Amasra Katliamı Davası: Keşfi yargılamadan kaçırıyorlar
Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessesesine ait maden ocağında 2 yıl önce meydana gelen patlamada 43 madenci ölmüştü. Maden katliamının 11. duruşması bugün görülüyor.
Fotoğraf: Hilal Tok/Evrensel
Hilal TOK
Bartın
43 işçinin hayatını kaybettiği Amasra Maden Katliamına ilişkin davanın 11. duruşması Bartın Adliyesinde görülüyor.
Ailelerin, aile avukatlarının, işçilerin, KESK Şubeler Platformu’nun takip ettiği dava “adaletin sağlanması” talebiyle sürüyor.
Davada sanık ve müşteki avukatları ile aileler hazır bulunurken, önceki celse mütalaa verilmesi üzerine savunma beyanların alınması ile devam etti.
“KEŞİF YARGILAMADAN KAÇIRILIYOR”
Aile avukatlarından Derviş Emre Aydın, iki yıldır hala keşfi yargılamanın yapılmadığını hatırlatarak, “Geçen celse TTK’nın 2 yıl ocağın keşif için açılamayacağına dair yazısı dosyaya girdi. Biz basında mahkeme dışı ocağa mart ayında girileceği bilgisini öğrendik. Keşif işleminin yargılamadan kaçırılması ve ocağa denetimsiz girilmesi tehlikeleri önümüzde duruyor. Telefon kayıtlarında sanıklarca gizlenen kızışma alanları olduğunu öğrenmiştik. Bu alanları tespit edip bilirkişilere bildirmiştik. Hatalı uygulamalar ile ocağın daha önce açıldığı ve barajlandığı anlaşılıyor, sanıkların fiilleri ve kızışma alanlarını gizlemeleri de süreci daha tehlikeli hale getiriliyor. Mart ayında madenin açılacağının bizce AKP vekilleri kaynaklı basın aracılığıyla öğrenilmesi kabul edilemez. Keşif sürecini takip etmeye devam edeceğiz” dedi.
ÜRETİM BASKISI HATIRLATILDI
Norm kadronun yarısı kadar işçi ile çalışıldığını ve üretim baskısının olduğunu hatırlatan Aydın, “Çıkan tüvanan kömürün ancak yüzde 44’ü satılabilir kömür oluyor. Çünkü lavvar sistemi 1978’den kalma ve verimsiz. Bu nedenle büyük bir kömür kaybı oluyor. Üretim baskısını değerlendirmek için biz tüvanana bakmalıyız. TTK Üzülmez Müessesinde termik santral ile yapılan anlaşma ile üretim miktarının sahte şekilde arttırıldığı anlaşılıyor. Sayıştay tespitiyle 200 milyon işletmenin zarar ettirildiği görülüyor. Burada kamu malına bir yağma söz konusu olmuş. Üzülmez İşletmesindeki şişirme rakamlar ile kıyas mümkün değil. İşçi sayısı, tüvanan kömür, çalışılan ayak noktasında Amasra hep son sırada. Ama Amasra işçi başına düşen iş yükünde birinci sırada. Yevmiye başına çıkan kömürde Amasra yine ilk sırada.2019’dan 2022’ye geldiğimizde Kozlu’da, Karadon’da iş yükü azalırken; Amasra’da iş yükü ise artış gösteriyor. Ayak ilerleme oranı bir başka veri ve müesseseler arasında bir yarış konusu. Amasra burada TTK ortalamasının iki katı.” dedi.
Havalandırma yetersizliği ile patlamanın meydana geldiğini hatırlatan ve buradaki ihmale dikkat çeken Aydın, "Sözde metan dalgalarına çözüm için kurulan ters vantüp sistemi sorunun kendisi oluyor. Her çalıştığında dalgalanma ile metan miktarı pik yapıyor. Yapılan hava ölçümler, kurulan metan sensörleri bir şeyleri önlemek için yapılmıyor. Olanı gizlemek için yapılıyor." diye konuştu.
Sensörlerin konumlandırılması nedeniyle değerlerin düşük gösterildiğini söyleyen Aydın, mahkemeye seslenerek "Sensörlerin aşağıda konumlandırılması, devre kesicilerin devreye sokulmaması taksirle açıklanamaz. Burada sizin vereceğiniz karar bütün olarak aslında bir havzanın kaderini değiştirecek” dedi.
“İŞÇİLER KATLEDİLDİ”
Avukat Melike Polat ise "Kömür tozu birikimi ve patlamaya hazır ortamda çalışmaya zorlanan işçiler katledildi. Seri havalandırma sisteminde var olan hatalı yapılanma, İSG planları ve eğitimlerinin yetersiz ve eksik düzenlenmesi nedenleriyle işçiler katledilmiştir" diyerek, sanıkların olası kast ve bilinçli taksir ile öldürme suçlarından mahkum edilmesini talep etti.
AİLELER: ADALET İSTİYORUZ
Dava öncesi, “Unutmayacağiz, madenci feneri sönmeyecek” Yazan ve 43 madencinin isim ve fotoğraflarının olduğu pankartla açıklama yapılırken bu adalet talebi de yeniden dile getirildi.
January 20, 2025
Katliamda oğlu Serkan Nakkaş'ı kaybeden Mustafa Nakkaş, “Aylardır şeffaf bir cevap alabilmek için gidip geliyoruz. Sadece adalet için buradayız. Söyleyecek çok şey var ama kimse bizi kaale almıyor. İnşallah birileri bizim sesimizi duyacak” diye seslendi.
Aile avukatlarından Sercan Aral ise, “Aylardır aradığımız bir adalet var. Burada 43 işçi göz göre göre öldürüldü. Biz sanıkların olası kast ile cezalandırılmasını istiyoruz. Bu katliamın sebebi yetkililerin üretim hırsıyla önlemsizliği sonucuyla meydana gelmiştir. Bu yargılama eksikbir yargılamadır. Diğer TTK yetkililerin de yargılanmasını daha önce istedik, reddedilmişti. Her şeye rağmen adaletin tesis edilmesi için mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
“SOMA OLMASIN DİYE…”
CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ise, “829 gün geçti. Aileler ve hepimiz adalet bekliyoruz. Bu facia ihmaller zincirinin sonucunda göz göre göre gelmiş bir katliamdır, iş cinayetidir. İhmalkarlıkların sonunda biz 43 canımızı yitirdikç43 canımız için adalet gelsin diye bekliyoruz. Bu davada sadece Amasra Müessesindeki yetkililer sorumlu değildir, kusurları tespit edilmiş olan TTK yöneticilerini, bakanlık müfettişleri, görevini yerine getirmemiş olan bakanlar da sorumludur.” diye seslendi.
KESK Şubeler Platformu adına konuşan Serkan Ceylan ise “Umarız failler cezasını bulur ve bu olaylar tekrarlanmaz. Amacımız tekrar bir Amasra, Ermenek, Soma olmasın diye” dedi.
NE OLMUŞTU?
Bartın'ın Amasra ilçesindeki TTK Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022'de saat 18.15 sıralarında meydana gelen patlamada 41 işçi hayatını kaybetmiş, 11 işçi yaralanmıştı. 1 işçi sevk edildiği hastanede 4 Kasım 2022'de, 1 işçi de 5 Nisan 2023'te tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmişti.
İddianamede, tutuklu sanıklar Özdemir, Ekmekci, Soylu ve Tural hakkında 42 kez "olası kastla öldürme" suçundan toplam 840 yıldan 1050'şer yıla kadar, 4 kez "olası kastla yaralama" suçundan da 4 yıl 16 aydan 12'şer yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.