Avukat Hülya Deveci: Devlet gerçeklerle yüzleşmeli
Öldürülmesinin üzerinden 18 yıl geçen Hrant Dink yarın bir kez daha vurulduğu yerde anılacak. Dink davası avukatlarından Hülya Deveci bir kez daha gerçekle yüzleşilmesi çağrısı yaptı.

Fotoğraf: AGOS
İLGİLİ HABERLER

18 yılda adalet sağlanamadı
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 19 Ocak 2007’de öldürülmesinin üzerinden 18 yıl geçti. Bu yıl da Hrant’ın arkadaşları 19 Ocak’ta bir araya gelecek ve Hrant’ı anacak.
Anma her yıl olduğu gibi yarın (19 Ocak) eski AGOS gazetesi önünde saat 15.00’te gerçekleşecek. Hrant’ın Arkadaşları İnisiyatifi “Hafıza Hakikat Hayat Hasret” başlıklı duyurusunda “Hrant Dink’i anmak üzere 19 Ocak Pazar saat 15.00’te yine 23,5 Hrant Dink Hafıza Mekanı (Agos’un eski ofisi) önünde onu vurdukları yerdeyiz” dedi. Anmaya pek çok kurum ve kuruluştan da çağrı geldi.
Hrant Dink cinayetinin 18 yıldır süren dava sürecini değerlendiren Avukat Hülya Deveci ise devletin kamu görevlilerini koruma refleksinden çıkıp gerçekle yüzleşmesi gerektiğini belirterek, 7 Şubat’ta görülecek karar duruşmasına katılım çağrısı yaptı.
17 YAŞINDAKİ OGÜN SAMAST!
AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesinin üzerinden 18 yıl geçti. Dink, katledilmeden önce gazetesinde kaleme aldığı yazılar nedeniyle hedef alınmıştı. Son yazısında, “Evet kendimi bir güvercinin ruh tedirginliği içinde görebilirim ama biliyorum ki bu ülkede insanlar güvercinlere dokunmaz. Güvercinler kentin ta içlerinde, insan kalabalıklarında dahi yaşamlarını sürdürürler. Evet, biraz ürkekçe ama bir o kadar da özgürce” diyordu. Dink, bu yazısının ardından İstanbul'un Şişli ilçesinde 19 Ocak 2007 tarihinde tetikçi Ogün Samast tarafından katledildi.
Hrant Dink’in katili, tetikçi Ogün Samast, İstanbul'dan Trabzon'a giderken Samsun Otogarı'nda yakalandı. Samsun Emniyetinde jandarma görevlileri Samast ile “Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez” yazılı Türk bayrağı ile hatıra fotoğrafı çektirdi. Hatta polisler “Abine şöyle güzel bir poz ver, hem de gülerek bir poz ver”, “Aslanım benim, aferin Ogün” diyordu. Tetikçi olarak 17 yaşındaki Samast’ın seçildiği anlaşıldı. Öyle ki Samast çocuk olduğu için ağırlaştırılmış müebbet hapis yerine 21 yıl 6 ay hapis cezası aldı ve 15 Kasım 2023’te şartlı tahliye edildi.
CİNAYETİ BİLİYORLARDI, ÖNLEM ALMADILAR
Dink'in öldürüleceği, dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından biliniyordu aslında. Jandarma istihbarata çalışan Yasin Hayal'in eniştesi Coşkun İğci; Dink'in öldürüleceğini Jandarma'ya bildirmişti.
Aynı şekilde 17 Kasım 2004’te Trabzon İstihbarat Şube tarafından “yardımcı istihbarat elemanı” olan Erhan Tuncel'in de 17 Şubat 2006'da Dink'e yönelik eylem yapılacağı bilgisi Trabzon Emniyetine verilmişti. Ancak ne Trabzon Emniyet Müdürlüğü ne de İstanbul Emniyet Müdürlüğü gerekli önlemleri aldı.
Yine suikast öncesi Trabzon Emniyet Müdürü olan Ramazan Akyürek, Dink'in öldürüleceğine ilişkin istihbaratlara karşın gerekli tedbirleri almadı. Cinayetten sonra ise buna ilişkin kayıtları sildi.
SORUMLULARA YA BERAAT YA ZAMAN AŞIMI
Hrant Dink davası avukatlarından Hülya Deveci; 2012 yılına kadar sadece sivillerin yargılandığını ve Ogün Samast dahil 3 kişiye “Tasarlayarak insan öldürmek” ve “Ruhsatsız silah taşımak” suçlamalarından cezalar verildiğini söyledi. Dosyayı Yargıtaya taşıdıklarını ve Yargıtayın “Örgüt bağlantısının araştırılması” yönünde karar verdiğini ifade eden Hülya Deveci, 2014 yılında kamu görevlilerin de dosyaya dahil edildiğini söyledi. Hülya Deveci, “Birçok kamu görevlisi de ceza aldı. Fakat bizim sorumlu olduğunu düşündüğümüz bir kısım kamu görevlisi hakkında ise beraat ya da düşme kararları oluşturuldu” dedi.
ERGENEKON’DAN ‘FETÖ’YE CİNAYETİ KİM İŞLEDİ?
Mezopotamya Ajansına konuşan Hrant Dink davası avukatlarından Hülya Devesi; dava sürecinde ilk olarak “Ergenekon”un dahil edilmeye çalışıldığını ancak somut bir delilin dosyaya girmediğini belirterek, 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası cinayette sorumlu tutulan kişilerin “FETÖ” ile bağlantılı oldukları iddiasıyla ceza aldıklarını söyledi. Cinayetin “FETÖ” bağlantısının ortaya çıktığını ancak derinlemesine bir araştırma yapılmadığını dile getiren Hülya Deveci, “Çünkü dosyada şu an ceza alan ve yargılanan sanıklar, cinayeti bütün olarak düşündüğümüzde tamamından sorumlu olan insanlar değilmiş gibi geliyor” dedi.
Hrant Dink'in Ermeni bir gazeteci olması ve Kürt sorununa barışçıl yaklaşması sebebiyle hedef haline getirildiğini belirten Deveci “Onun katledilmesinin ardındaki devletin gösterdiği refleks ve sessizlik, katliamın organize işlendiği ihtimalini ortaya çıkarıyor. O yüzden de yıllarca kamu görevlerine dair bir sürekli bir direnç oldu. Bir duvarla karşılaştık. Tüm bunlara rağmen çok yol katedildi ve bu davada Türkiye tarihinin görmediği kadar çok kamu görevlisi yargılandı. Bu cinayette birçok gerçeklik de ortaya çıktı” diye konuştu.
‘YÜZLEŞİRSEK GERÇEĞE ULAŞABİLİRİZ’
Cinayetin maddi gerçeğinin ortaya çıkacağını söyleyen Hülya Deveci, bunda kamuoyunun desteğinin büyük olduğunu aktardı ve şöyle devam etti: “Birtakım engellere, daraltmalara rağmen ısrarla bu dosyanın sürmesinin en büyük sebebi Hrant Dink'in cenazesine yüz binlerce insanın katılmış olması ve halen devam eden kamuoyu sahiplenmesiydi. Her yıl anmaların ciddi bir kalabalık şekilde sürmesinin sonucu olarak bu dosyaları da takip edebiliyoruz. FETÖ de olabilir, Ergenekon da olabilir. Önce bu koruma refleksinden çıkıp gerçekle yüzleşmeyi göze alıp soruşturma ve kovuşturmaların önünü açarak gerçeğe ulaşabiliriz” ifadelerini kullandı.
7 ŞUBAT’TA KARAR DURUŞMASI VAR
Ogün Samast’ın serbest bırakılmasına da değinen Hülya Deveci, Samast’a verilen cezanın adil olmadığını vurguladı. Samast'ın 15 yılda infazını tamamladığını, cezaevi içerisinde suç işlediği için 16 yıl 10 ay yattığını ve “örgüt üyeliğinden” ceza almadığını belirten Hülya Deveci, Samast’a ilişkin “örgüt üyeliği” davasının zaman aşımından düştüğünü ifade etti. Samast’ın “iyi hali” ile koşullu salıverildiğini vurgulayan Hülya Deveci, Samast'ın içeride suç işlemesine rağmen serbest bırakıldığını ancak çoğu politik tutsağın hiç suç işlememesine rağmen serbest bırakılmadıklarının altını çizdi. Hülya Deveci, cinayete dair 7 Şubat'taki karar için duyarlılık çağrısı yaptı. (MEDYA SERVİSİ)
Evrensel'i Takip Et