Tuncer Bakırhan: İktidar siyasi pusu kurmaya devam ediyor
Tuncer Bakırhan, DEM Parti grup toplantısında İmralı ile başlayan 'yeni' süreçle ilgili iktidara çağrı yaptı, "Demokratik çözüm ve barış için adım atın" dedi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM'de düzenlenen grup toplantısında gündeme ilişkin konuştu. Bakırhan, Akdeniz Belediyesi eş başkanlarının ve meclis üyelerinin tutuklanması ve kayyım atanmasını "Bizler barış inancını büyütmeye çalışıyoruz. Emin olun Türkiye'nin dört bir tarafında bu umudu büyüterek nasıl bir sürece evriltebiliriz konusunda ciddi bir çalışma çabası içersindeyken bu iktidar siyasi pusu kurmaya devam ediyor" diyerek eleştirdi. Bakırhan, Öcalan'ın mesajının arkasında olduklarını belirterek iktidara "Demokratik çözüm ve barış için adım atın" çağrısı yaptı.
Bakırhan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
"Halkın iradesine el koydular. Mersin'deki farklı etnik ve inanç grupların seçtiği belediye eş başkanlarımız ve meclis üyelerimiz tutuklandılar. Dün kayyım atayarak demokrasiye darbe yaptılar. Darbenin siyasi olanını son 10 yıldır büyük bir yoğunlukla yaşıyoruz. Bu darbe diğerleri gibi değil, diğerleri 2-3 yıl sonra siyasi zemine geçiyorlardı ama bu devam edip gidiyor. Bunu kınıyoruz."
"Bizler barış inancını büyütmeye çalışıyoruz. Emin olun Türkiye'nin dört bir tarafında bu umudu büyüterek nasıl bir sürece evriltebiliriz konusunda ciddi bir çalışma çabası içersindeyken bu iktidar siyasi pusu kurmaya devam ediyor. Resmen pusu!"
"SANDIKTA ALAMADIĞINI HİLE İLE ALIYOR"
"Sandıkta alamadığını hileyle alıyor, kumpasla alıyor, oyunla alıyor. Böyle bir iktidar mı olur! Kendine güveniyorsan yarış, al! Beşiktaş Belediyesi'ne yönelik operasyonu da kınıyorum. Belediye başkanı ve belediye yöneticilerin bir an önce serbest bırakılmasını bekliyoruz. Bu kayyımcı anlayıştan vazgeçilmesi Türkiye'nin hayrınadır."
"İktidar Suriye'de büyük hatalar yapmaya devam ediyor. Biraz barış umudu doğunca bunu baltalamaya çalışıyorlar."
"BÖYLE Mİ ORTADOĞU'YA BARIŞ GELECEK"
"Katledilen Nazım Daştan ve Cihan Bilgin'in cenazeleri kendi memleketlerine gömülemedi. Soruyoruz ölüsüne saygı duymadığınız bir halkla nasıl barışacaksınız? Halklar Tışrin Barajına canlı kalkan olmak için gittiler. Oranın su havzasıdır. Çeteler orayı dağıtmasın diye gittiler. Orada siviller İHA'larla SİHA'lar katledildi. Bu mu Ortadoğu'ya barış getirecek?
Dışişleri Bakanı HTŞ sözcüsünün kullanmadığı bir dili kullanıyor. Her gün Rojava halklarını tehdit ediyor. Böyle barış mı olur? Tehditle barış mı olur? Herkes biraz sakin olur, anlayışlı olur, empati yapar."
"'Türkiye Türklerindir, Suriye Araplarındır' diyerek yüzyıllık hikayeyi tekarar ediyorlar. Türkiye bütün halklarındır. Suriye de sadece Arapların değildir. Türkiye Türkiyelilerindir, Suriye Suriyelilerindir. Bu akıl, bu yaklaşım bunların sadece yükünü arıtırır. İlerde görecekler o yükün altında yürüyemecekler."
"Ne zaman halklara ve doğaya saygı duyarsanız o zaman barışa hazır hale gelirsiniz. Suriye'de güven, huzur, istikrar sağlamak halk ve inançları esas alan demokratik bir çözümle mümkün."
"Suriye'de Alevi halklara yönelik katliam tehdidi söz konusu. Alevilerin öldürülmesine karşı çıkmadan halklarına nasıl huzur ve barış getireceksiniz? Türkiye'de buna itiraz eden alevilere karşı Siyasi Alevilik denilerek toplumu kışkırtıyorlar. Bu tepkiye sessiz kalınmaması lazım. En azından iktidarın sessiz kalmaması lazım."
"Bugün kadife eldiven için demir yumruk gösteriyorlar. Bunların hiçbiri Kürt sorununu çözdü mü? Bugün kimse Kürt sorununu güvenlik ve istihbarat sorununa indirgeme basitliğine düşmemelidir."
"Gerçek dışı iddialarla sürecin ciddiyetine helal getirmek en büyük çözüm karşıtlığıdır. Kimse reyting uğruna ucuzluk yapmasın. Kürt sorunun çözümü sadece Kürtleri değil, toplumun bütün kesimlerini rahatlatır."
"ARTIK SIRA İKTİDARDADIR"
"Barışın inşası için hepimize çok büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. Devir eşit temelde barış elinin uzatılması devridir. Ellerin barışa açılması devridir. El ele verip barışı inşa etme devridir. Bugüne kadar Sayın Bahçeli'den muhalefete ve toplumsal kesimlere kadar iyiniyetli her adıma olumlu karşılık verdik. Toplumda bu konuda büyük bir ortaklaşma gerçekleşti. İlk defa Türkiye'de siyasi partilerin büyük çoğunluğu dönemsel çıkarlarını bir tarafa bırakarak demokratik çözüme büyük destek verdi. Sayın Abdullah Öcalan verdiği iki mesajda da barışı inşa etme gücünün olduğunu ifade etti. Artık sıra iktidardadır. İktidar bir an önce demokratikleşme ve Kürt sorunu eksenindeki sorunları giderecek adımlar artık atsın, atmalıdır."
"Sayın Erdoğan Amed'e gitmişti. Amed'de Diyarbakır'ın huzuru Türkiye'nin huzurudur dedi. Türkiye'nin de Diyarbakır'ın da ortak huzuru demokratik çözüm ve barıştır. Demokratik çözüm ve barış sağlanırsa Diyarbakır da Türkiye de huzurlu olur Sayın Erdoğan. Onun için barış ve huzur için uğraşalım."
BAHÇELİ'YE YANIT
Bakırhan, partisinin grup toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"DEM Parti heyeti İmralı'ya ne zaman gidecek biz bilmiyoruz" diyen Bakırhan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin sözlerini de değerlendirdi. Bakırhan, şunları söyledi: "Sayın Bahçeli'nin söylediği şu söz önemli; 'sorunlar yok sayılarak çözülmez.' Kürt sorunu diye, Türkiye'nin demokratikleşmesi diye Türkiye'nin sorunları var. Bunlar yok sayılarak çözülmez diyorum. İmralı'dan nasıl bir çağrı geleceğini bilmiyoruz. Çağrının gelebilmesi için heyetin gitmesi gerekiyor, kapıların açılması gerekiyor."
(POLİTİKA SERVİSİ)