18 Ocak 2025 11:56

Tarım arazisinde ‘termal sondaj’a yargı freni

Foça’da Miray Madencilik AŞ tarafından ‘termal turizm’ bahanesiyle yapılmak istenen iki adet jeotermal sondaja karşı açılan davada mahkeme ‘ÇED gerekli değil’ kararını iptal etti.

Fotoğraf: Ramis Sağlam/Evrensel

Paylaş

Ramis SAĞLAM
İzmir

İzmir Foça’nın Fevzipaşa Mahallesi’ndeki tarım ve zeytinlik alanda yapılmak istenen ‘termal turizm’ amaçlı iki adet jeotermal kaynak arama sondaj projesi için verilen “Çevresel etki değerlendirmesi gerekli değildir” kararını İzmir 8. İdare Mahkemesi iptal etti.

Eski AKP İzmir İl Başkanı ve 24. Dönem AKP Milletvekili Aydın Şengül’ün eşi Nur Şengül’ün Yönetim Kurulu başkanı olduğu Miray Madencilik AŞ tarafından yapılmak istenen projeye bölge halkı tepki gösteriyordu.

PTD’DE KİMYASAL ANALİZLER YOK

Mahkeme kararında “çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararı veya çevresel etki değerlendirmesi gerekli değildir kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez” hükmüne yer verdi.

Proje tanıtım dosyasında (PTD) kuyularda karşılaşılacak jeotermal akışkanın (buhar+su) olası kimyasal özellikleri hakkında hiçbir bilgi yer almıyor. Bu duruma ilişkin mahkeme “Yakınlarda açılan birçok jeotermal sahada bulunan kuyularda yapılmış kimyasal analizler bulunmasına karşın PTD raporunda hiç değinilmemiş olması önemli bir eksikliktir” değerlendirmesinde bulundu.

TARIM ARAZİLERİ VE ZEYTİNLİKLERE ZARAR VERECEK

Mahkeme kararında 15 Nisan 2024 tarihli bilirkişi raporuna da atıflar yapıldı. Çevredeki köylerin içme-kullanma suyu ihtiyaçlarının bu birimde açılan sondajlardan karşılandığına vurgu yapılan kararda, “Her iki sondajın da 50-60 metre uzağında dere yatağı olması, olası kirlenmelerin taşınması açısından önemli riskler oluşturmaktadır. Bir alandaki birbirini etkileyebilecek etkinliklerde hangi kamu yararının üstün olduğu konusu hukuksal açıdan tartışmalı bir konu olmakla birlikte tarım alanları söz konusu olduğunda tarım alanları ön sırada yer almalıdır” denildi.

Davaya konu faaliyetin işletme projesi değil henüz işletme faaliyeti öncesi gerçekleştirildiğinin altı çizilen kararda, sondaj faaliyeti olduğu görülmekle birlikte, faaliyetin hayata geçirilmesi durumunda aynı etkilerin söz konusu olacağına dikkat çekildi ve termal turizm amaçlı jeotermal kaynak arama projesine ilişkin faaliyete göre çevrenin korunmasının kamu yararına olduğu belirtildi.

Mahkeme kararında ön plana çıkan başlıklar ise şöyle sıralandı:

  • Jeolojik ve hidrojeolojik yönlerden çevresel etkilerin en aza indirilmesi konuları yeterli değil
  • NPTD raporundaki jeolojik ve jeofizik özellikler saha gerçekleriyle uyumlu değil
  • Alanda keşfi yapılan sondaj lokasyonlarının rapordaki jeofizik veriler önerilenlerden farklı ve bunların hangi veriler doğrultusunda belirlendiği NPTD raporu içinde yok
  • Planlanan alanlar hem su kaynaklarına hem de toprak varlıklarına çok yakın konumda ve yaşamın temel kaynaklarından olan yüzey ve yer altı suları ile sürdürülebilir gıda üretiminin anahtarı olan toprakları kirletilme potansiyeli bulunuyor
  • 96 metreküp tasarlanmış havuz; sadece çamur havuzu olarak bile yetersizken kuyu temizliği amaçlı çekilen jeotermal akışkan için de yetersiz kalacak

BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ SIRASINDA HALK EYLEM YAPMIŞTI

İzmir Valiliğince 27 Ekim 2023 tarihinde “ÇED gerekli değildir” kararı verilmesine karşı Foça Tarih ve Doğa Talanına Hayır Platformunun çağrısıyla Foça Belediyesi dava açtı. İzmir 8. İdare Mahkemesinde görülen davaya ilişkin 5 Ocak 2024’te bilirkişi heyeti bölgede keşif gerçekleştirdi.

Keşfin yapıldığı gün Foça Tarih ve Doğa Talanına Hayır Platformunun çağrısıyla keşif yapılacak alanda toplanan vatandaşlar, “ÇED gerekli değildir” kararına tepki göstermişlerdi. “ÇED gerekli değildir” kararı alındığı tarihte onaylı 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planında ‘çayır-mera’ kullanımı ve ‘asker yasak bölge’ sınırları içinde olması nedeniyle uyarılarda bulunmuşlardı. Söz konusu projenin Foça’nın doğasını, tarım alanlarını, yer altı ve yer üstü sularını olumsuz yönde etkileyeceği uyarısında bulunmuşlardı.

Ziraat mühendisi, çevre mühendisi, jeoloji/hidrojeoloji mühendisi, jeofizik mühendisi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşan bilirkişi heyeti, raporunu 15 Nisan 2024’ te yayımlamıştı.

ÖNCEKİ HABER

Dışişleri Bakanı Fidan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile görüştü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa