Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri: Kartalkaya'da ölüm saçan sermaye düzenidir
Kartalkaya Katliamına ilişkin açıklama yapan Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, "Katliamın nedeni sermayenin kâr ve rant hırsı ile iktidarın buna yol veren politikalarıdır” dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, Bolu Kartalkaya'da gerçekleşen katliama ilişkin açıklamada bulundu. Açıklamada, "Bugün onlarca yurttaşın hayatını kaybetmesine, onlarcasının yaralanmasına neden olan sermayenin kâr ve rant hırsı ile iktidarın buna yol veren politikalarıdır. Bu politikalar alınmayan tedbirler, yapılmayan denetimler ve cezasızlık hukuku yeni faciaları da beraberinde getirecektir" denildi.
“Sermeye düzeni ölüm saçıyor”
— Evrensel Gazetesi (@evrenselgzt) January 22, 2025
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, Bolu Kartalkaya'da gerçekleşen katliama ilişkin açıklamada yaptı
https://t.co/9DZLI8wbsI pic.twitter.com/OZiWUFGQlv
Sakarya Caddesinde yapılan açıklamada konuşan KESK Ankara Dönem Sözcüsü Yaşar Polat, "Bolu Kartalkaya kayak merkezindeki Grand Kartal Otel'deki yangında son resmi açıklamalara göre 78 yurttaş yaşamını yitirdi. Yangın sonrasındaki görüntüler otelde hiçbir yangın önleminin alınmadığını gösterdi, denetimsizliği ortaya çıkardı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan yaptığı açıklamada 'Yaşanan yangından dolayı 4 başmüfettiş görevlendirilmiş ve süreci yakından takip ediyor.' ifadelerini kullandı. Bakanlığın asli görevi facia yaşanmadan önlem almak mı yoksa katliam sonrası olayları takip etmek ve müfettiş görevlendirmek mi?" dedi.
“FACİA YILLAR İÇERİSİNDE ADIM ADIM DÖŞENDİ”
Yaşananların ne kader ne de fıtrat olduğunu belirten Polat, " 6 Şubat’ta yüzlerce insanı öldüren deprem değil; deprem öncesi alınmayan önlemler, imar barışı, insanı değil rantı esas alan uygulamalardı. Grand Kartal Otel yangınında da tek bir sorumlu yok! Burası da bina yangın denetimlerinin dışında bırakıldı. Facia yıllar içerisinde adım adım döşendi. Bu süreçte iktidarın tek derdi inşaat ve turizm patronlarının rahatça para kazanması oldu. Yaşananlar sadece bu olay ile sınırlı değil. Fabrikada patlama sonucu işçilerin yaşamını yitirmesine sebep olan; yolda yürürken elektrik akımına kapılıp can vermesinin önüne geçemeyen, yolda yürürken öldürülen kadınları koruyamayan sermaye düzeni ve bu düzenin yarattığı çürümüşlüktür. Bugün onlarca yurttaşın hayatını kaybetmesine, onlarcasının yaralanmasına neden olan sermayenin kâr ve rant hırsı ile iktidarın buna yol veren politikalarıdır. Bu politikalar alınmayan tedbirler, yapılmayan denetimler ve cezasızlık hukuku yeni faciaları da beraberinde getirecektir. Bu düzen insanın çalıştığı yerden dinlendiği, uyuduğu, eğlendiği her alanda ölüm saçarak çürümeye devam edecektir" diye konuştu.
“TÜM EMEKÇİLERİ HESAP SORMAYA ÇAĞIRIYORUZ”
Polat şöyle devam etti: "Bizler ya bu düzenin enkazında ucuz hayatlar süreceğiz ya da bu düzene karşı birleşip insanca yaşanacak bir dünya için mücadele edeceğiz. Bu köhnemiş düzenin bizi katletmesine izin vermeyelim. Tüm işçileri emekçileri yaşananlardan hesap sormaya, birleşmeye çağırıyoruz." (Ankara/EVRENSEL)
TMMOB, İTO, DİSK VE KESK'TEN ORTAK AÇIKLAMA: İHMAL VE DENETİMSİZLİK ÖLDÜRÜYOR
TMMOB, DİSK, KESK ve İstanbul Tabip Odası (İTO), Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde bulunan Grand Kartal Otel'de çıkan ve 78 kişinin hayatını kaybettiği yangınla ilgili ortak basın açıklaması yaptı.
İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Osman Küçükosmanoğlu, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu’ndan Aydan Adanır Usta ve KESK İstanbul Şubeler Platformu’ndan Barış Uluocak’ın yer aldığı toplantıda ortak basın açıklamasında "Yasal düzenlemeler ve kamusal denetim ile can kayıplarının yaşanmayacağı bu tip olaylar sermayenin çıkarları ve kâr hırsının egemen olduğu bu düzende facialara dönüşmektedir. Bu düzende yangınlarda ölen, depremlerde göçük altında kalan, iş cinayetlerine kurban giden, açlığa ve yoksulluğa mahkûm edilen ne yazık ki bizler oluyoruz" tespitine yer verildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“DENETİM EKSİĞİ BİR KEZ DAHA GÜN YÜZÜNE ÇIKMIŞTIR”
“Yaşanan can kayıplarının sorumlusu denetim görevini yapmayan, ilgili mevzuatları uygun olarak düzenlemeyen hükümet ve hükümetin yarattığı bu ortamdan yararlanarak kâr hırsıyla güvenlik tedbirlerini almaktan imtina eden sermaye sahipleridir. Ülkemizdeki denetim eksiği bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. Kamusal güvenliği önceleyen TMMOB olarak yıllardır yangın sistemlerinin ve ekipmanlarının periyodik olarak kamusal düzlemde denetlenmesi gerekliliğini ifade ediyoruz. Ancak bugün yaşadığımız bu acı tablo gösteriyor ki, TMMOB’a bağlı meslek odalarımızın denetleme yetkisini bertaraf edenler, kulağını bilimin ve tekniğin gerçeklerine kapatıp, sermayenin ihtiyaçlarına cevap vermekten başka bir şey yapmamıştır.
Bizler metinde imzası bulunan örgütler olarak önlenebilir her ölümün birer cinayet olduğunu tekrar hatırlatıyor, adli ve idari soruşturmalar sonucu ihmali ve sorumluluğu bulunanların en kısa sürede cezalandırılması gerektiğini ifade ediyoruz. Tüm ülkemizi yasa boğan bu acı olayın takipçisi olacağız. Tüm sorumlular yargı önünde gerekli cezaları alana kadar, insan hayatını değil kârı önceleyen bu düzeni değiştirene kadar mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.” (İstanbul/ANKA)