üslerinden biri oldu. Radarlar yerleştirildi, askeri üsler kuruldu.

Ayrıca Grönland planı 1867’de ABD’nin Alaska’yı Rusya’dan 7 milyon 200 bin dolara satın almasına kadar uzanıyor. 1,6 milyon kilometre kare büyüklüğündeki Alaska’nın satın alınması da o dönem tartışmalara neden olmuştu.

DANİMARKA ADAYI NASIL KOLONİLEŞTİRDİ?

Kuzey kutbuna en yakın ada olduğu için yüzde 80’i halen buzullarla kaplı Grönland’da yaşam şartları oldukça zor. Buna rağmen bin yıllardır insanlar burada yaşamaya devam ediyor. Adanın Danimarka Krallığı’nın sömürgesi olmasının tarihi ise 1721’e kadar uzanıyor. Danimarkalı Misyoner Hans Egede, Grönland’a Danimarka adına yerleşti. Bu sayede Grönland, Danimarka’nın sömürgesi haline getirildi. 1814’teki Kiel Antlaşması ile Danimarka, Norveç ile olan birliğini sona erdirdi, Grönland üzerindeki kontrolünü ise sürdürdü.

1953’te yapılan anayasa değişikliği ile Grönland, Danimarka Krallığı’nın resmi bir parçası haline getirilerek, sömürge statüsü kaldırıldı ve “eşit bir bölge” olarak kabul edildi. 1979’da ise Grönland’a geniş bir özerklik tanındı. Ulusal parlamento kuruldu, içişlerinde bağımsızlık kazandı.

2009 ise özerklik hakları genişletilerek ada kendi dilini (Kalaallisut) resmi dil ilan etti ve doğal kaynaklar üzerinde kontrol hakkını elde etti. Ancak dış politika ve savunma hâlâ Danimarka’nın kontrolünde. Bağımsızlık, Grönland halkı için önemli bir hedef olsa da ekonomik bağımlılık ve stratejik konum nedeniyle bunu gerçekleştirmesi zor görünüyor. Eğitim, sağlık gibi temel ihtiyaçlar Danimarka tarafından verilen maddi yardımlarla ücretsiz yapılıyor. Danimarka’dan her yıl yaklaşık bir milyar dolar tutarında maddi yardım geliyor ve bu adanın kamu bütçesinin yaklaşık yarısını oluşturuyor.

Grönland 40 yıldır AB’nin bir parçası değil. 1973 yılında Danimarka’nın bir parçası olarak Avrupa Ekonomik Topluluğuna üye oldu. Ancak 1982’de referandumla AB’den ayrılma yönünde oy kullandı ve süreç 1985 yılında tamamlandı. Grönlandlılar Danimarka vatandaşı, dolayısıyla da AB vatandaşı. Ancak Grönland AB üyesi olmadığı için Grönland’da yaşayan Danimarka vatandaşları Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanamıyor.

TRUMP BAĞIMSIZLIĞI DESTEKLEYEREK KENDİSİNE BAĞLAYABİLİR

Grönland’da sömürgeciliğe karşı bağımsızlık talebi yüksek. 2021’deki seçimlerde adanın yer altı ve yer üstü kaynaklarının sömürülmesine karşı çıkan sol görüşlü “Inuit Ataqatigiit” (IA) partisi oyların yaklaşık yüzde 37’sini alarak birinci parti oldu ve 31 sandalyeli parlamentoda 12 sandalye kazandı. Bu sonuç IA’nın madencilik karşıtı politikalarının halk tarafından desteklendiğini gösterdi. Ancak bunun ne kadar kalıcı olacağı belirsiz.

Ekonomik olarak Danimarka’ya bağımlılık, bağımsız devlet olma isteğini sürekli bastırıyor. Ancak ABD’nin bağımsızlık yanlılarını daha fazla maddi destek sözüyle destekleyerek bir referandumla Danimarka’dan ayrılmayı teşvik etmesi güçlü senaryolar arasında. Bu durumda, ABD’nin “bağımsız Grönland”ı Danimarka ve ABD olmadan daha kolay sömürmesi, askeri ve politik olarak etki altına alması da kolaylaşabilir.

Son yıllarda özellikle ABD ve Çin gibi ülkelerin Grönland’a olan ilgisi, adanın jeopolitik önemini de arttırmış bulunuyor. ABD’nin adada bulunan Thule Hava Üssü, Arktik bölgesindeki en önemli askeri üs olma özelliği taşıyor. Küresel ısınmanın etkisiyle buzulların erimesi, yeni ticaret yollarının açılmasına da yol açacak. Bu nedenle Grönland’ın önemi artacak.

İŞTAH KABARTAN YER ALTI ZENGİNLİKLERİ 

Adanın emperyalist devletlerin ilgisini çekmesinin bir diğer önemli nedeni ise sahip olduğu zengin dolay kaynaklar. Bu kaynaklar şu şekilde sıralanıyor:

Nadir toprak elementleri: Elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji teknolojileri ve elektronik cihazlar için kritik olan bu elementler Grönland’da bolca bulunur.

Demir ve alüminyum: Adada geniş demir cevheri ve boksit yatakları mevcut.

Grönland’da büyük altın, platin, uranyum, petrol ve doğal gaz rezervleri olduğu tahmin ediliyor. Özellikle yüzde 80’lik buzul bölgenin altında zengin maden kaynaklarının olduğunu iddia edenler var.

Yerel hükümet çevre nedeniyle petrol ve doğal gaz çıkarılmasını yasaklamış durumda. Madencilik sektörünün gelişimi de bürokratik engeller ve yerli halkın direnişi nedeniyle durmuş halde. Ekonomi, ihracatın yüzde 95’inden fazlasını oluşturan balıkçılık üzerinde dönüyor.

Yararlanılan kaynaklar:

bit.ly/4h8Z2wo

bit.ly/3Pukosn

bit.ly/4abgcHv

bit.ly/3DNeKz0

ÖNCEKİ HABER

Hırvatistan'da cumhurbaşkanı seçimini Milanovic kazandı

SONRAKİ HABER

Patates üreticisi: "Maliyetin yarısına ürünü satamıyoruz"

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa