13 Ocak 2025 11:31

Kabel işçisi: Geçinebilmek için yüzde 100 zam almalıyım

Türk Metal’in örgütlü olduğu Kabel fabrikasında sözleşme döneminde olan işçiler ücretlerine en az yüzde 100 zam istiyor.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Zeynep DÜZ
Ankara

Dört farklı şehirde fabrikası, yaklaşık 4 bin çalışanı bulunan Endel Şirketler Grubunun Ankara Sincan’daki üretimi, ağırlıklı olarak Beko bulaşık makinalarının kablo montajı üzerine. Metal iş kolundaki üç vardiyalı fabrikanın ismi Kabel. İşçiler arasında ‘organizenin mezbahası’ olarak da biliniyor. Çünkü fabrikada İŞKUR aracılığıyla sözleşmeli eleman alımı ve 6 ayın sonunda kadroya geçişin zor olduğu bir düzen hakim. Aynı zamanda iş kazalarının, üretim düzensizliğinin ve mobbingin eksik olmadığını da söyleyebiliriz. Bant üretiminde neredeyse herkes kadın. Haliyle iş hayatı geçmişi olan Sincanlı çoğu kadının bir Kabel tecrübesi var.

Bu ara sözleşme döneminde olan Kabel’de Türk Metal örgütlü. Fabrikadaki tüm işçiler için sözleşmeli çalışmak daha yeni sayılır; bu üçüncü dönem olacak. Geçen hafta şube başkanı tarafından işçiler fabrika bahçesine toplanıp, taslak sunumu yapılmış. Sonrasında hem bilgi almak için hem de fikirlerini sormak için denk geldiğimiz işçiler süreçten mutsuz. Aslında sözleşmenin çok da kötü olmadığını ancak daha iyisinin olabileceğini söylüyorlar: “Bayram harçlıklarının 1200 liradansa 4-5 bin olması iyi aslında. Mesela eskiden verilen ayakkabı çeki ile terlik bile alınmıyordu; şimdi o da yeterli bir miktar olarak belirlenmiş. Ancak bizi asıl ilgilendiren zam oranı ve enflasyon farkı. Taslağın o kısımları yetersiz.”

‘SENDİKANIN ALIRIM DEDİĞİ ORAN YÜZDE 50’YMİŞ’

Şu an ortalama ücretlerin 24-25 bin bandında olduğunu söyleyen işçi, “Ben oran hesabından anlamam ama geçinebilmek için en az 45 bin olması gerekiyor maaşımın. Bu da artık yüzde kaça denk geliyorsa onu da sendika hesaplasın” diyor. Bir başka işçi, “Sendikanın alırım dediği oran yüzde 50’ymiş. Hadi ona da tamam diyelim. Ama iki yıllık bu sözleşme 6 ay sonra bitmiş oluyor aslında. Başka bir ülkenin enflasyonu gibi rakamlar açıklıyorlar. Bize temmuzda yansıyacak yüzde 17’lik enflasyon farkı, ücretimizin erimesini engellemeyecek. İki yıl önceki sözleşmede yaşadım ben bunu. İlk 6 ay için iyi bir zam oranıydı bence ama kalan bir buçuk yıl her ay daha kötüye gittik bu ekonomik durumda” dedi.

‘İSMEN SENDİKA VAR, TEMSİLCİLER DE VAR AMA SENDİKACILIK YOK’

En temel sorunlarının ne olduğunu sorduğumuzda, düşük ücret ve vergi dilimi olduğunu söylüyorlar. Ücretlerinin netten belirlenmesini ve sözleşmeye geçirilmesini istiyorlar. Bu talepleri taslak yazılmadan iletme imkanlarını soruyoruz. Fabrikada üç tane temsilcinin olduğunu söyleyen eski bir Kabel çalışanı, “İsmen sendika var, ismen temsilciler de var ama sendikacılık yok. Temsilciye ne sorsak bilmezlerdi. Konu başkana gidince de temsilciler ne iş yapıyor diye sinirleniyordu. İyi de temsilciyi de sendika seçiyor, daha doğrusu atıyor tepemize.”

Bir başka işçi şubeye gitmenin öğle vardiyası öncesi aktivitesine dönüğünü söylüyor: “Bizim fabrika, sendikayı en çok ziyaret eden fabrikadır. Ama ne oluyor dersen, servise binmeden önce buluşup gidiyoruz, çay içip dönüyoruz. Siz benim arkamda durursanız her şeyi başarırız diyen başkanımız, hiç arkasına bakmıyor herhalde.”

‘BİZE SORULSA GÜÇLÜ BİR SÖZLEŞME ÇIKARDI’

Sonuç olarak taslak oluşturulmadan hiçbir işçi toplantısı, görüşmesi yapılmamış işçilerle. “Bize sorulsa çok daha güzel ve güçlü bir sözleşme çıkardı” diyen işçiler çoğunlukta. Erkek bir işçi şöyle açıklıyor bunu: “Sonuçta bu kağıtlar patrona gidecek. O da başım gözüm üstüne demeyecek. Bir yerlerinden budamak isteyecek. Yani çok daha yüksekten açılabilirdi pazarlık. Yıllık üç dört ikramiye istenebilirdi. Var bunun örnekleri, o fabrikalarda da Türk Metal’in örgütlü olduğu yerler var. Niye bizim fabrikada akla gelmiyor istemek?​”

Buradan yola çıkarak “İşçiler sürece dahil edilseydi başka ne eklerdi sözleşmeye” diye soruyoruz. İşçilerin cevabı “Oturup taslak yazacak değiliz, anlamayız o işlerden. Ama istek kutusu ya da anket olabilirdi. Sıralardık; yüzde 100 zam, vergi muafiyeti, ikramiye, elle tutulur bir kıdem farkı...” oldu.

ÖNCEKİ HABER

Gürer: Çiftçinin alın teri iktidarın yanlış uygulamaları ile boşa gidiyor

SONRAKİ HABER

CHP'li Tanrıkulu, Özer, Kavala, Mızraklı, Atalay ve Kahraman'ı ziyaret etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa